Not 208
“Çukura batsam kanımda ne kâr var? Toz Sana teşekkür edecek mi? Senin doğruluğunu ilan edecek mi? Dinle ey Efendi ve beni affet.”
“Toz” ile ilgili olarak, bu bir kişi “toz” olarak kabul edilen alma arzusunun yönetimi altında olduğu zamandır. Adam HaRishon bu nitelikle doğdu, fakat “yeryüzünün tozunu aldı”. Sulam [Zohar üzerine merdiven yorumunda] “yeryüzü” ihsan etme niteliği olan Bina anlamına gelir.
Kişi ihsan etme niteliğini bozduğunda, tekrar toz olmaya düşer. Buna “toz” denir, çünkü orada Tzimtzum [kısıtlama] gerçekleşmiştir ve Keduşa’nın [kutsallık] hiçbir bolluğu orada çekilmez. Bu nedenle orada Tora ve Mitzvot’ta [emirler] sadece toz tadı tadarız.
Dolayısıyla ıslah ihsan etme niteliğini bir kez daha üstlenmektir. Ancak, doğasına aykırı olduğu için bunu yapmak insanın gücü dahilinde değildir. Bu nedenle diyoruz ki, “Dinle ey Efendi ve beni affet.”
“Affetme” bilgelerimizin “Ve affedeceğim şeyi affedeceğim” denilen “O, değersiz ya da hak ediyor olmasına rağmen” dediği anlama gelir.
Yani, biz bu gücü yapamasak da Yaradan’dan bize bu gücü vermesini talep ederiz.
Bilgelerimizin dediği gibi, “Efendi, benim yardımcım ol.” ayetinin anlamı budur, “Yaradan’ın yardımı olmasaydı, üstesinden gelmezdi.”
Ve tüm verebileceğimiz duadır.