Kadınlar İçin Haftalık Sayfa – No. 48

“Soru: Bir keresinde, Işığı erkeklerin çektiğini söylediniz. Öyle ise, bir kadın dersi dinlerken, Işığın gelmesini ve onu düzeltmesini mi talep eder?

Dr. Laitman: Kesinlikle. Erkekler grup içinde kadınlardan daha çok bağ kurarlar. Kadınlar, destek olmak, yardım etmek üzere bağ kurarlar. Onların arasındaki bağ biraz farklıdır; gerçekten erkekler gibi birleşemezler.  Birlik, erkekler aracılığıyla olur, fakat kadınlarla da tüm çalışma aynı erkeklerle olduğu şekilde yapılır. Kadınlar fiziksel olarak bağ kuramazlar, buna pek eğilimleri yoktur. Bunu yapma becerileri de yoktur, daha ziyade destek olurlar. Bu, destek adı verilen bir bağ türüdür. Onlar da bağlıdırlar, onlar da çalıştayları yaparlar ve sonuç olarak büyük değişimler hissederler ve bu çok iyidir. Ancak, onların çalıştaydaki bağı, doğal olarak farklıdır. Doğaya göre, onların arasındaki bağın şekli, karşılıklı destek, karşılıklı yardım türündendir. Bizimkine göre daha dışsal bir bağdır. Biz, Düzelten ışık sayesinde, kalbin merkezinde gerçekten bağ kurarız. Kadınlar yapamazlar, bunu yapma becerileri yoktur ve ayrıca bunun için bir “Hisaron” hissetmek için de hiçbir neden yoktur. Ancak, bize katıldıkları zaman ve bizimle aynı eylemleri yaptıkları zaman, bu erkekler aracılığıyla olur.  Bir tür karşılıklı paylaşımdır; bize katılacak eksiklikte, destekte size ihtiyacımız var ve sonra biz size sağlıyoruz. Bu, milletlerle olan ilişkide gördüğümüzün aynısıdır.

Kadınlar, yaptıkları gibi çalışmalılar, bu doğal olarak gelir ve hepsi budur. Her şey Doğadandır, başka şeylere doğru yönlenmek gereksizdir. Onlara da sizin yaptıklarınızı yapma imkânı verin, sadece birlikte yapmayın. Böyle gruplar uyguluyoruz, onlar sadece ayrılar. Burada, erkekler bir çemberde oturuyorlar, kadınlar orada bir çemberde oturuyorlar. Çünkü kadınlar bağ kurduğu zaman, o şekilde yapabildikleri kadar yapıyorlar.”

(Günlük Dersten Alıntı, 8 Haziran 2012)

“Kadınlar kendi başlarına Işığı çekemezler, fakat erkekler de çekemezler. Kadınların desteğine ihtiyaçları vardır. “Hak’tan yana olan kadınların erdemi sayesinde, İsrailoğulları Mısır’dan çıktılar,” ne demektir? Öyle büyük bir arzu ve  aciliyet sağlanmıştır ki kaçmak ve egonun ötesine geçmek  için yeterli güç olmuştur. Bu olmadan, Mısır’ın ötesine yükselemezsiniz, egonun ötesine yükselemezsiniz. Erdemli bir kadına ihtiyacınız var.”

(Günlük Dersten Alıntı, 8 Haziran 2012)

“Soru: Hepimiz birliği arzuluyoruz. Ancak, doğanın kanunlarına göre, kadınlar bağ kurmaya yazgılı değiller. Dolayısıyla, eğer kadınlar bir bütün olarak değil de ayrı parçalar olarak kalıyorsa, tüm beden, tüm dünya kli’si, birliği nasıl edinecek?

Dr. Laitman: Erkekler kendi aralarında bağ kurarlar ve kadınların bağ kurma şekli de budur; manevi sistemde de bu böyledir. Kadınlar ayrıdır, negatif parçalardır. Negatif dediğim için kusura bakmayın, belki de pozitif, bu önemli değil, bu negatif olmakla ilgili değil. Kadınlar erkekler aracılığıyla birleşirler. Tüm toplumlarda bu böyledir. Aslında, bu hep böyle olmuştur; birlik erkekler aracılığıyla olmuştur, tüm bağlar erkeklerden geçmiştir. Ve kadınlar, erkekler aracılığıyla kendi aralarında birleşirler. Doğa bu şekilde kurulmuştur.

Dolayısıyla, bu sistemde kadınlar arzuyu taşırlar ve erkekler de sadece bu arzuyu diğerleriyle birleştirirler. Yani kadın burada temeldir, Malhut’tur, Doğanın temelidir. Gerçekten de, Doğadan örnek alırız ve bu örnek gibi olmaya çalışırız. Tüm metodumuz sadece Doğayı çalışmak ve bunu insanlara göstermek üzerine kuruludur. Her şey sadece Doğanın kanunlarına göredir, biz sadece oradan alırız. Tüm metodumuz tamamen doğaldır.”

(Vilnius Kongresi, 4. Dersten alıntı, 24 mart 2012)

“Kadın, doğası gereği bağımsızdır, bu ne iyidir ne de kötü, bu Doğadır. Ve onun Doğadan aldığı şeyi almamız gerekir. Her kadın bağımsızdır, bireyseldir, eşsizdir. Bunu ciddi olarak söylüyorum, şaka yapmıyorum. Erkekler bunun tersidir, kendilerini sadece kolektif içinde korurlar, kendi başlarına değersizdirler. Kadınlar ise tersidir; kolektif içinde, kadın tamamen kendini kaybeder. Ancak, tek başına olduğunda, ilerlemeye ve birçok şey yapmaya gönüllüdür. Bir kadını yalnız bırakın, ona bir seçenek verin ve o her şeyi yapacaktır. Kolektif içinde, kadın kendi işini yapar, çalışmasına devam eder, fakat bu daha sıradandır. Diğer bir deyişle, bağımsız bir şekilde çalışabilirsiniz ve aynı zamanda tüm bu sorunları kadınlar grubuyla netleştirebilirsiniz, eğer kadınlar grubu varsa, eğer böyle dostlarınız varsa, fakat bu bir zorunluluk değildir.

Kadınların birbirlerini kucaklama gibi bir arzuları yoktur, böyle bir şey yoktur, bu doğaya karşıdır. Ancak, tüm bu bireysel kadınları bir araya getirdiğinizde, onların arzuları erkeklere yardım etmek için toplanır, o zaman işe yarar.”

( Vilnius Kongresi, 2. Dersten alıntı, 24 Mart 2012)