e-posta ile Paylaş

GÖNDER

Kabala İlmi, dünyadaki tüm ilimleri kapsar.
Baal HaSulam “Özgürlük”
“Bu ilim, gizliliğin sonunda çocuklara bile ifşa olacaktır.”
Baal HaSulam “Kabala Öğretisi ve Özü”
Son neslin günleri yaklaştığında, çocuklar bile, kurtuluşu ve sonu bilip, bu ilmin sırlarını bulacaklardır.
Sulam’ın Önsözü ile Zohar Kitabı
“Ben’i arayanlar, Ben’i bulacaklar” ve yazdığı gibi , “Aradım ve bulamadım, buna inanmayın.”
Baal HaSulam “On Sefirot Çalışmasına Giriş”
MENÜ

KABALA KÜTÜPHANESİ

Ana Sayfa > Baruh Halevi Aşlag (Rabaş) > Kabala Kütüphanesi > Notlar > Yeryüzünün Bütün Halkları Görecek

Yeryüzünün Bütün Halkları Görecek

Not 467

Elul, Ağustos-Eylül

“Yeryüzündeki bütün halklar Yaradan’ın adının sizin üzerinize anıldığını görecek ve sizden korkacaklar.”

Büyük Rabbi Eliezer “bunlar baş Tefillinleridir [filakteriler]” der (Minşot 35b). Tosfot, baş Tefillinleri el Tefillinlerinden daha görünür olduğu için, “gör” ifadesinin onlarla ilgili olduğu yorumunu yapar. Tersine, el Tefillin’i örtülmelidir, zira “elinizde bir simge, sizin için bir simge olarak, başkaları için bir simge olarak değil” denmiştir.

Ayrıca orada şöyle yazar; Tefilin üzerinde “şin” harfi vardır ve onun önünde Sina’da Dağı’nda Musa’ya verilen bir yasa vardır. Tosfot’ta, Şimuşa Raba [kitabında] bunun şöyle olduğu yazılıdır; Şin harfi şeklinde tefillinin sağ tarafında üç “baş”, sol tarafında ise dört “baş” bulunmaktadır.

Sol tarafa yerleştirmek nereden geliyor? Rav Aşi, “Senin elinden” dedi, telaffuz edilmeyen bir Hey ile yazılmıştır. RAŞİ, telaffuz edilmeyen bir Hey ile yazıldığında, bunun dişi bir formu ima ettiği yorumunu yapmıştır. Buradan, “sol” dediğinde, bir dişi kadar güçsüz olduğunu öğrenirsiniz. Başka bir açıklama: “senin elin”, zayıf el, onunla güçsüz olan.

Aşağıdakileri anlamamız gerekir:

1) Neden baş [Tefillin] açıkta ve elinki gizlidir?

2) Neden sağda üç baş ve solda dört baş vardır?

3) Eğitimsiz insanların baş Tefillin’inden korktuğunu görmeyiz.

Bilgelerimiz şöyle der: “Rabbi Helbo dedi ki, ‘Rav Huna dedi ki, ‘Kimin cennet korkusu varsa, sözleri duyulur, söylendiği gibi, ‘Sonunda, her şey duyulduktan sonra, Tanrı’dan korkun ve O’nun emirlerini tutun, çünkü insanın tamamı budur.” (Berachot 6b).

Şu soruları sormamız gerekir: 1) İsrail’de birçok bilge ve erdemli kişi olmasına rağmen sözlerinin dinlenmediğini görüyoruz. 2) “Sonunda” sözleri, cennetten korkan birinin sözlerinin duyulduğuna dair nasıl bir kanıt sağlar?

Bunu çalışmada, ayetin bireyin kendisiyle ilgili olduğu şeklinde yorumlamalıyız. Bu demektir ki, kişi organların kendisine itaat etmediğini görürse ve Tora ve çalışma ile meşgul olmasına rağmen hala yerinde sayıyor ve maneviyatla ödüllendirilmeye doğru hiçbir şekilde hareket etmiyorsa, bilgelerimiz ona öğüt verir ve bunun asıl nedeninin cennet korkusundan yoksun olması olduğunu söyler.

Başka bir deyişle, cennetten ne kadar korkarsa, organları da o ölçüde ona boyun eğecektir. “Sonunda” sözlerinde bu ima edilir, zira bilgelerimizin “İnsanın sonu ölmektir” dediği gibi, beden “son” ve “sınır” olarak adlandırılır, oysa bedendeki ruh ebedi ve sınırsızdır.

“Sonunda, her şey duyulduktan sonra” sözlerinin anlamı budur. Öyle ya da böyle, beden iyi eğilimin tavsiyesine itaat edecektir. “Tanrı’dan korkun,” çünkü cennet korkusundan başka hiçbir şeyiniz yok. O zaman, “O’nun emirlerini yerine getirin” ile ödüllendirileceksiniz yani O’nun emirlerini yerine getirebileceksiniz, “çünkü insanın tamamı budur.” “Çünkü insanın tamamı budur” nedir? Rabbi Elazar şöyle der: “Yaradan, ‘Tüm dünya sadece bunun için yaratıldı’ dedi.”

Yaratılışa “yoktan var olma” denir. Cennet korkusu bir seçim meselesidir ve yalnızca karanlığın olduğu yerde seçim vardır, bu da gizlenme meselesidir. Aksi takdirde seçim diye bir şey söz konusu değildir. Yaratılış karanlıktır, zira dünya yaratılmadan önce her şey ışıktı, çünkü “Dünya yaratılana kadar sen varsın.” “Tüm dünya “nın anlamı budur, yani gizlenme sadece “bunun için” denilen, seçime yer açmak için yapılmıştır.

El Tefillin’inin örtülmesi ve baş Tefillin’inin açıkta bırakılmasıyla ilgili olarak, Baal HaSulam’dan baş Tefillin’inin Tora’yı, eldekinin ise inancı ima ettiğini duydum. Buna göre, Tora olarak kabul edilen baş Tefillin’inin, Tora’nın ifşa edilmesi gerektiği şeklinde yorumlamalıyız ki bu da “topluluğun gözleri” olarak adlandırılan “görmektir”, zira görmek Hohma [bilgelik] anlamına gelir.

Örtülü anlamına gelen inançta ise durum tam tersidir, zira tam da gizlilik sırasında inanç söz konusudur çünkü o zaman kişinin meselenin gerçeğini anlamadığı veya görmediği halde yine de inandığı söylenebilir. Bu nedenle, el Tefillin’i örtülmelidir.

Bu aynı zamanda el Tefillin’inin neden sol ele takılması gerektiğini de açıklar. Rav Aşi, “Eğer bir el elde ederse” sözlerinden, “senin elin”den, zayıf elden yani edinmek anlamına gelen elden kanıt getirir. Edinim dişidir çünkü “Onun gücü bir dişi kadar zayıflamıştır” zira bu bir bilgi meselesi değil inanç meselesidir. Tora bunun tam tersini söyler: özellikle bilgidir. Aksi takdirde Tora olarak kabul edilmez.

Şin’in sağda üç, solda dört başlı olması gerektiği konusunda ARİ, üst bolluk olan Mohin’in, Hesed ve Gevura adı verilen iki Sefirot’u içeren Hohma, Bina ve Daat adlı dört Sefirot’a ihsan ettiğini söyler.

Hohma, alttakilere ihsan edilen bolluğun kendisidir. Bina, “aşağıdakilerin yukarıya doğru vermek istedikleri güçler” olarak adlandırılır. Hohma’yı genişletmek için bir uyanış olduğunda, bu uyanışa Hohma’nın genişletilmesi için taşıyıcı olan Hesed denir. Aynı zamanda, “güçler” olarak adlandırılan bir Masah [perde] yerleştirmeliyiz ki böylece niyet sadece Yaradan’a memnuniyet ihsan etmek olsun.

Bazen bolluğu genişletme arzusu zaten vardır ama Masah’ın bolluk üzerindeki gücü tamamlanmamıştır. Bu durum, Hesed ve Gevura’nın birleşmediği şeklinde değerlendirilir. Dolayısıyla buna “dört başın Şin’i” denir. Masah’ın gücü bolluk için uygun olduğunda, buna “Hesed ve Gevura birleşti” denir. Bu yüzden buna “üç başın Şin’i” denir.

Ayrıca, bolluk miktarı nedeniyle Hohma’nın parlayamaması meselesi de vardır. O zaman, Hohma’nın parlamayacağına dair bir ıslah vardır ve sonra Hesed ve Gevura ayrılır. Dolayısıyla, orada sadece Hassadim aydınlanır. Buna “sağ” denir, çünkü Hohma’nın aydınlattığı yer “sol” olarak adlandırılır, zira orada “zayıf bir el” de olduğu gibi ıslahlara ihtiyaç vardır.

Telif Hakkı © 1996 - 2015 Bnei Baruh. Tüm hakları saklıdır.
Bu sitede sunulan tüm materyal, Bnei Baruh Kabala Eğitim ve Araştırma Enstitüsü tarafından dünyanın ıslahı ve hayatın iyileştirilmesi amacı ile sunulmaktadır.
Bu nedenle, içeriği değiştirilmediği ve kaynağına gönderme yapıldığı takdirde, tüm materyalin kullanımına ve dağıtımına izin verilmiştir.
19 - 0,087