e-posta ile Paylaş

GÖNDER

Kabala İlmi, dünyadaki tüm ilimleri kapsar.
Baal HaSulam “Özgürlük”
“Bu ilim, gizliliğin sonunda çocuklara bile ifşa olacaktır.”
Baal HaSulam “Kabala Öğretisi ve Özü”
Son neslin günleri yaklaştığında, çocuklar bile, kurtuluşu ve sonu bilip, bu ilmin sırlarını bulacaklardır.
Sulam’ın Önsözü ile Zohar Kitabı
“Ben’i arayanlar, Ben’i bulacaklar” ve yazdığı gibi , “Aradım ve bulamadım, buna inanmayın.”
Baal HaSulam “On Sefirot Çalışmasına Giriş”
MENÜ

KABALA KÜTÜPHANESİ

Bırakın Dünya Ot Versin

Not 339

Şabat [Sabbat], 19 Ekim 1957, Manchester

“Ve Tanrı dedi ki, ‘Bırakın dünya ot … meyve ağacı versin.'” RAŞİ, ağacın tadının meyvenin tadı gibi olacağı şeklinde yorumladı. Yine de bunu yapmadı, daha ziyade “Ve toprak … ve meyve veren ağaç verdi”, “meyve ağacı” değil.

Bu nedenle, Âdem günahından dolayı lanetlendiğinde, o da kendi günahına dahil edildi ve lanetlendi, yazıldığı gibi, “Yer senin yüzünden lanetlendi.”

Yorumcular, yeryüzünün Yaradan’a itaat etmediğinin nasıl söylenebileceğini sordular. Dünyanın özgür seçimi var mıdır? Ayrıca dünyanın neden hemen değil de Adam HaRişon ile birlikte cezalandırıldığını sordular.

Çalışmada bunu anlamalıyız. Zohar’da yazıldığı gibi, yeryüzü insanı ima eder, “Dünyanın kalbi insandır” (Bereşit 4, 61). İnsanın yaratılışının amacı, insanın Tora ve Mitzvot [emirler] ve Lişma [O’nun adı için] ile meşgul olmasıydı, şöyle yazıldığı gibi, “Benim adımla çağrılan herkesi, Kendi görkemim için yarattım.”

Zohar, “Benim adım”ı “insan” olarak yorumlar, “Benim adımla çağrılan herkes insandır, çünkü Yaradan onu adıyla yarattı, yazıldığı gibi, ‘Ve Tanrı insanı Kendi suretinde yarattı.’ O, dünyada gerçeği ve yargıyı ortaya çıkardığında onu adıyla çağırdı ve O’na Elokim [Tanrı] denir, yazıldığı gibi, ‘Tanrı’ya lanet etmeyeceksin’” (VaYikra 104).

Lişma iki şekilde olmalıdır – eylemde ve niyette. Buna “Ağzı ve kalbi birdir” denir.

Bazen kişi Lişma bir şey yapar ve buna Lişma denir çünkü eylemde eklenecek hiçbir şey yoktur, çünkü en yücelerin en yücesi bile eyleme ekleyemez. Yani Tefillin’i sağ tarafa da koyması gerektiği söylenemez, vb. yazıldığı gibi, “Ekleme ve çıkarma yapma”.

İnsanlar arasındaki temel anlaşmazlık sadece niyettedir, çünkü kişi niyeti eylemle aynı hale getirmeye çalışmalıdır ve o zaman buna Lişma denir.

Etz [ağaç], niyet anlamına gelen, insanın Atzmut’udur [öz/çekirdek] ve “meyve” ise eylemdir. Yaradan, dünyanın meyve ağaçları ortaya çıkarmasını istedi, bu da ağacın ve meyvenin tatlarının aynı olacağı anlamına gelir.

Ancak yeryüzü (ve Eretz [toprak] esas olarak insanı ima eder) yaratılacak insanın eşit niyet ve eylemlere sahip olmayacağını ima etti. Dünyanın Yaradan’a itaat etmek istememesine yine de tahammül edilebilir, ancak o, daha sonra olacak adam gibisini ortaya çıkardı.

Adam günah işlemediğinden onu cezalandıracak hiçbir şey olmadığı için onu neden hemen cezalandırılmadığı anlaşılabilir çünkü yeryüzünün aldığı ceza aynı zamanda insanı, yani insanın cezasını da ima eder.

Bu nedenle, özellikle Adam HaRişon’un cezalandırılmasından sonra, yeryüzünün cezalandırılması uygundur yani insanın cezası yeryüzünde görünür olacaktır. Bu nedenle, “Yer senin yüzünden lanetlendi” denildi ve RAŞİ yorumladı, sizin için sinek, pire ve karınca gibi lanetli şeyler yayması, yoldan çıkanların ve onu emzirene lanet etmesi gibi.

Şunu da bilmeliyiz ki, lanet de bir ıslahtır, yazıldığı gibi, “Zarar O’ndan gelmez” ama bu bir ıslahtır çünkü lanet olmasaydı amaç Lişma olmasa da insan meyvede lezzet bulurdu. Ve adam Lo Lişma’da bile tatlılık bulsaydı, Lo Lişma [O’nun adı için değil] onu tamamen tatmin edeceğinden, insanın Lişma’da çaba göstermesine gerek kalmayacaktı.

Tersine, lanetten sonra, insan eylemlerde kendisini tatmin edecek bir tatlılık bulamayınca ve yukarıdaki alegoride olduğu gibi, şeytanların onun eylemlerinden emdiğini hisseder ve “Diken ve devedikeni, kendiniz için yetiştireceksiniz.” diye yazıldığı gibi, burada kişi Lo Lişma’da hiçbir lezzet bulamaz, bunun yerine “Diken ve devedikeni”, “Ve tarlanın otunu yiyeceksiniz”, çimenin tadını hissederek, o zaman orada insanın eylemlerin Lişma olacağını yani meyvesi ve ağacının eşit olacağı görmesi ve çabalaması için yer vardır.

Bu, bilgelerimizin söylediklerinin anlamıdır, “Rabbi Yehoşua Ben Levi, Yaradan adama ‘Diken ve devedikeni, kendiniz için yetiştireceksiniz’ dediğinde, gözleri yaşardı. O’na, ‘Dünyanın efendisi, ben ve eşek aynı yemlikten mi yiyeceğiz?’ dedi” (Pesachim 118).

Yani insan, yalnızca bedensellikten haz alan bir eşek gibi, Tora ve Mitzvot’ta aynı tadı hissedecektir. “Yemek”, insanın haz aldığı ve içinde lezzet bulduğu yiyecekler anlamına gelir. Eşek nasıl sadece maddi şeylerden haz alır ve lezzet bulursa, insan da Tora ve Mitzvot’ta tat bulmayacak, sadece maddiyatta tat bulacaktır.

Yaradan ona, “Alnının teriyle ekmek yiyeceksin” diyene kadar rahat değildi yani insanın emeği vasıtasıyla kişi Lişma ile ödüllendirilecek ve o zaman devedikeni ve dikenin değil, ekmeğin tadını hissedecektir.

Günahtan önce Adam HaRişon ağacında ve meyvesinde aynı tadı buldu, tıpkı bilgelerimizin bilgi ağacının tadı ve meyvesinin aynı olduğunu söylediği gibi. Başka bir deyişle, bilgi ağacını yerken bile, günah ilk yemekte değil, daha sonra olduğu için eylem ve niyet Lişma idi, bilgelerimizin “Yedim ve daha fazla yiyeceğim” ayeti hakkında söylediği gibi.” (Bkz. “Panim Meirot uMasbirot’a Giriş”).

Sadece günahtan sonra eylem amaçla aynı değildi. Ancak Tora ve Mitzvot’taki emek yoluyla insan, Lişma ile ödüllendirilecek ve “ekmek” ile ödüllendirilecektir. Bunun bir lanet değil, bir ıslah olduğu sonucu çıkar çünkü bununla insan arzu edilen bütünlüğe ulaşacaktır.

Telif Hakkı © 1996 - 2015 Bnei Baruh. Tüm hakları saklıdır.
Bu sitede sunulan tüm materyal, Bnei Baruh Kabala Eğitim ve Araştırma Enstitüsü tarafından dünyanın ıslahı ve hayatın iyileştirilmesi amacı ile sunulmaktadır.
Bu nedenle, içeriği değiştirilmediği ve kaynağına gönderme yapıldığı takdirde, tüm materyalin kullanımına ve dağıtımına izin verilmiştir.
19 - 0,090