1) Baal HaSulam, Gebelik ve Doğumun Anlamı
Bir bireyin doğuşu olduğu gibi, bedenlerin inşasına ilişkin olarak da kolektifin doğuşu vardır. Bu, manevi gücün yenilenmesiyle yapılır, yani anlayışların gelişimi kollektif için doğumdur, çünkü manevi olarak, form eşitsizliği dünyaları birbirinden ayırır. Bu doğum, ıslah dünyasına ulaşmak anlamına gelir.
2) Baal HaSulam, Gebelik ve Doğumun Anlamı
Eğer manevi özdeki çoğalmadan bahsedersek, bu, bir annenin rahminden çıkıp —tüm kirlilik ve nahoşlukla beraber karanlık ve bozuk bir dünya— mükemmellikle aydınlanmış ıslah dünyasına doğma hadisesine benzer.
3) Rabaş, Not 3, Arzunuza Karşı – 1
Doğum “Din değiştiren biri, yeni doğan bir çocuk gibidir.” ayetindeki gibidir. Yani, her defasında inanç niteliğini yeniden kazandığımızda bu “yeni doğum” olarak kabul edilir. Ve “aklın” niteliğinin alımı mantık üstündedir.
4) Rabaş, Makale 16, Genel Halkın Çalışması ve Bireyin Çalışması Arasındaki Fark (1987)
‘‘Adam’’ doğduğunda demek, adam olması için gereken düşüncelerin ve arzuların kişinin aklına gelmesi demektir. Bir ‘‘adam’’ Yaradan korkusunun, yani bütün eylemlerinin Yaradan için olacağı ve diğerlerini sezemeyen bir hayvan olarak kendisi için olmayacağı yolda yürümek isteyen kişi anlamına gelir. Kişi bunun yerine özellikle ihsan etmek için çalışmak ister.
Kişi henüz bununla ödüllendirilmediyse de ‘‘doğmak’’ kişinin ‘‘adam’’ temelinde yürümeye başladığı, yani kişinin çalışmasını ‘‘adam’’ denen Yaradan korkusu temeli üzerine inşa etmek istediği anlamına gelir ve bir başlangıç ‘‘doğum’’ olarak adlandırılır.
5) Rabaş, Makale 6, Çalışmada İbrahim’in Sığır Çobanı ve Lot’un Sığır Çobanı Ne Demektir (1991)
“Zohar Kitabına Giriş” te (Madde 43), “İnsan doğduğunda, hemen Keduşa’nın Nefeşine [ruhuna] sahip olur. Ama gerçek bir Nefeş değil, onun son anlayışı olan Ahoraim [arkası], Katnut [küçüklük / bebeklik] sırasında “nokta” olarak adlandırılır ve insanın kalbini giydirir. ”
Hala karanlıkta olan bu “noktanın” her seferinde ortaya çıkıp parlayışını, kişinin kalbini arındırma çalışmasına göre yorumlamalıyız. O anda nokta parlamaya başlar. Bu, kişi inişten sonra bir kez daha yükselmeye başladığında, bunun bir önceki yükseliş sırasında sahip olduklarından yeni bir anlayış olduğuna inanması gerektiği anlamına gelir, zira o zaten Keduşa’ya yükselmişti. Böylece, her seferinde yeni bir anlayışa başlar.
Her başlangıçta kişi cennetin krallığını kabul etmeye tekrar başlaması gerektiğinden, dün Yaradan’a inanmasının yeterli değildir. Bu nedenle, cennetin krallığının her kabulü yeni bir anlayış olarak kabul edilir. Yani şimdi, boş alanın cennet krallığından yoksun bir kısmını alıyor ve o boş yeri kabul eder ve cennetin krallığı ile doldurur.