“Ve dedi ki, Efendi’nin tahtında bir el; Efendi’nin Amalek’e karşı nesilden nesile savaşı var.” RASHİ yorumlar, “Yaradan, Adının ve Tahtının; Amelek adı ortadan silene kadar bütün olmayacağına yemin etti” yani ad yarıya bölündü.
Bunu anlamak için, önce “Yod-Hey [Efendi] ‘de Rab ebedi bir kayadır.” ayetini sunmalıyız. Yani, dünyaları iki harf Yod-Hey ile tasvir tasvir etti. Mişna’da: “Dünya on telaffuz ile yaratıldı. Bu ne anlama gelir? Sonuçta, tek bir telaffuzla yaratılabilirdi. Yine de dünyayı yok eden kötülerin intikamını almak için on telaffuzla yaratıldı” (Avot, Bölüm 5).
Ünlü bir soru vardır: Yaratan, yaradılışına karşı şikayetçi mi? Bu, arkadaşına gözkulak olması için bir pound değerinde bir bardak veren biri gibidir. Eğer kaybederse, sadece bir pound ödemek zorundadır, ancak ev sahibi on pound ödemiştir. Bunun için on pound mu ödemiş olmalıydı?
Mesele şu ki, başlangıçta, Yaratan dünyayı yargı niteliği ile yarattı. Dünyanın var olamayacağını gördüğü zaman, onunla merhametin niteliğini ilişkilendirdi, çünkü bununla insan tamamlanmasını başarabilecektir. Diğer taraftan, yargı niteliğindeyken insanın kötü eğiliminden çıkabilmesi imkansızdı.
“Erdemliye iyi bir ödül verme”nin anlamı budur. Başka bir deyişle, “on telaffuz” olarak adlandırılan merhametin niteliğinin ıslahıyla, dünyaya varoluş vardır.
“Ve kötülerin intikamını almak için,” yani şimdi onlara eğilimin kontrolünden çıkma şansı verilmiştir anlamına gelir, onlar hala istemezler. Bunun için dünyayı kaybetmeyi hak ediyorlar, orada ıslahtan öncekinden yani tek telaffuzdan daha kolay olan, on telaffuzun ıslahı olmasına rağmen.