“Yüzü kaldırmayacak ve bir rüşvet almayacak olan” ayetinde, “bir rüşvet almayacak olan” kelimelerinin anlamını anlamalıyız. Yaradan’a nasıl rüşvet verilebilir, zira ayet bize “bir rüşvet almayacağını” söyler.
Mesele şu ki, Yaratan’a atfettiğimiz tüm nitelikler aslında insanın nitelikleridir. Bir kişi rüşvet almaya alışıksa, yani kendi hazzı için almaya, bu “O’nun niteliklerine yapışmak” olduğu için kişinin O’na yapışma kudreti yoktur.
Sonuç olarak “bir rüşvet almayacak” ayetinin anlamı, bir kimsenin bazı meseleleri doğru ve yanlış bir tutumda incelemek istediğinde rüşvet almaması gerektiğidir, zira orada kendi hazzı için bir niyet varsa, kişi artık gerçeği göremez, “çünkü rüşvet bilgenin gözlerini kör eder”, zira Hohma’nın [bilgelik] ışığı yalnızca kendi için almadan tamamen arındırılmış Kelimlerin olduğu yerde genişleyebilir.
Diğer taraftan Hasadim [merhametler], kişi tamamen temizlenmemiş olmasa bile yapılabilir, çünkü Hasadim’i gerçekleştirirken kişi lekelenemez, zira eylem, bir vermektir. Bununla birlikte, Hohma ışığı genişlediğinde, bu bilmek ve almaktır ve bu yüzden lekelemek mümkündür. Böylece, kişi öz-sevgiden arındırılmadığı sürece, Hohma’nın niteliğinden hiçbir şey görememesine dair bir ıslah vardır.