e-posta ile Paylaş

GÖNDER

Kabala İlmi, dünyadaki tüm ilimleri kapsar.
Baal HaSulam “Özgürlük”
“Bu ilim, gizliliğin sonunda çocuklara bile ifşa olacaktır.”
Baal HaSulam “Kabala Öğretisi ve Özü”
Son neslin günleri yaklaştığında, çocuklar bile, kurtuluşu ve sonu bilip, bu ilmin sırlarını bulacaklardır.
Sulam’ın Önsözü ile Zohar Kitabı
“Ben’i arayanlar, Ben’i bulacaklar” ve yazdığı gibi , “Aradım ve bulamadım, buna inanmayın.”
Baal HaSulam “On Sefirot Çalışmasına Giriş”
MENÜ

KABALA KÜTÜPHANESİ

Doğa Bizden Ne İstiyor

Ebedî bir durummuş gibi hissedilebilir, ancak bütün dünya dramatik şekilde değişti, varoluşsal soruları ve içimizdeki ruh arayışını uyandırdı. Bizler ne yaptık ki doğa üzerimize bütün gezegeni felç eden Covid19 virüsünü saldı? Bu sıkıntıları sona erdirmek için, maske takmanın ötesinde, şahsen yapabileceğim bir şey var mı? Durumumuzu gözden geçirebilmemiz için şimdi daha az meşgul olan hayatlarımızdan vakit ayıralım. Keşfedeceğimiz şey, bu molanın tam olarak böyle derin bir düşünceye gelinmesi için verildiğidir.

Bu dünyada yaşıyorum ve olan her şey üzerinde bir etki yapıyorum. Yakın çevremi her an etkilerim ama aynı zamanda uzak çevreyi de etkilerim. Sistem evrensel, bütünleyici ve küresel olduğu için, her birimiz doğanın tümünde değişiklikler yaratıyoruz. Bu, tüm parçaları birbirine bağlı ve geniş kapsamlı bir dengeye doğru ilerleyen bir sistemdir. Ve bizler onun dengesini bozduğumuz zaman, dengesizlik mevcut pandemi gibi her türlü olguda kendini gösterir. Bir anlamda, doğada karşı karşıya olduğumuz her şeyin, aslında sistemin onun üzerindeki iyi ya da kötü etkilerimize tepkisi olduğu söylenebilir.

Bunu işimle, çocuklarımla, geleceğimle ilgili ne olacağını bilmeden, evde otururken kendimle nasıl ilişkilendirebilirim? Kişisel hayatım sistemi nasıl etkileyebilir? Geçen her gün asla geri dönmez, bu yüzden uykuya dalmadan önce günümün nasıl gittiğini, ne yaptığımı, kimseye zarar verdim mi diye değerlendirmek faydalıdır. Hareketlerim ve düşüncelerim uyuma mı yoksa tam tersine mi katkıda bulundu? Hayatımın günlük muhasebesini tutmalıyım.

Allah korusun, ciddi bir hastalık ya da kayıptan etkilendiğimizde, hayatta neler olup bittiğini arayan hisler ve düşünceler yüzeye çıkar ve neden ben diye sorarız. Bugün, Koronavirüsün bu darbesi -durum, köken veya bankadaki bakiye ne olursa olsun- hepimizin üzerine indi ve kolektif ruh arayışımızı harekete geçirdi.

Gezegeni Kurtarmak

Doğa şimdi bize, bizim için en iyi şeyin, nasıl düzgün bir şekilde etkileşime gireceğimizi anlayana kadar kimseye yaklaşmadan evde kalmak olduğunu söylüyor gibi görünüyor. Kendimiz için inşa ettiğimiz hayatı, yarattığımız dünyayı; birbirimizle ilişki kurma şeklimizi, karşılıklı saygı/önem eksikliğimizi; gezegeni harap ettiğimizi, her parçanın bütünün refahına cevap verdiği bütüncül doğa sistemine tamamen zıtlığımızı ve böyle bir yıkım yüzünden dünyanın kendini savunmada nasıl tepki verdiğini gözden geçirmeye zorlanıyoruz.

Doğa, insanlığın kolektifi hissetmesi ve algılaması için tam bir entegrasyon sağlamasını talep ediyor. Peki neden? Çünkü böyle bir durumda form olarak doğanın kendisine benzer hale geliriz ve bu, sistemle mükemmel bir uyum sağlamak için tam olarak ihtiyacımız olan uyumluluktur. Aslında bu, insanlığın evriminde bir sonraki seviyedir. Farkında olsak da olmasak da doğa bizi beklemeyecek ve bizi birbirimizi düşünmeye zorlayacaktır. Herkes bu Koronavirüs döneminden çıkmaktan memnun olurdu, ancak bu seçenek masada değil.

Bu nedenle, kişisel manevi arayışımızdaki kilit soru şu olmalıdır: Küresel sistemin kırılmasını düzeltmek için, içimde herkese karşı sevgi geliştirmem gerektiğini anlıyor muyum? Her birimiz bu kişisel sorumluluk ve sevgi duygusunu geliştirmediğimiz sürece, herkese düzgün bir şekilde özen göstermek ve ihtiyacımız olan ortak uyumu elde etmek imkânsızdır.

Açıkçası, her birimiz sekiz milyar insanı, tüm dünya nüfusunu ve hatta kendi ülkemizin sakinlerini sevemeyiz. Bazen, kendi aile fertlerimizle bile zor geçiniriz. Bu net, doğal ve anlaşılabilirdir, ancak bu isteyemeyeceğim anlamına gelmez. Sevgi gücünün verilmesini hepimiz istemeliyiz. Ama kimden? Doğadan, bütün realiteyi birliğe getiren yüce güçten. Ve neden işler bu şekilde organize ediliyor? Bizim bu yüce gücü bilinçli olarak ele almamız için, onu bilmeyi, özgür irademizi ve talebimizi karşılıklı sevgiyle tek bir demet halinde birleştirebilmeyi öğrenmemiz için. O zaman doğa ile tam bir uyum sağlayacağız.

Telif Hakkı © 1996 - 2015 Bnei Baruh. Tüm hakları saklıdır.
Bu sitede sunulan tüm materyal, Bnei Baruh Kabala Eğitim ve Araştırma Enstitüsü tarafından dünyanın ıslahı ve hayatın iyileştirilmesi amacı ile sunulmaktadır.
Bu nedenle, içeriği değiştirilmediği ve kaynağına gönderme yapıldığı takdirde, tüm materyalin kullanımına ve dağıtımına izin verilmiştir.
19 - 0,089