e-posta ile Paylaş

GÖNDER

Kabala İlmi, dünyadaki tüm ilimleri kapsar.
Baal HaSulam “Özgürlük”
“Bu ilim, gizliliğin sonunda çocuklara bile ifşa olacaktır.”
Baal HaSulam “Kabala Öğretisi ve Özü”
Son neslin günleri yaklaştığında, çocuklar bile, kurtuluşu ve sonu bilip, bu ilmin sırlarını bulacaklardır.
Sulam’ın Önsözü ile Zohar Kitabı
“Ben’i arayanlar, Ben’i bulacaklar” ve yazdığı gibi , “Aradım ve bulamadım, buna inanmayın.”
Baal HaSulam “On Sefirot Çalışmasına Giriş”
MENÜ

KABALA KÜTÜPHANESİ

Ana Sayfa > Sabah Dersi Materyalleri > Kabala Kütüphanesi > Sabah Dersi 2021 > Sabah Dersi Materyali – Talep Etmekten Asla Vazgeçme – 8 Haziran

Sabah Dersi Materyali – Talep Etmekten Asla Vazgeçme – 8 Haziran

1) Baal HaSulam, 34. Mektup

Davamız için acele etmeli, kapıyı çala çala, yorulmadan, sonu gelmeyen bir şekilde çalışmalıyız, O, cevap vermese bile zayıf düşmemeliyiz. İnanıyoruz ki, O bizim dualarımızı duyar ve bizi bekler, “Tanrı’nın eli kısa olmayacak,” olduğundan, bereketi almak için Kelim (kaplar) sahibi olduğumuzda, bir defada her duamız için cevap alırız.

2) Baal HaSulam, 34. Mektup

“Durup dinlenme.” Yaradan sessiz ve tepkisiz görünse de susmak aklınızdan geçmesin, “Durup dinlenmeyin”. Yaradan’ın sessizliğiyle amaçladığı şey bu değildir, ama daha sonra size Kral’ın sarayında hiçbir kusurunuz olmadan ayakta durabilmeniz için güç vermektir. Bu nedenle, “O’nu rahat bırakmayın.”

3) Baal HaSulam, 52. Mektup

Bununla ilgili şöyle yazılıdır: Yaradan Kendini sana sunduğunda, “Bulabiliyorken, Yaradan’ı ara.” Sonra sen de O’nu mutlaka ara çünkü önce hareket etmek insanın yoludur. Diğer bir deyişle, Yaradan önce senin O’nu araman için sana kalp verir. Bunu bildiğinde, kral seni çağırdığından kesinlikle talebin ölçüsünde güçlenirsin.

Bu nedenle şöyle der, “O yakınken O’nu çağır.” Bu demektir ki, Yaradan seni O’na yakınlaştırması için çağırdığında, bil ki O zaten sana yakın çünkü başka türlü O’nu çağırıyor olmazsın. Bu ayrıca şu ayetin anlamıdır, “Onlar çağırmadan, Ben cevap vereceğim,” yani eğer O’nu çağırırsan o zaman bu demektir ki O, senin O’nu çağırman için zaten sana uyandırılış vermiştir.

4) Baal HaSulam, 18. Mektup

Sabah ilk iş uyanır uyanmaz O’nla Dvekut’un anını kutsamalı ve aklına boş bir düşünce gelmesin diye yirmi-dört saat boyunca kalbini Yaradan’a açmalı ve bunu doğa üzeri ya da imkânsız görmemelidir.

Aslında demir ayırımı yapan doğanın imajıdır ve kişi hissettiği doğanın ayrımını iptal etmeli ve önce bu ayrımların O’ndan gelmediğine inanmalıdır. Sonra kendi doğal arzusunun üzerinde olsa da kalbinin derinliklerinden dua etmelidir.

Bilin ki daima, formlar Keduşa’dan olmadığı zaman bile size engel olur ve hatırladığınız anda da dururlar. Bütün gücünüzle kalbinizi açın böylece Yardan O’nla Dvekut’u engelleyenlerden sizi korur. Aşamalı olarak kalbiniz Yaradan’a alışarak genişler ve O’na tutunmaya özlem duyar ve Tanrı’nın arzusu sizin tarafınızdan yerine getirilmiş olur.

5) Baal HaSulam, 18. Mektup

Cennet krallığının yükünü üstüne alan kişi, Yaradan’a tapınmada çaba harcamaz, O’na gece ve gündüz, karanlıkta ve aydınlıkta tutunur. Yağmur—gelecekte ve şu anda yaratılan—onu durduramaz çünkü Ein Sof olan Keter her şeyi eşit olarak aydınlatır. Aptal—arkasından ve önünden üzerine gelen engellerin altında yürüyen— herkese Dvekut (birleşme) eksikliğini, bozukluk ya da kendi adına kötülük olarak hissetmediğini söyler.

Eğer hissetmiş olsaydı, kesinlikle az veya çok Dvekut eksikliğinden kendisini kurtaracak bir yöntem bulacaktı.

6) Baal  HaSulam, Şamati 19- “Manevi Çalışmada Yaradan Bedenlerden Nefret eder” Ne Demektir?

Kişi, ihsan etme arzusunu edinmek ve alma arzusunun üstesinden gelmek için, özellikle çok güçlü bir arzuya sahip olmaya çalışmalıdır. Güçlü bir arzu demek, duraklamalar ve durdurulmalar arasında, yani her üstesinden gelmeler arasındaki durmalarla artıp büyümesiyle ölçülen, güçlü bir arzu demektir.

Bazen kişi tam ortada bir durma alır, yani bir düşüş. Bu düşüş bir dakika, bir saat veya bir ay olabilir. Daha sonra kişi alma arzusunun üstesinden gelme çalışmasına tekrar devam eder ve bu girişimler ihsan etme arzusunu kazanmak içindir.

7) Baal HaSulam, 19. Mektup

Ancak, kişi kalbinden bilmelidir ki, Yaradan onu, onun Yaradan’ı izlediği gibi izler. Kişi büyük özlem içindeyken bile asla bunu unutmamalıdır. Kişi, Yaradan’ın da kendisininki gibi bir yoğunlukta ona bağlanmak için kişiyi izlediğini ve özlediğini hatırladığında, sonrasında özlem ve arzu dolu sonu gelmeyen Zivug (birleşme) ile ruhu mükemmelliğe doğru gittikçe güçlenir. Sonunda kişi sevgiden tövbeyle ödüllenir, yani Vav, Hey’e, Şehina da (Kutsalık) Yaradan’la birlik içinde olmaya geri döner.

8) Baal HaSulam, 19. Mektup

Bundan sonra, kişi köküne dönmeye hazırlanırken, bir seferde tam bir Zivug’u başlatamaz, fakat Nefeş derecesi olan dürtüyü yaratır, devirler yoluyla tüm gücüyle İlahi Olanı titreyerek ve terleyerek izler, ta ki tüm gün ve gece aralıksız olarak zirvede olana kadar.

9) Rabaş, 24. Mektup

Gündüz halini veya gece halini hissettiğinizde, her zaman bütün gün ve bütün gece nöbet tutmalısınız.

Yaradan’a şöyle deriz, “Seninkiler hem gün hem gece.” Bu nedenle, gece de gecenin karanlığı da insanın iyiliği için Yaradan’dan gelir, şöyle yazdığı gibi: “Günden güne konuşmayı ifade eder ve geceden geceye bilgiyi tanımlar.”

Öyle anlaşılıyor ki, alevler kendi kendine yükselene kadar dostların kalplerini uyandırmalısınız, atalarımızın bununla ilgili şöyle söylediği gibi, “Mumları yaktığın zaman.” Bununla Yaradan’ın sevgisinin farkındalığı ile ödüllendirilmiş olursunuz.

10) Rabbi Menahem Mendel, Pri HaAretz

Cehaletten ve Dvekut’un sona ermesinden uzakta tutan şey, dostlar arasında bağ, sevgi ve Dvekut’taki gerçek barıştır. Gerçekten de bu olmazsa, Yüz gizlenir. Kalbi, bir miktar nefret ve kıskançlık yüzünden onu insanlardan ayırmak için acele ederse, kişi hemen Yaradan’ın sesini gerçekten dinleyen kardeşlerine koşmalı ve şöyle demelidir, “Kardeşlerim, ruhum, beni kurtarın, lütfen duymama izin verin; Yaradan’ın sözü harab olmuş kalbimi iyileştirecek.”  Kişi ölünceye kadar yüreğine daima dost sevgisi aşılamayı alışkanlık edinmeli ve ruhu bir olana, onlara tutunana kadar buna devam etmelidir. Sonra, herkes tek bir adam olduğunda, Bir ve Tek olan onların içinde yaşayacak ve onları kurtuluş ve bollukla çokça yıkayacaktır ve onlar beden ve ruhun yükselmesiyle yükselecekler.

11) Baal HaSulam, 13. Mektup

Gerçekte hepinizi birden hissediyorum, sizin için bugün yarınla yer değiştirmiş ve “şimdi” yerine “sonra” diyorsunuz. Buna bir çare yok fakat bu yanlışı ve bozukluğu anlamaya çalışmak gerek— Yaradan tarafından kurtarılan kişi, yalnızca bugün kurtarılmaya ihtiyacı varsa kurtarılır. Yarını bekleyen kişi Allah korusun kurtuluşunu yıllar sonra elde eder.

Bu sana dost sevgisinde çalışma ricamı ihmal ettiğin için oldu, sana her şekilde açıkladığım gibi bu çare tüm hatalarını düzeltmen için yeterlidir.

12) Baal HaSulam, Şamati 113- On Sekizin Dua

Yaradan’ın çalışmasında zıtlık kişiye ağırlık ve kesilmeye sebep olur ve kişi çalışmaya devam edemez ve kötü hisseder. Bu durum kişiye Cennetin Krallığının yükünü kaldırmaya layık olmadığını kişiye düşündürür ‘‘öküzün zahmeti ve eşeğin yükü yüklendiği gibi’’. Böylece, kişiye bu zamanda ‘‘istenmeyen’’ denir.

Hâlbuki kişinin tek niyeti Malhut denen inancı yaymaktır yani Şehina’yı (Kutsallık) tozun içinden yükseltmektir. Kişinin amacı dünyada O’nun Adını yani O’nun yüceliğini övmektir (önemini arttırmak) öyle ki Kutsal Şehina yetersiz ve yoksulluk formunu almasın. Bu yüzden Yaradan ‘‘her ağzın duasını’’ duyar, hatta o kadar değerli olmayanın bile, Yaradan’ın çalışmasından halen kendini uzak hissedenin bile.

13) Rabaş, Makale 13, Çalışmada, “Halkın Çobanı Tüm Halktır” Ne Demektir? (1988)

Kişi görür ki kendi yararı için değil de Yaradan yararına bir şey yaptığı zaman, beden derhal soruyor, “Bu çalışmadan çıkarın ne?” ve ona çalışması için güç vermek istemiyor. Buna, “Şehina tozun içinde,” denir, yani Şehina uğruna yapmak istediği şey toz tadı verir ve kişi düşüncelerinin ve arzularının üstesinden gelmekte güçsüz kalır.

O zaman kişi şunu fark eder, Yaradan rızası için çalışmak için güç bulması için tek eksiği, Yaradan’ın ona inancın gücünü vermesidir. (Rabi Elimeleh’in duasında söylendiği gibi) şöyle dua etmeliyiz, “Sana olan inancımızı sonsuza kadar kalbimize sağlamca yerleştir.” Bu durumda kişi, “eğer Yaradan ona yardım etmezse, üstesinden gelemeyeceğini,” fark eder.

14) Baal HaSulam, Şamati 19- “Manevi Çalışmada Yaradan Bedenlerden Nefret eder” Ne Demektir?

Kişinin ümidi olmalıdır; alma arzusunun hâkimiyetinden kurtulamadığı için, daima yükseliş ve düşüşler içerisindedir. Bu yüzden, kişi Yaradan’ı bekler; Yaradan tarafından gözlerinin açılmasıyla ödüllendirilmek ve üstesinden gelecek güce sahip olmak ve sadece Yaradan’ın yararına çalışmak için. Şöyle yazılır: “Yaradan’dan tek bir şey talep ettim; hep O’nun peşinde olayım”. Bu, Kutsal Şehina’dır (Kutsallık). Ve kişi talep eder: “Ömrümün tüm günlerinde, Yaradan’ın evinde barınabileyim.”

Telif Hakkı © 1996 - 2015 Bnei Baruh. Tüm hakları saklıdır.
Bu sitede sunulan tüm materyal, Bnei Baruh Kabala Eğitim ve Araştırma Enstitüsü tarafından dünyanın ıslahı ve hayatın iyileştirilmesi amacı ile sunulmaktadır.
Bu nedenle, içeriği değiştirilmediği ve kaynağına gönderme yapıldığı takdirde, tüm materyalin kullanımına ve dağıtımına izin verilmiştir.
19 - 0,088