e-posta ile Paylaş

GÖNDER

Kabala İlmi, dünyadaki tüm ilimleri kapsar.
Baal HaSulam “Özgürlük”
“Bu ilim, gizliliğin sonunda çocuklara bile ifşa olacaktır.”
Baal HaSulam “Kabala Öğretisi ve Özü”
Son neslin günleri yaklaştığında, çocuklar bile, kurtuluşu ve sonu bilip, bu ilmin sırlarını bulacaklardır.
Sulam’ın Önsözü ile Zohar Kitabı
“Ben’i arayanlar, Ben’i bulacaklar” ve yazdığı gibi , “Aradım ve bulamadım, buna inanmayın.”
Baal HaSulam “On Sefirot Çalışmasına Giriş”
MENÜ

KABALA KÜTÜPHANESİ

Ana Sayfa > Baruh Halevi Aşlag (Rabaş) > Kabala Kütüphanesi > Makaleler > Çalışmaya Lo Lişma’da Başlamak Ne Demektir?

Çalışmaya Lo Lişma’da Başlamak Ne Demektir?

Makale No. 23, 1988

Pesahim’de (s 50) şöyle yazılmıştır: ‘“Kabalist Yehuda şöyle dedi: ‘‘Rav, ‘Kişi Lo Lişma’da (O’nun adına değil) olsa bile daima Tora’ya bağlanmalıdır, zira Lo Lişma’dan, Lişma’ya (O’nun adına) gelir,” dedi.’’’

Maimonides (Hilhot Teşuva, bölüm 10:5): “Atalarımız şöyle dedi: ‘Kişi Lo Lişma’da olsa bile daima Tora’ya bağlanmalıdır, zira Lo Lişma’dan, Lişma’ya gelir,’ dedi. Dolayısıyla küçüklere, kadınlara ve eğitimsiz insanlara öğretirken, onlara korkudan ve ödül almaları için çalışmaları öğretilir. Bilgilerini arttırdıktan ve çokça bilgelik kazandıktan sonra bu sır, onlara azar azar öğretilir ve O’nu edinene, O’nu bilene ve O’na sevgiyle hizmet edene dek bu meseleye kolaylıkla alıştırılırlar.’’

Ve Pesahim (s 50) Tosfot’ta şöyle yazılmıştır, “Berahot’un ikinci bölümünde şöyle yazar: ‘Tora’ya Lo Lişma’da bağlananlar, doğmasalardı daha iyi olurdu.” Ve Kabalist Yehuda şöyle der: “Bu böbürlenmek ve aşağı görmek amacıyla çalışanlar içindir.” Berahot, Tosfot’ta şöyle açıklar, “Sormalıyız, çünkü bu yalnızca dostlarını küçümseyen ve saygı görsün diye çalışan kişiyle ilgilidir.’’

Yukarıda söylenenlerden, Yaradan çalışmasında genel olarak iki anlayışa gelmemiz gerektiğini görebiliriz: 1) Lişma, 2) Lo Lişma. Lişma’nın ve Lo Lişma’nın ne olduğunu tam olarak bilmeliyiz.

Lo Lişma’da, beş anlayışa gelmemiz gerektiğini görüyoruz:

1) Maimonides’in söylediği gibi kişi, Tora’ya bağlanır çünkü Yaradan bize bunu emreder ve Yaradan’ın emirlerini yerine getirmek istediği için Tora ve Mitzvot’a bağlanır. Fakat, Yaradan’ın emirlerini yerine getirmesinin sebebine dikkat etmeliyiz. Maimonides şunu sormamız gerektiğini söyler, “Ödül ve ceza yüzünden”, diğer bir deyişle kişi, eğer Yaradan’ın emirlerini yerine getirirse, Yaradan onu uzun ve zenginlik içinde bir yaşam ve gelecek dünyaya sahip olmakla ödüllendirecektir. Eğer yerine getirmezse, Yaradan’ın emirlerini yerine getirmek istemediği için cezalandırılacaktır.

Ancak, ödül ve cezada iki anlayışa gelmeliyiz: a) Maimonides’in söylediği gibi b) Tora ve Mitzvot’a bağlanma hazzında ödül ve ceza olması. Bu meseleler dahi çalışmaya yeni başlayanlara, küçüklere ve kadınlara ifşa edilemez.

2) Lo Lişma’daki ikinci anlayış, Tosfot’un söylediği gibi Tora’nın saygı görmek için çalışılmasıdır. Bu anlayış, Maimonides’in bahsettiği ilk anlayıştan daha kötüdür çünkü kişi burada ödülünü Yaradan’dan talep etmez ve bu sebeple çalışmaz. Daha ziyade, insanların ona saygı göstermesini ister -servetle ya da onurla- ve Tora ve Mitzvot’a bağlanmasının sebebi budur. Kişinin, Yaradan emrettiği için değil de insanlar onu zorladıkları, yoksa onu ödüllendirmeyecekleri için Tora ve Mitzvot’u yerine getiriyor olduğunu söyleyebiliriz ve bu, Yaradan, Tora ve Mitzvot’un yerine getirilmesini emrettiği için değildir. Ancak, bu da Lişma’yı getiren, Lo Lişma kategorisine girer.

Tosfot’un söylediği üçüncü anlayış şudur, “Dostlarını küçük düşürmek amacıyla Tora çalışan kişi.” Bu, Lo Lişma’nın önceki anlayışından daha kötüdür. Bununla ilgili şöyle denir: “Tora’ya, Lo Lişma’da bağlanan kişi doğmamış olsa daha iyi olurdu.”

Lişma’nın ne olduğunu ve Lo Lişma’daki beş anlayışı aşağıdan yukarıya doğru açıklamaya başlayalım.

Küçük düşürmek amacıyla Lo Lişma’da olmak en kötüsüdür. Bu, o kadar açıktır ki atalarımız bu yolda yürüyen kişi için doğmamış olsa daha iyi olurdu demiştir. Neden “küçük düşürmek” için çalışmanın, “saygı görmek amacıyla” çalışmaktan daha kötü olduğunu anlamalıyız. Ne de olsa Yaradan için değil, yaratılanlar için çalışmaktadır, benzer olarak “küçük düşürmek için” olan, Yaradan için değildir.

Aralarındaki farkı açıklamalıyız. Bilinir ki bize “dostunu kendin gibi sev” emri verildi. Kabalist Akiva, bununla ilgili olarak bunun Tora’nın en büyük kuralı olduğunu söylemiştir. Matan Tora (‘Tora’nın Verilişi’) makalesinde şöyle yazılmıştır: bu, kendini-sevmekten çıkıp başkalarını sevmeye gelmenin yoludur ki bu şekilde Yaradan sevgisine gelinir. Bu demektir ki kendini-sevmekten çıkmadan önce, Lişma’da çalışmak imkansızdır.

Bu nedenle başkalarını sevmekle ilgili iki anlayışa gelmeliyiz: 1) Kişinin başkalarına sevgisi olduğu zaman 2) Kişinin başkalarına sevgisi olmadığı zaman. Fakat başkalarından nefret denilen, üçüncü bir anlayış daha vardır. Diğer bir deyişle, kişi bazı şeyleri başkalarını incitmek için yapar. Buna “dostunun kötü durumundan gurur duyan kişi” denir. Diğer bir deyişle, kişi, dostunun mutsuz olmasından ve acı çekmesinden hoşlanır ve bundan haz alır. Bu kişi, insan nefretine bağlanmış kişi olarak kabul edilir.

Böylelikle, saygı görmek için çalışan kişiyle küçük görmek için çalışan kişi arasında ayrım yapabiliriz. Amaç, Lişma’ya ulaşmaktır ve Lişma’ya nasıl ulaşacağımız -başkalarını sevme vasıtasıyla- tavsiyesi bize verilmiştir. Dolayısıyla, saygı görmek için çalışan kişi, dost sevgisine bağlanmamış olsa bile, ona saygı duyanlar, onu mutlu ettiğinden ve bu nedenle ona saygı duyduklarından, kişi, insanların nefretini amaçlayarak hareket etmez. Dolayısıyla, Tora ve Mitzvot ona saf bir ruh getirdiğinden, Tora ve Mitzvot’a bağlanarak, Lişma’ya ulaşma şansı vardır ki böylece derecelerde yükselip, başkalarını sevmeye ve Yaradan sevgisine gelebilir.

Bu nedenle, bununla ilgili şöyle demişlerdir: “Kişi, Lo Lişma’dan Lişma’ya gelir.” Fakat, onu başkalarından nefret etmeye getirecek bir eylemde, küçük düşürmek için çalışan kişi, yine de dostunun kötü durumuyla onurlandırılmak ister ve asla Yaradan sevgisine gelemez zira eylemi, kendine-sevgisinden çıkmasını engeller. Bu şekilde kendini-sevmekten çıkıp, Yaradan sevgisine nasıl gelebilir?

Dahası, Lo Lişma’da gelinecek bir anlayış daha vardır: 19. makalede, 1986/87 yazıldığı üzere, zorlamayla. Örneğin, kişi dindar bir kişi için çalışıyor ve ondan iyi bir ücret alıyor, işveren ona şöyle diyordur, “Senin Tora ve Mitzvot’u yerine getirmeni istiyorum. Aksi takdirde, benim için çalışmanı istemiyorum.”

Kişi, eve gelir ve karısına, işvereninin onu kovmak istediğini söyler. Karısı şöyle der: “Dindar bir işverenin olduğu için, Tora ve Mitzvot’u yerine getirmenin ne anlamı var? Biz buna inanmıyoruz. Vicdanımızı para için satacak mıyız?” Fakat o, karısına şöyle der: “Pek çok işe girdim ve bugünlerde yeni bir iş bulmak çok zor, bu yüzden eğer işverenin koşulunu kabul etmezsek, aç kalırız.”

Dolayısıyla” der koca, “Vicdanımız için kendimizi kurban etmemeliyiz, ancak Tora ve Mitzvot’a inanmıyor olduğumuz gerçeğini biliyoruz. Bu bakımdan Tora ve Mitzvot’u, Yaradan emrettiği için değil, fabrikanın sahibi talimat verdiği için yerine getirecek, bu yüzden Tora ve Mitzvot’u izleyeceğiz. İşverene inanmak zorunda değiliz. Peki, Tora ve Mitzvot’u izlersek? Eylem, vicdanımızı lekelemez ya da aniden bizi inançlı kılmaz. Bu eylemleri yerine getirirken bile Yaradan’a inanmayanlar olarak kalabiliriz.”

Görünüşte, kişi laiklerin geri kalan kısmı gibi kendi görüşünde kalacağını açıkça söylediğinde, Tora ve Mitzvot’un ne tür bir önemi olabilir? Bu tür eylemlerin aklımızdaki değeri nedir?

Ancak, Halakha (dini yasa) açısından, kişi istemediğini söylese de onu zorlamalıyız. Bu demektir ki bununla kişi, Yaradan’ın emirlerini yerine getirir fakat buna Lo Lişma denir. Tıpkı Maimonides’in yazdığı gibi (Hilchot De’ot, bölüm 6): “Ancak kutsallık meselelerinde kişi gizlice tövbe etmezse, toplum içinde utanır ve ıslah olana kadar lanetlenir ve aşağılanır.”

Bu demektir ki, bu şekilde bile Lo Lişma olarak adlandırılır zira kişi, Lo Lişma’dan, atalarımızın ‘doğmamış olsa daha iyi olurdu’ dediği, küçük düşürmek için çalışan kişiden daha çok Lişma’ya gelir. Ve burada kişinin, Tora ve Mitzvot Lo Lişma’yı yerine getirmekle başkalarını sevmeye karşı bir şey yapmadığını yorumlamalıyız. Aksine bu, başkalarını hoşnut eder. Öyle ki kişinin şimdi Tora ve Mitzvot’u yerine getirdiğini gören işveren, sebebe değil eyleme bakar. Dolayısıyla bundan hoşnut olur. Fakat, dostlarını küçük düşürmek için çalışan kişi, yapması gerekenin tam tersine hareket eder.

Bu şekilde, dostlarını küçük görmek için çalışan kişi, ki bu en kötüsüdür, başkalarının zorlamasıyla çalışan kişi -bu Lo Lişma’dır ve küçük düşürmek için çalışan kişinin üzerindedir- arasındaki farkı açıkladık. Ve bunu söylemek zor olsa da, zorla değil gönüllü olarak Tora ve Mitzvot’u yerine getirir ancak arzusu, küçük düşürmektir ki bu bir eylem değil yalnızca düşüncedir. Peki kişi kendi özgür iradesiyle hareket etmiyorsa, Tora ve Mitzvot’u toplumun baskısıyla, zorlamayla yerine getiren kişi, küçük düşürmek için çalışan kişiden neden daha iyidir?

Belki de her şeye rağmen demeliyiz ki, yaptığı eylemler vasıtasıyla, zorla da olsa, eylemin kendisinin onu iyi düşünceye ve amaca getirme gücü vardır, atalarımızın şu ayetle ilgili dediği gibi, “Efendi’nin önünde, kendi arzusuyla ona sunacağız.” “Ona sunacağız” demeleri (Arachin 20a), buna zorlanmış olduğunu ima eder ve bunun, onun arzusu dışında olduğu söylenebilir. Talmud bunun, kendi arzusu olduğunu söyler. Ne kadar zorlandı? “İstiyorum” diyene kadar. Bu sebeple şunu söyleyebiliriz, o, dostlarını küçük düşürmek için çalışandan daha önemlidir.

Ancak şunu sormalıyız, “Günün sonunda, eylemi tam olarak yerine getirir ama bununla başkalarının bilmediğini ama kendisinin bildiğini göstermekten onur, saygı kazanacağını düşünür. Lo Lişma’dan, atalarımızın doğmamış olsa daha iyi olurdu dediği noktadan, Lişma denilen hedefe ulaşması neden bu kadar zor?”

Şunu söyleyebiliriz, küçük düşürmek amacıyla çalışan kişi, ilme tamamen dalmış olmalıdır ve kendini Tora’da, muhtemelen bütün bir insan olarak görür. Eğer öyleyse, Lişma meselesini asla düşünmez çünkü Tora’ya bu kadar zaman ve nitelik harcamamış olan dostlarından daha fazla daldığını görür. Ve kendisini, Tora’da anlaşılması gereken doğru anlamı bilmek için dostlarından daha fazla çaba harcadığını ve diğerleri gibi yüzeysel çalışmadığını, beynini zorladığını gözlemler. Dolayısıyla, kendini nasıl eksik görebilir? Bu kişi, Lişma’ya ulaşması gerektiğini bilmek için, kötü eğilimin ifşasına asla gelemez. Bu sebeple, kaderine terk edilmiştir. O yüzden, onunla ilgili şöyle dediler: “Hiç doğmamış olsa daha iyi olurdu.”

Lo Lişma’daki en önemli şey, kişiyi Lişma’ya getirmesidir. Maimonides’in dediği gibi, “Ödül almak ve cezalandırılmamak için.” Tosfot’un bahsettiği Lo Lişma, insanların onu görmesi ve takdir etmesi için bazı şeyleri yerine getirmektir. Bu nedenle, kişi, insanların emirlerini yerine getiriyor, onlar için çalışıyordur ve karşılığında, sanki insanlar ona ödülünü verecekmiş gibi görünür.

Oysa ödül ve ceza niyetiyle çalışan kişi, Yaradan’dan, Tora ve Mitzvot’taki emeği karşılığında ona ödül vermesini istemek haricinde, Yaradan için çalışır. İnsanlardan ödül almak istemez çünkü onların ödeme yapması için çalışmamaktadır. Daha ziyade Tora ve Mitzvot’u, Yaradan bize onları yerine getirmemiz için verdiği için çalışır. Ve böylece, Tora ve Mitzvot’taki emeği için ödülünü alacaktır.

Dolayısıyla bu, Tosfot’un bahsettiği, saygı görmek için çalışılmasından kesinlikle daha yüksek bir derecedir. Bu böyledir çünkü orada, insanların ona saygı duyması için çalışıyor, ancak ödül ve cezada çalışmasının karşılığında ödül istemesinin dışında, Lişma denilen, Yaradan için çalışır ama bu yine de “gerçek Lişma” olarak kabul edilmez.

Ancak, Maimonides’in söylediği gibi, ödül ve ceza farklı formlarda olduklarından, Lo Lişma’da olarak adlandırılan başka bir anlayışı da göz önünde bulundurmalıyız. Normalde ödül ve cezayı maddesel kıyafetlerle kıyafetlenmiş olarak anlarız, örneğin yemek, içmek gibi. Zohar, maddesel arzulardan haz alma yeteneğimizin, sadece kırılmış dünyadan inen çok küçük bir ışık olduğunu, kutsal ışıkların, Klipot’un (kabuklar) içinde kırılması olduğunu ve bunun, onların içindeki tek haz olduğunu söyler. Tüm dünya, bu hazların peşinden koşar. Işığın çoğu, Tora ve Mitzvot içinde kıyafetlenir denildiğinde, kişinin istediği ödül ve cezadır.

Tora ve Mitzvot’un yerine getirilmesiyle ilgili olarak, birisiyle konuşurken daima dikkatli olmalıyız, önce o kişi için hangi sebebin uygun olduğunu düşünmeliyiz. Herkesin, Tora ve Mitzvot’u izlemeye değer görmesini sağlayan bir sebebi, onu ilgilendiren bir şey vardır, zira karşılığında bu büyük çaba ve çalışmaya değecek bir şey alır. Ve onun için değerli olan şeyi elde etmek için, her şeyi vermeye hazırdır.

Bu sebeple, kişiye, istediğinin karşılığında, vermeye hazır olduğu şeyin önemli olduğunu daima söylemeliyiz. Aksi takdirde, kârlılığını görmesini sağlayacak nedeni vermeden, ona söylenenleri duymayacaktır. İnsan, sahip olduklarıyla yetinir ve bundan, yolunu değiştirmesi için yeterli enerjiyi verecek kadar önemli olan bir şeyi kazanmadıkça ve alıştığından farklı şekilde çalışmaya başlamadıkça, alışkanlıklarını değiştirmesi zordur.

Bu nedenle, Lo Lişma’da beş anlayış vardır: 1. zorlamayla çalışan kişi 2. dostlarını küçük düşürmek için çalışan kişi 3. Tosfot’un sözlerinde belirtildiği gibi, saygı görmek için çalışan kişi 4. Maimonides’in sözlerinde olduğu gibi, ödül ve ceza için çalışan kişi 5. Herkesin anladığı, maddesel olmayan şeylerden ödül ve ceza alan kişi. Ancak kişi, manevi hazların ödül ve cezasını almak ister, “Zohar Kitabı’na Giriş” (madde 30) kitabında yazdığı gibi: “Bu, bölünmedeki son derecedir, kişinin, tutkuyla maddesel aşka düşmesi gibi arzu nesnesi, gözünün önünde tüm gün ve gece kalıncaya kadar, Yaradan’ı tutkuyla sevmeye gelmesidir, şairin dediği gibi, ‘O’nu hatırladığım zaman, uyumama izin vermez.’”

Fakat, Lo Lişma’daki beşinci anlayışla ilgili olarak, herkes bunu anlayamayacağı için, kişinin Lo Lişma’da başlamasını, yani maddesel hazlardan daha fazlasını alacağı, Tora ve Mitzvot’ta kıyafetlenen ışıktaki hazza inanmasını bekleyemeyiz. Eğer, Tora ve Mitzvot’ta kıyafetlenen hazzın ışığı hemen açığa çıkmış olsaydı, buna “açık İlahî Takdir” denirdi. Bu aşamada, kişinin Lişma’da çalışabilmesi imkânsız olurdu çünkü Tora ve Mitzvot’ta hissedeceği haz, onu her şeyi yapmaya zorlardı ve bu, Yaradan izlemesini emrettiği için böyle olmazdı.

On Sefirot Çalışmasına Giriş” (madde 43) kitabında dediği gibi, “Eğer, örneğin Yaradan, yarattıklarına, İlahî Takdir’i açmış olsaydı, yasak bir yiyeceği yiyen derhal ölürken, emirleri yerine getiren kişi, maddesel dünyadakine benzer muhteşem hazlar keşfederdi. Peki, sonra hangi budala, hayatını kaybedeceğini bile bile yasaklanmış yiyecekten tatmayı düşünürdü? Ayrıca, tıpkı kişi eline geçen maddesel hazlardan vazgeçip, onlardan uzaklaşamadığı, çabucak onları aldığı gibi, hangi budala, bir emri en kısa zamanda yerine getirmeden bırakırdı ki?

Öyle anlaşılıyor ki, Tora ve Mitzvot’ta kıyafetlenen büyük hazlar, büyük ışıklar olduğundan, seçim yapma olasılığı yoktur. Bu sebeple, bu hazlar gizlenmiştir. Oysa tersine, maddesellikte her bir eylemde, biraz olsun haz olduğunu gördüğümüz herhangi bir yere özlem duymamızı sağlayan haz ifşa edilmiştir. Beden, bunun yasaklı ya da izin verilmiş olup olmadığıyla ilgilenmez. Bu nedenle, seçim ve ödül-ceza meselesi vardır.

Öyle görünüyor ki, Tora ve Mitzvot’un yükünü almasıyla ilgili olarak birisiyle konuşurken, kişi, hangi tip Lo Lişma’yı ona söyleyeceğini düşünmelidir zira yukarıda söylediğimiz gibi, herkesin karakterine uygun olan Lo Lişma verilmelidir ki, kişi, bu Lo Lişma’nın, Tora ve Mitzvot’u üzerine almaya değdiğini görsün. Örneğin, ilk anlayış (zorlama yoluyla), herkes için uygundur. Diğer bir deyişle, eğer birisi, başka birisini zorlayabiliyorsa, zorlamada diğerinin bunu anlayıp anlamaması fark yaratmaz. Her durumda, buna “zorlama” denir yani kişi haklı olduğunu yüzde yüz bilse bile, bunu yerine getirir çünkü başka seçeneği yoktur. Buna “zorlama” denir. Fakat, Lo Lişma’nın diğer formlarında, herkes farklı karakterde olduğundan, kabul edilebilir olanı anlatmak önemlidir.

Lo Lişma’nın diğer üç formunu -1) küçük düşürmek için 2) saygı görmek için 3) maddesel ödül ve ceza almak için- anlayabiliriz. Ancak, herkesin farklı bir doğası olduğundan, hangi tip Lo Lişma’nın ona söyleneceğine, yani kişinin, hangi Lo Lişma’yı çaba göstermeye değer gördüğüne dikkat edilmelidir.

Fakat, beşinci tip Lo Lişma’da, Yaradan sevgisine özlem duyar çünkü kişi, Tora ve Mitzvot’taki hazzı hisseder, bizler bunu anlayamayız çünkü bu, hislerle ilgilidir. Kişi, bunu tatmaya başlamadan önce onunla konuşmanın bir anlamı yoktur. Bu nedenle, buna “Lo Lişma’nın son formu” denir yani sonrasında kişi, Lişma derecesine girer.

Ancak, şunu anlamalıyız ki kişi, yukarıda söylenen ölçüde, Tora ve Mitzvot’a özlem duyduğu bir dereceye, “Ben, O’nu hatırladığımda, uyumama izin vermez,” dediğimiz dereceye ulaştığında, bu, neden halen Lo Lişma olarak kabul edilir? Çünkü aslında, Tora ve Mitzvot’taki haz, kişiyi Tora ve Mitzvot’u yerine getirmeye zorluyordur. Lişma ise O, yüce ve hükmeden olduğu için, Yaradan’ın yüceliği, kişinin Tora ve Mitzvot’u yerine getirmesine neden olur demektir. Dolayısıyla, kişiyi Tora ve Mitzvot’u yerine getirmeye zorlayan sebep haz değil, Yaradan’dır.

Zohar Kitabı’na Giriş”te (Madde 32) tarif edilen, Lişma anlayışı şudur, “Tora ve Mitzvot Lişma’daki çalışma, ödül almak için değil ihsan etmek içindir ve kişi, NRNHY denilen, ruhunun beş parçasını almaya layık hale gelir.”

Ancak, insanın, yetmiş ulusu içinde barındıran, küçük bir dünya olduğu kuralına göre kişi, İsrail’i de içinde barındırır. Dolayısıyla, Lo Lişma’da beş anlayış olduğundan, herkese uygun bir Lo Lişma anlayışı olduğundan bahsettik, fakat şunu da söylemeliyiz ki tüm bu Lo Lişma türleri, insanın içindedir ve birer birer açığa çıkar. Bazen kişide, Lo Lişma “küçük düşürmek için” harekete geçer. Bazen kişi, saygı görmek için Lo Lişma’da çalışır ve bazen de zorlamayla Lo Lişma’yı kullanır, Maimonides’in söylediği gibi, “Toplum içinde utanır, gözden düşer ve ıslah olana kadar lanetlenir.”

Diğer bir deyişle, dostları ona “Neden bizimle sinagogdaki Tora derslerine gelmiyorsun?” dememesine rağmen, içlerinden onu küçümsediklerinden, kişi, dostlarının kendisini küçümsememesi için, sinagogda duaya ya da Tora çalışmaya gelir. Fakat herkesin, onu aşağı, değersiz gördüğünden emindir. Bu nedenle, hissettiği bu aşağılanma, onu, sinagoga, dua ettikleri yere getirir. Öyle anlaşılıyor ki Maimonides’in dediği gibi, onu zorlayan Lo Lişma’nın sebebi, baskıdır.

Bu Lo Lişma’yı, etkili bir Lo Lişma olarak kullanmak kolaydır çünkü bağlandığı acı -aşağılanmak- ona, sahip olduğu engellerin üstesinden gelme enerjisini verir. Dolayısıyla kişi, en düşük seviyede olduğu zaman, üzerinde utancın Lo Lişma’sı işler. Bu, utanç yüzünden zorlama olarak kabul edilir, yani utanç -acı çekmek- onu, bedenin hemfikir olmadığı şeyleri yapmaya zorlar.

Ve bazen kişi kendini, Maimonides’in dediği gibi ödül ve cezanın Lo Lişma’sıyla güçlendirir. Ve bazen de kişi, Tora ve Mitzvot’u yerine getirmediği zaman, anlam eksikliği içinde olacağından, çalışmada anlam bulmaktan ödül ve ceza alır ve bu, Lo Lişma’nın sonudur.

Çalışmadaki hazzın, ödül ve cezası: Kişi, Tora ve Mitzvot’a bağlandığında, haz hisseder. Eğer, Tora ve Mitzvot’u yerine getirmezse, acı çeker. Bu, tıpkı yemeğin tadını alan ve yemekten haz almak istediği için, sürekli yemek yiyen bir insanın durumuna benzer. Öyle görünüyor ki kişinin yemeğe gitme sebebi, yemeğin hazzıdır.

Telif Hakkı © 1996 - 2015 Bnei Baruh. Tüm hakları saklıdır.
Bu sitede sunulan tüm materyal, Bnei Baruh Kabala Eğitim ve Araştırma Enstitüsü tarafından dünyanın ıslahı ve hayatın iyileştirilmesi amacı ile sunulmaktadır.
Bu nedenle, içeriği değiştirilmediği ve kaynağına gönderme yapıldığı takdirde, tüm materyalin kullanımına ve dağıtımına izin verilmiştir.
19 - 0,131