e-posta ile Paylaş

GÖNDER

Kabala İlmi, dünyadaki tüm ilimleri kapsar.
Baal HaSulam “Özgürlük”
“Bu ilim, gizliliğin sonunda çocuklara bile ifşa olacaktır.”
Baal HaSulam “Kabala Öğretisi ve Özü”
Son neslin günleri yaklaştığında, çocuklar bile, kurtuluşu ve sonu bilip, bu ilmin sırlarını bulacaklardır.
Sulam’ın Önsözü ile Zohar Kitabı
“Ben’i arayanlar, Ben’i bulacaklar” ve yazdığı gibi , “Aradım ve bulamadım, buna inanmayın.”
Baal HaSulam “On Sefirot Çalışmasına Giriş”
MENÜ

KABALA KÜTÜPHANESİ

Ana Sayfa > Kabala Kütüphanesi > Kongre Materyalleri > Sanal Kabala Kongresi 2020 – Mantık Ötesi Birlik

Sanal Kabala Kongresi 2020 – Mantık Ötesi Birlik

Ders 1 – Kendim Hakkında Tek Bir Düşünce Yok

Yaradan’a ihsan etmek, O’ndan almak değil, O’nun gibi olmaktır.

Yaradan’a ihsan etmek, Onluya ihsan etmektir.

Sınırı hissetmek: Yaradan’a Onlu’nun sınırları dışında ihsan etmek imkansızdır.

1) Baal HaSulam, Zohar’ın Tamamlanması İçin Bir Konuşma

Yaradan Kendisini düşünmez, O mevcut mu, Varlıklarını gözetiyor mu ve benzer şüpheleri düşünmez.  Benzer şekilde, Yaradan’ın bunları düşünmediği açık iken form eşitliğini gerçekleştirmek isteyen kişi de bu şeyleri düşünmemelidir, zira bundan daha büyük form eşitsizliği yoktur. Dolayısıyla, bunları düşünen kişi elbette ki O’ndan ayrıdır ve asla form eşitliğini gerçekleştiremeyecektir.

2) Baal HaSulam, Zohar’ın Tamamlanması İçin Bir Konuşma

Bilgelerimizin söylediği budur, “Tüm hareketlerinizin Yaradan için olmasına izin verin”, yani Yaradan’la birleşmek için. Birleşmenin amacını yüceltmeyen hiçbir şey yapmayın. Bunun anlamı, tüm hareketlerinizin ihsan etmek ve dostunuza faydalı olması demektir. O zaman, Yaradan’la form eşitliğini gerçekleştirirsiniz; zira O’nun tüm aksiyonları ihsan etmek ve başkalarına fayda sağlamak içindir, öyleyse sizin, tüm hareketleriniz sadece ihsan etmek ve başkalarına yarar sağlamak için olacaktır. Bu, tam bir bütünleşmedir (Dvekut).

3) Baal Hasulam, Yaradan Sevgisi ve Yaratılan Sevgisi

Kişi çalışmasını sevgi ve başkalarına ihsan olarak tamamlayıp, en yüksek noktaya gelirse, aynı zamanda Yaradan için sevgi ve ihsanı da tamamlamış olur. Bu aşamada ister başkalarına ister onu Yapana memnuniyet vermek olsun, bu ikisi arasında fark yoktur, çünkü kişinin bedeninin dışında olan, yani kişinin kendi çıkarının dışında olan herhangi bir şey, eşit olarak yargılanır.

4) Baal HaSulam, Pri Haham, Sürüyü Toplamanın Zamanı Değil

Kişi kendisini toplumdan ayırmamalı ve Yaradan’ı memnun etmek için bile olsa kendisi için talepte bulunmamalı, yalnız tüm toplum için talep etmeli. Toplumdan ayrılan ve özel olarak yalnız kendi ruhu için talepte bulunan, ruhunu inşa edemez. Tam tersine ruhuna zarar verir. Şu sözlerde olduğu gibi; “gururlu olanla aynı yerde oturmam (Midraş Rabah, Bölüm 7, Madde 8),” zira kişi gurura bürünmediği sürece toplumdan ayrılmaz. Yazıklar olsun ona ki ruhuna zarar verir.

5) Baal HaSulam, Şamati 36- İnsandaki Üç Beden

Dolayısıyla insan sadece iç bedenini düşünmeli, çünkü bu kutsal ruhu saran giysidir. Bu şu demektir insan her zaman bedeninin ötesini düşünmelidir, bu demektir ki kendisinin değil ama başkasının yani kendi derisinin dışında olanın, iyiliğini düşünmelidir.

6) Rabaş, Makale 2, Dost Sevgisine Dair (1984)

Unutmamalıyız ki, grup diğerlerini sevme temeli üzerine kurulmuştur, dolayısıyla her üye, başkalarını sevme ve kendinden nefret etme koşulunu gruptan alır. Ve dostun kendisini iptal etmek ve başkalarını sevmek için gayret ettiğini görmek, herkesin diğer dostların niyetlerine entegre olmasına neden olur. Dolayısıyla, örneğin, eğer grup on üyeden oluşuyorsa, her biri kendini iptal etmeyi, kendinden nefret etmeyi ve başkalarını sevmeyi uygulamak için on güce sahip olur.

7) Rabaş, Makale 6, Güven, (1986)

Bu nedenle, Dvekut’a ulaşmak için, hakikat yoluna girmek isteyenler, her düşünce, söz ve eylemin, yaptıkları Mitzvot ve bağlandıkları Tora aracılığıyla, Yaradan’a memnuniyet verme gayesine sahip olmasına kendilerini alıştırmalıdırlar. Yaradan’dan, O’nu memnun etmeyi istedikleri için alabileceklerini düşünmemelidirler. Şöyle ki, ‘Yaradan bana ne verecek?’ diye, yani Yaradan’ın otoritesinden çekip, kendi otoritelerine alabileceklerini düşünmemelidirler. Bu, onların iki otorite yaratmasına sebep olur; Yaradan’ın otoritesi ve yaratılanların otoritesi ki bu Dvekut’un zıttadır, birbirleriyle birleştiklerinde, iki şey bir haline geldiğinde, bu Dvekut, birlik anlamına gelir.

8) Maor VaŞemeş, Paraşat Vayehi

Toplantının temel amacı herkesin tek ve bir olarak birleşmesidir ve böylece hepsinin talebi tek bir amaca yönelir – Yaradan’ı ifşa etmek: “Her onluda Şehina barınır.” Ve eğer on taneden fazla iseler, kesinlikle Şehina’nın daha büyük bir ifşaatı olacaktır. Her biri kendini dostuna dâhil eder ve ona kendini eyer ve dostu da ona; ta ki hepsi kendini eğip sıfırlayana kadar. Böylece, topluluğun amacı bu olduğu için bundan sonra doğal olarak, Yaradan onları kendi yakınına çeker ve onların arasında oturur, tüm kurtuluş ve kutsamalar onlara açılır, zira inek buzağının emmek istediğinden daha çoğunu emzirmek ister. Ve büyük Hasadim (merhamet) ifşa olur ve İsrail topluluğuna çekilir.

9) Rabaş, Not 217, Uzağa Kaç Sevgilim

Form eşitliği olmadan hiçbir şey alamayız, her zaman eşitlik koşulu olmalıdır. Böylece, kendi için alma koşulu içinde çalışarak kişi kendine merhameti uyandırdığı ve daha çok dua eklediği zaman, form eşitliğinde bir kap hazırlamak için, bu yeterli olmaz, aksine alma kıvılcımları onun içini sarar. Buna göre kişi aksi istikamete hareket etmektedir, yani kişi ihsan etme kabını hazırlarken alma kabını hazırlamaktadır. Ve “O’nun niteliklerine tutun” yani tam olarak, “O merhametlidir, sen de merhametli ol.” Böylece kişi kolektif için dua etiği zaman, bu duası ile, dua edebildiği ölçüde ihsan etme koşulunda çalışıyordur, bu derecede kabını dokumaktadır, ki orada, “merhametli” denen ihsan etmenin ışığı ifşa olur. Ve merhamet ışığını edinerek kişi daha sonra “merhametli” olma koşulunu ifşa edebilir.

10) Baal HaSulam, Şamati 19- “Manevi Çalışmada Yaradan Bedenlerden Nefret eder” Ne Demektir

Şöyledir ki, çalışmanın önemi tam olarak kişi sıfır durumuna geldiği, kişi tüm varlığını, kendini iptal ettiğini gördüğü zaman alma arzusunun hiç gücü kalmaz. Ve ancak o zaman kişi Keduşa’ya girer.

DERS 2: Karanlık Işık Gibi Parlayacak

Rahatsızlıkların (engellerin) iptal edilmesini istemiyoruz, bunun yerine onların üzerine çıkma gücünü istiyoruz.

Rahatsızlıkların (engellerin) üstünde çalışma onlu içinde gerçekleşir, çünkü Yaradan dostların arkasındadır.

Sevgi tüm suçları örter

1) Zohar, Tetzaveh, 86

Şu karanlıktan çıkıp gelen dışında ışık yoktur. Çünkü bu taraf teslim olduğu zaman, Yaradan yükselir ve zaferi büyür. Ayrıca, Yaradan’ın çalışması yalnız karanlıktan dolayıdır, kötünün içinde olandan başka iyi yoktur. Her şeyin mükemmelliğinde iyi ve kötü beraber olduğu için ve kötü iyiyi terk ettiği için. Ve kötülükten çıkan dışında iyilik yoktur. Ve bu iyilikte, Yaradan’ın zaferi artar ve bu işin tamamıdır.

2) Baal HaSulam, Dünyada Barış

İyi veya kötü, realitedeki her şeyin ve dünyadaki en zararlı şeyin bile, var olmaya hakkı vardır ve dünyadan sökülüp atılmamalı, yok edilmemelidir. Bizler sadece iyileştirmeli ve yenilemeliyiz.

3) Breslov’lu Rabbi Nachman “Barış,” 10

Barışın özü iki zıddı bağlamaktır ki böylece fikirleriniz sizi korkutmasın. Eğer görüşü sizinkine tamamen zıt birisini görürseniz ve onunla barış yapmanın imkânsız olduğunu düşünürseniz yada birbirine tamamen zıt iki kişi görürseniz, onlar arasında barış yapmak imkansızıdır demeyin tam tersine barışı özü budur, iki zıt arasında barış yapmaya çalışmaktır.

4) Rabaş, Makale 8, Kendin İçin Bir Öğretmen Yap ve Kendine Bir Dost Satın Al 2 (1985)

Bu insanların dost sevgisiyle uğraşan tek bir grup olarak birleşmeye hemfikir olmalarındaki neden, her birinin düşüncelerini birleştirebilecek bir arzuya sahip olduklarını hissetmeleridir ve böylece başkalarını sevme gücünü edinirler. Meşhur bir atasözü vardır, “Yüzleri farklı olduğu gibi, görüşleri de farklı.” Bu nedenle, bir grup olmak için aralarında hemfikir olan kişiler, başkalarını sevme çalışmanın gerekliliğiyle ilgili olarak aralarında büyük bir fark olmadığını anlamışlardır. Dolayısıyla, her biri diğerleri adına ödün verebilir ve bunun etrafında birleşebilirler. Fakat diğer insanlar, başkalarını sevme çalışmasının gerekliliğine dair hiçbir anlayışa sahip değildir, bu yüzden, onlarla birleşemezler.

5) Rabaş, Makale 19, Çalışmada Tora’ya Neden ‘Orta Çizgi’ Denir? – 2 (1990)

Kişi, yukarıda söylenen “O’ndan başkası yok,” koşuluna yani onu iyi eylemler yapmaya zorlayanın Yaradan olduğuna inanmalıdır, fakat henüz onu zorlayanın Yaradan olduğunu bilmeye layık olmadığından, Yaradan kendini onlar vasıtasıyla bu eylemleri gerçekleştirdiği kan ve etle kıyafetlendirir. Bu nedenle Yaradan Ahoraim (sırt/arka) formunda hareket eder. Diğer bir deyişle kişi, insanların yüzlerini görür fakat bu yüzlerin arkasında bu eylemleri yapan Yaradan’ın durduğuna inanmalıdır. Bu demektir ki, insanın arkasında Yaradan durur ve Yaradan’ın istediği eylemleri yerine getirmesi için onu zorlar. Öyle anlaşılıyor ki, her şeyi Yaradan yapıyor ama insan inanması gerekeni değil, gördüğünü hesaba katıyor.

6) Rabaş, Makale 17, Dostların Önemine Dair (1984)

Eğer kişi dost sevgisine sahipse, sevginin kuralı, dostunun hatalarını değil, erdemlerini görmeyi istemektir. Dolayısıyla, eğer kişi dostunda bazı hatalar görürse, bu dostunun hatalı olduğundan değildir, ancak gören hatalıdır, yani onun dost sevgisi kusurlu olduğu için, dostunda hatalar görmektedir. Dolayısıyla, şimdi dostunun ıslahı ile ilgilenmemelidir. Aksine, kendisinin ıslaha ihtiyacı vardır. Yukarıda bahsedilenlerden çıkan sonuç şudur ki, kişi dostunda gördüğü hataların düzeltilmesiyle ilgilenmemeli, kendisinin dost sevgisinde yarattığı kusuru düzeltmelidir. Ve kendisini düzelttiği zaman, dostunun hatalarını değil, sadece erdemlerini görecektir.

7) Baal HaSulam, Şamati 33- Haman İle Kefaret Günlerinin Hisseleri

Gerçekten de bilmemiz gereklidir ki, kişiye, sanki “İyi ve İyilik yapan” bir rehberliğe karşıt gibi görünen her şey sadece insanı, bu çelişkileri aşmak için Üst Işığı çekmeye zorlamak için vardır; aksi halde kişi bunların üstesinden gelemez. Bu durum, kişinin Dinim (yargı) demek olan çelişkiler var olduğunda, “Yaradan´ın Yüceliği” koşulunu genişletmesidir. Bu demektir ki, bu çelişkiler, kişi onların üstesinden gelmek istediğinde, yalnızca Yaradan’ın Yüceliğini büyüterek, çözebilir. Bundan çıkan sonuç, Yaradan’ın yüceliğini çekmeye sebep olan, Dinim’dir (yargılamalardır).

8) Baal HaSulam, Şamati 19- “Manevi Çalışmada Yaradan Bedenlerden Nefret eder” Ne Demektir?

Ancak kişi manevi çalışmasında alma arzusunun engellerinin kendisine yukarıdan geldiğine inanmalıdır. Kişiye alma arzusunu keşfetmesi için yukarıdan güç verilir. Çünkü tam olarak alma arzusu uyandığı zaman onun çalışması için yer vardır.

Böylece alma arzusunu ihsan etmeye çevirmesine yardım etmesi için kişinin Yaradan ile yakın teması olur. Ve kişi bunun, kişinin O’na duasından Yaradan’ın memnuniyeti ölçüsünde onu yanına, form eşitliği, alma arzusunun ihsan etmek için almak üzere iptal edilmesi denen Dvekut’a (bağa), çektiğine inanmalıdır. Yaradan bunun hakkında der ki: “Oğullarım beni yendi.” Bu ben size alma arzusunu verdim ve siz benden bunun yerine ihsan etme arzusunu talep ettiniz demektir.

9) Zohar, Zohar Kitabına Giriş, İki Nokta, Madde 121

Bu dünyada tattığımız, Onun eşsiz ve benzersizliği ile çelişen şeyler bizi Yaradan’dan ayırır. Gene de bize emredildiği gibi Yaradan’ımızı memnun etmek için sevgi ile manevi çalışma için tüm ruhumuz ve gücümüzle çaba gösterdiğimiz zaman, bu ayırıcı güçlerin hiçbiri bizi, ruhumuzdan ve gücümüzden Yaradan sevgisini azaltarak etkileyemez. Aksine bu durumda, üstesinden geldiğimiz her çelişki O’nun bilgeliğini edinmek için bir geçit haline gelir. Çünkü her çelişkide özel bir nitelik vardır, O’na erişmede özel bir dereceyi ifşa eden. Ve buna layık olanlar, karanlığı aydınlığa, acıyı tatlıya çevirmekle ödüllenirler. Ayrılığın tüm güçleri – aklın karanlığı ve bedenin acısı – yüce kademeleri edinmek için onlara geçit olur. Böylece karanlık, büyük bir ışık, acı ise tatlı olur. Böylece, daha önce O’nun rehberliği yönetimindeki tüm ayırıcı güçler şimdi birlik olmaya dönüşürler ve tüm dünyayı erdeme göre yargılarlar.

10) Baal HaSulam, Şamati 33- Haman İle Kefaret Günlerinin Kuraları

Bütün bu esir düşmeler yani çelişkiler, sanki kutsal çalışmayı bozmak için var gibi görünürler. Kişi artık, bu çelişkilerin üzerinde yer alan Yaradan’ın Işığına layık olduğunda, tam tersini yani bunların Keduşa’ya (Kutsallığa) hizmet ettiklerini görür. Bu demektir ki, bunların aracılığıyla Keduşa’nın kıyafet bulacağı bir yer var olur. Bu, “Kötülük onu hazırlar ve Hak´tan yana olan onu taşır, diye adlandırılır ve bu demektir ki, onlar Kelim´e (Kaplar) Keduşa için bir yer verdiler.

DERS 3: Beni Sen Yaptın, Yaradan’ın Yüceliğini İnşa Etmek

Suçları sevgiyle örtecek gücümüz yok; bu nedenle Yaradan’ın yüceliğini hissetmemiz gerekli.

Gizliliğin içinden çalışmak ve Yaradan’a O’nun büyüklüğü nedeniyle ihsan etmek istiyoruz.

Aramızdaki bağda, karşılıklı güvence içinde, çoğunluğun kişinin duasında, Yaradan’ın büyüklüğünü hissetmek için birbirimize yardım ediyoruz

1) Rabaş, Makale 29, Lişma ve LoLişma (1986)

Tek bir yol var; Yaradan’ın büyüklüğünü edinmeye çalışmak. Yani, Tora ve Mitzvot’ta yaptıklarımızın tamamında, ödülümüzün, Yaradan’ın büyüklüğü hissiyatı olmasını isteriz ve tüm dualarımız, ‘Şehina’yı (Kutsallık) tozdan yükseltmek’ için olmalıdır. Çünkü Yaradan gerçekleşen Tzimtzum’dan dolayı, bizden gizlidir, O’nun önemini ve büyüklüğünü takdir edemeyiz. Bu yüzden, Yaradan’ın gizliliğini bizden kaldırması ve Tora’nın ihtişamını yükseltmesi için dua ederiz.

2) Rabaş, Makale 15, Çalışmada, “Erdemli Günahkâr Tarafından Görünür Hale Getirilir,” Ne Demektir? (1989)

Eğer niyetleri Yaradan’a memnuniyet ihsan etmek ise ve bu nedenle eğer çalışmalarını daha fazla arttırmak istiyorlarsa, Yaradan’ın yüceliğini arttırmaları gereklidir, zira yalnız Yaradan’ın yüceliği ölçüsünde O’nun önünde kendilerini iptal edebilirler ve yaptıkları işleri yalnız Yaradan hatırına yapabilirler.

3) Rabaş, Makale 24, Eksiğimiz Olan Temel Şey

Eksiğimiz olan temel şey ve çalışmak için yakıtımızın olmamasının nedeni; amacın öneminin eksik olmasıdır, yani verdiğimiz hizmeti takdir etmiyor, kime ihsan ettiğimizi bilmiyoruz. Yaradan’ın yüceliği bilgisinden yoksun olduğumuz için bu hizmeti vermekle ödüllendirilmekle ne kadar şanslı olduğumuzu anlayıp ne kadar mutlu olmamız gerektiğini bilmiyoruz; çünkü O’nun yüceliğini anlayabilmek için hiçbir şeye sahip değiliz. Buna “Şehina tozun içinde,” denir, Zohar’a göre anlamı; Yaradan’a ihsan etmenin bizim için önemi toz kadardır, bu nedenle de çalışmak için yakıtımız yoktur, zira bize mutluluk vermediğinde çalışmak için gücümüz yoktur.

4) Rabaş, Makale 7, Çalışmada “İnsan” Nedir, “Hayvan” Nedir?

Özellikle ihsan etmeye ulaşmak isteyenler içlerinde boşluk hissederler ve Yaradan’ın yüceliğine ihtiyaç duyarlar. Bu boşluğu, Yaradan’dan mantık ötesi gidebilmek için güç istedikleri ölçüde, özellikle “Mitzvot ile dolu,” diye nitelendirilen ulvilik ile doldurabilirler, buna “yücelik” denir. Başka bir deyişle Yaradan’dan yücelik için güç vermesini isterler, bu mantık ötesinde Yaradan’ın yüceliği ve önemidir. Yaradan’ın onların bunu edinmesine izin vermesini istemezler, zira kendilerini teslim etmek, boyun eğmek isterler, ancak bunun için Yaradan’dan yardım isterler ve bu ölçüde bu boş yeri Mitzvot ile doldururlar.

5) Rabaş, Makale 30, Dostlar Meclisinde Ne Aranır? (1988)

Dostlar öncelikle birbiriyle Yaradan’ın yüceliği hakkında konuşmalıdır, çünkü kişi Yaradan’ın yüceliğini hissettiği ölçüde, doğal olarak kendini O’nun önünde iptal eder. Tıpkı doğada olduğu gibi küçük olan büyüğün önünde kendini iptal eder, bunun maneviyatla ilgisi yoktur. Daha ziyade bu dünyevi insanlar arasında geçerlidir.

Diğer bir deyişle, Yaradan doğayı bu şekilde yaratmıştır. Bu nedenle dostların Yaradan’ın yüceliğini konuşması bir arzu uyandırır ve Yaradan önünde kendini iptal etme özlemi doğurur çünkü Yaradan’la bağ kurma özlemi ve arzusu hisseder. Ayrıca şunu da hatırlamalıyız ki, dostların Yaradan’ın önemini ve yüceliğini takdir etmesi kadarıyla mantık ötesi gitmeliyiz yani Yaradan’ın insanın hayal edebileceğinden çok daha yüce olduğunu anlamalıyız.

Şunu söylemeliyiz ki, mantık ötesi inanırız ki O, dünyayı iyilikseverlikle yönetir.

6) Rabaş, Makale 30, Dostlar Meclisinde Ne Aranmalıdır? (1988)

Her biri gruba yaşam ruhu ve umut verip, enerji aşılamalıdır. Bu nedenle, her bir dost kendine şunu söyleyebilmelidir, “Şimdi çalışmada temiz bir sayfa açıyorum.” Diğer bir deyişle gruba gelmeden önce Tanrı çalışmasının gelişiminde hayal kırıklığına uğramıştır fakat şimdi grup onu yaşam ve umutla doldurmaktadır.

Bu nedenle grup vasıtasıyla güven kazanır ve üstesinden gelme gücü edinir çünkü artık bütünlüğü elde edeceğini hisseder. Tüm düşüncelerinin -fethedilemeyecek yüksek bir dağla karşı karşıya ve bunun gerçekten de ürkütücü bir engel olduğu- şimdi önemli olmadığını görür. Tüm bunu grubun gücünden almıştır çünkü her biri guruba cesaret ve yeni bir ruhu hali aşılamıştır.

7) Rabaş, Makale 28, Çalışmada Ekleme Yapmamak ve Çıkarmamak Nedir?

Kişi ‘Kişi daima Yaradan övgüsünü oluşturmalıdır’ denen maneviyatın önemini hissetmeye başladığında, bu sol çizgiye geçmesi gereken zaman demektir. Kişi, Kral’ın önemini mantık dahilinde gerçekten ne kadar hissettiğini, yalnızca Yaradan adına çalışmaya gönüllü olup olmadığının kritiğini yapmalıdır.

Mantık dahilinde kendisinin bomboş ve muhtaç olduğunu gördüğünde, maneviyatın önemini yalnızca mantık ötesi gördüğü bu durum, bu hesaplama, onun içinde mutlak alçaklıkta olmanın eksiklik ve acısını yaratabilir. Ancak o zaman eksik olduğu şey için kalpten dua edebilir.

8) Baal HaSulam, Şamati 53- Kısıtlama Meselesi

Yazdığı gibi “ve dağın en alt kısmında durdular.

(Dağ kelimesi (İbranicede: Har) düşünceler demektir (İbranice: Hirhurim)). Yani Musa onları düşüncenin sonuna, anlayışa ve nedenine getirdi, olabilecek en alt dereceye. Ancak o zaman böyle bir koşulu kabul ettiler, içlerinde hiçbir tereddüt ve karşılık olmadan, sanki en büyük Gadlut derecesindelermiş gibi ve bundan mutluluk duyarak.

Yaratan’a memnuniyetle hizmet edin” cümlesi bunu anlatmaktadır. Şöyle ki Gadlut zamanında, bizlere mutluluk duyacağımız bir iş veriyor demek alakasızdır, zira Gadlut’tayken, mutluluk kendiliğinden gelir. Bunun yerine, mutlu olmaları için verilen iş onlara Katnut zamanında verilir, kendilerini Katnutta hissetmelerine rağmen bu aslında çok büyük bir çalışmadır.

Seviyenin esas kısmı budur denir, yani Katnut koşulunun anlaşılması. Anlayış sürekli olmalı ve Gadlut sadece bir eklemedir. Ayrıca, kişi ana bölüm için özlem duymalı, eklemeler için değil.

9) Rabaş, Makale 7, Çalışmada “İnsan” Nedir, “Hayvan” Nedir? (1991)

Kişi kendisi için değil, Yaradan hatırına çalışmak istediği zaman, yaptığı her şeyin Yaradan hatırı için değil, ama yalnız kendi menfaati için olduğunu görür. Bu durumda, hiçbir şeyinin olmadığını ve tamamen boş olduğunu hisseder ve bu boşluğu yalnız nar ile yani mantık ötesinde giderek doldurabilir, buna “Yaradan’ın yüceliği,” denir. Başka bir deyişle, Yaradan’dan ona mantık ötesinde Yaradan’ın yüceliğine inanmak için güç vermesini istemelidir. Şöyle ki, Yaradan’ın yüceliğini istemesi durumu, “Eğer beni Yaradan’ın yüceliğine ve büyüklüğüne eriştirmezsen, bu çalışmayı yapmaya razı olmayacağım.” diyor anlamına gelmez. Aksine Yaradan’dan, O’nun yüceliğine inanması için güç vermesini ister ki bununla şimdi içinde bulunduğu boşluğu doldursun.

10) Baal HaSulam, Şamati 26- Kişinin Geleceği Geçmişe Duyduğu Minnete Dayanmakta ve Bağlı Bulunmakta

Kutsal göreve değer verdiği ölçüde, kişi bunu övmeli ve bunun için minnettar olmalıdır.

Çünkü Yaradan’ın emirlerini, niyet olmadan bile, tutabilmenin önemini takdir edemediğimiz doğrudur. Bu koşulda kişi, kalbinde sevinç ve mutluluk hisseder.

Kişinin verdiği övgü ve şükran duygularını genişletir ve o kutsal çalışmanın her bir noktasında coşku duyar ve kimin işçisi olduğunu bilir ve böylece giderek daha yükseğe tırmanır. Bu yazılmış olan, geçmişte “Bana gösterdiğin bu lütuf için, Sana teşekkür ederim” sözlerinin anlamıdır ve bununla kişi güvenle söyleyebilir “ve Sen bana lütfedeceksin,” der.

DERS 4: Bir Geçiş Hattı Olmak

Rolümüz, birbirimize bağlanmak ve Yaradan ile insanlık arasında bir geçiş hattı olmaktır.

Dünyanın ıslahının önemini hissettiğimizde dağıtım yaparız.

Dua ediyoruz ve Sen’den senin arzunu bizim arzumuz yapmanı talep ediyoruz.

1) Baal HaSulam, Zohar Kitabı’na Giriş, 39-40

Yaradan’ın yarattığı yaratılış için arzuladığı amacı, yarattıklarına ihsan etmektir, böylece O’nun dürüstlüğünü ve büyüklüğünü bilsinler ve onlar için hazırladığı tüm hazzı ve zevki alsınlar.

2) Rabaş, Makale 6, Dost Sevgisi (1984)

Yaratılış amacı, sadece seçilmiş bir grup için değildir. Aksine, yaratılış amacı, istisnasız tüm yaratılanlar içindir. Mutlaka güçlü ve yetenekli olmaları veya üstesinden gelebilen cesur insanlar olmaları gerekmez. Aksine, o tüm yaratılanlara aittir.

3) Baal HaSulam, Dünyada Barış

Belli bir kolektifin iyiliği ile tüm dünyanın iyiliğini karıştırırsam şaşırmayın; çünkü gerçekten de öyle bir dereceye geldik ki tüm dünya tek kolektif ve bir toplum kabul edilmektedir. Yani, dünyadaki her birey yaşamının özünü ve geçimini dünyadaki tüm insanlardan sağladığından; tüm dünyaya hizmet etmeye ve tüm dünyanın iyiliğini düşünmeye mecbur edilir.

4) Baal HaSulam, 4. Mektup

Tanrı’nın kutsandığı yere gitmemen ve ruhundan düşen tüm o zayıf organları toplayıp tek bir beden haline getirmemen haricinde hiçbir eksikliğin yok.

5) Baal HaSulam Panim Meirot uMasbirot Kitabina Giriş, 22

Kişi kendi için değil, tüm insanlık için yaşamalı, öyle ki insanlığın her bir parçası, her bir ruh için yaşamalı. Hayatın hayatının ışığını kendisi için değil ama yalnız tüm insanlık için bir kanal olmak için almalı.

6) Likutey Moharan, Madde:5

Herkes demelidir ki: Tüm dünya yalnız benim için yaratıldı (Sanhedrin 37). Bunun sonucu olarak, tüm dünya benim için yaratıldığından onu ıslah etmek, yoksunluklarını gidermeyek ve onun için dua etmekle uğraşmalıyım.

7) Baal HaSulam, Son Neslin Yazıları

Hayatın yönü bir olmaya ve kesinlikle yalnız Yaradan’ın yararına ya da halkın O’nunla bir oluşa (Dvekut’a) erişmesine doğrudur.

8) Degel Mahaneh Efraim, BeŞalah

Yaradan’a gerçekten hizmet etmek isteyen biri, kendini tüm yaratılanlara dâhil etmeli, kendini tüm ruhlarla birleştirmeli, kendini onlara dâhil etmeli ve onunla birlikte olmalıdır. Yani, kendiniz için sadece, Şehina’yı birleştirmek için gerekli olan şeyleri bırakmalısınız. Bu, yakınlığı ve birçok insanı gerektirir, çünkü ne kadar çok insan Yaradan’a hizmet ederse, Şehina’nın ışığı onlara o kadar çok görünür. Bu sebepten ötürü, kişi kendini, tüm insanlara ve tüm yaratılışa kendini dâhil etmelidir ve her şeyi kendi köklerine, Şehina’nın ıslahına yükseltmelidir.

9) Baal HaSulam, Kabala Öğretisi ve Özü

Gerçeğin ilminin ifşasına izin verilen böyle bir nesilde doğduğum için çok memnunum. Ve şöyle sormalısınız, “İzin verildiğini nereden bileyim?” Şu cevabı veririm, ifşa etmek için izin verildim. Şimdiye kadar, halka açık olarak iştigal etmenin ve her kelimeyi bütünüyle açıklamanın yolları hiçbir bilgeye ifşa olmamıştır… Yaradan’ın bana sonuna kadar verdiği şey budur. Bunun öğreticinin yüceliğine değil, neslin koşuluna bağlı olduğunu kabul ediyoruz. Bu nedenle, ilmi ifşa etme hareketiyle ilgili ödüllendirilmemin neslimden dolayı olduğunu söyledim.

10) Baal HaSulam, Arvut (Karşılıklı Sorumluluk), Madde 28

Şimdi, Sesime kulak verirseniz ve Sözümü tutarsanız,” yani, size burada söylediğime söz verin, tüm insanlar içinde benim hazinem olacağınıza. Siz, benim hazinem olacaksınız ve bedenin arınma ve temizlenme kıvılcımları sizden tüm insanlara ve tüm dünya uluslarına geçecek, zira dünya ulusları henüz buna hazır değiller. Her halükârda, şimdi bir ulusla başlamam gerekiyor ki tüm uluslara çare olsun. Ve bu yüzden şöyle bitiriyor, “zira tüm yeryüzü benimdir,” yani, yeryüzünün tüm insanları bana aittir, sizin gibi ve bana tutunmak kaderlerinde vardır. Ancak şimdi, hâlâ bu görevi yerine getiremezken, erdemli insanlara ihtiyacım var.

Telif Hakkı © 1996 - 2015 Bnei Baruh. Tüm hakları saklıdır.
Bu sitede sunulan tüm materyal, Bnei Baruh Kabala Eğitim ve Araştırma Enstitüsü tarafından dünyanın ıslahı ve hayatın iyileştirilmesi amacı ile sunulmaktadır.
Bu nedenle, içeriği değiştirilmediği ve kaynağına gönderme yapıldığı takdirde, tüm materyalin kullanımına ve dağıtımına izin verilmiştir.
18 - 0,080