Şabat arifesinde duydum, 1 Sivan, 4 Haziran 1943
Kısıtlama meselesi kişinin içinde bulunduğu durumu kısıtlaması ve Gadlut [yücelik/yetişkinlik] istememesidir. Bunun yerine, kişi sonsuza dek mevcut durumunda kalmak ister ve buna ebedi Dvekut [bütünleşme] denir. Kişinin sahip olduğu Gadlut’un ölçüsü ne olursa olsun, en küçük Katnut’a [küçüklük/bebeklik] sahip olsa bile, eğer sonsuza dek parlarsa, bu, ebedi Dvekut’un verilmesi olarak kabul edilir.
Ancak, kim daha fazla Gadlut isterse, bu lüks olarak kabul edilir. “Her keder fazlalık olacaktır” sözünün anlamı budur, bu da bir kişiye lüks istediği için keder geldiği anlamına gelir. İsrail Tora’yı almaya geldiğinde, Musa’nın onları dağın dibine götürmesinin anlamı budur, “Ve dağın dibinde durdular” diye yazıldığı gibi.
(Dağ [İbranice: Har], düşünceler [İbranice: Hirhurim] anlamına gelir). Musa onları düşüncenin, anlayışın ve aklın sonuna, var olan en düşük dereceye götürdü. Ancak o zaman, böyle bir durumu, hiçbir tereddüt ya da hareket olmadan içinde yürümeyi ve en büyük Gadlut’a sahipmiş gibi bu durumda kalmayı ve bundan mutlu olmayı kabul ettiklerinde, “Efendi’ye sevinçle hizmet edin” sözünün anlamı budur, zira Gadlut sırasında, O’nun onlara sevinç içinde olmaları için çalışma verdiği söylenemez çünkü Gadlut sırasında, sevinç kendiliğinden gelir. Bunun yerine, Katnut zamanı için onlara sevinç çalışması verilir, ki böylece Katnut’u hissetmelerine rağmen sevinç duysunlar. Ve bu çok zorlu bir çalışmadır.
Buna “derecenin ana kısmı” denir ve Katnut olarak ayırt edilir. Bu idrak kalıcı olmalıdır ve Gadlut sadece bir ilavedir. Ayrıca, kişi eklemeler için değil, ana kısım için özlem duymalıdır.