e-posta ile Paylaş

GÖNDER

Kabala İlmi, dünyadaki tüm ilimleri kapsar.
Baal HaSulam “Özgürlük”
“Bu ilim, gizliliğin sonunda çocuklara bile ifşa olacaktır.”
Baal HaSulam “Kabala Öğretisi ve Özü”
Son neslin günleri yaklaştığında, çocuklar bile, kurtuluşu ve sonu bilip, bu ilmin sırlarını bulacaklardır.
Sulam’ın Önsözü ile Zohar Kitabı
“Ben’i arayanlar, Ben’i bulacaklar” ve yazdığı gibi , “Aradım ve bulamadım, buna inanmayın.”
Baal HaSulam “On Sefirot Çalışmasına Giriş”
MENÜ

KABALA KÜTÜPHANESİ

Bir Bütün Olarak İnsan

Bir bütün olarak insan iki idrakten oluşur: 1) kendi varlığı, 2) realitenin varlığı.

Realitenin varlığı üç anlayışa ayrılır:

1) Gereklilik, bu olmadan realite varlığını sürdüremez. Bunun için günde küçük bir dilim kuru ekmek yemek ve bir bardak soğuk su içmek, birkaç saat elbiseleri üzerindeyken uyumak ve hatta bir evde bile değil, bir bankta, yağmurlar altında ıslanmamak için bir tarlada ya da bir mağarada uyumak yeterlidir. Bu kişinin giysileri de yama üstüne yamadan başka bir şey olmayabilir.

2) Sıradan bir orta sınıf gibi davranmak, ama çok sayıda odası, şık mobilyaları, güzel eşyaları ve güzel giysileri olan zenginlere benzemeyi istememek ve her şeyi zenginlerin yiyip içmeye alıştığı şekilde yiyip içmeyi istememek.

3) Bedeninde zenginlere benzeme arzusu ve talebi vardır. İstediği şeyi elde edemese de, gözleri ve kalbi ona adanmıştır ve bunu -zenginler sınıfına kabul edilmeyi- elde etmek için bekler ve çalışır.

4) Bu kişi, önceki üç anlayışın tümünde mevcuttur: Bugün için yeterince kazanmışsa, yarın için endişelenmez. Aksine, her gün onun tüm yaşam süresi olarak kabul edilir.

Genellikle insanlar sadece yetmiş yıl boyunca ihtiyaçlarını karşılamakla ilgilenirler. Ancak yüz yirmi yılı geçtikten sonra, bir insan rızkıyla ilgilenmez. Ayrıca, bazen kişi, her günün kendi gözünde yeni bir gün, yani yeni bir yaratılış olması gerektiğini düşünür.

Bu reenkarnasyon gibidir -dünün insanı bugünün insanına enkarne olmuştur ve bir gün önce yaptığı her şeyi hem iyi borçlarda hem de erdemlerde yani Mitzvot [iyi işler] yerine getirip getirmediği ya da günah işleyip işlemediği konusunda ıslah etmelidir.

Örneğin, kişi dostundan bir şey almışsa, onu geri vermelidir. Ve eğer dostuna bir şey ödünç verdiyse, borcunu ondan almalıdır, çünkü bir borcu tahsil etmek bir Mitzva’dır [Mitzvot’un tekili], bu yüzden dostundan tahsil etmelidir.

Ve şimdi de Yaradan sevgisinden bahsedeceğiz. İlk olarak, kişi, sevginin eylemlerle satın alındığını bilmelidir. Dostlarına hediyeler vermekle, dostuna verdiği her hediye, dostunun kalbinde bir delik açan bir ok ve bir mermi gibidir. Dostunun kalbi bir taş gibi olsa da, yine de her kurşun bir delik açar. Ve birçok delikten bir oyuk oluşur ve hediye verenin sevgisi buraya girer.

Sevginin sıcaklığı, dostunun sevgi kıvılcımlarını kendisine çeker ve sonra iki sevgi, her ikisini de kapsayan bir sevgi giysisine dönüşür. Bu, tek bir sevginin onları kuşattığı ve sardığı anlamına gelir ve sonra ikisi tek bir kişi olurlar çünkü onları örten giysi tek bir giysidir. Dolayısıyla her ikisi de iptal olur.

Yeni olan her şeyin heyecan verici ve eğlendirici olması bir kuraldır. Dolayısıyla, biri diğerinden sevgi giysisini aldıktan sonra, yalnızca başkasına duyduğu sevginin tadını çıkarır ve kendini sevmeyi unutur. O zaman, her biri yalnızca dostuyla ilgilenmekten zevk almaya başlar ve kendisi için endişelenemez çünkü kişi yalnızca zevk alabileceği yerde çalışabilir.

Kişi, başkalarına duyduğu sevginin tadını çıkardığı ve özellikle bundan zevk aldığı için, kendisiyle ilgilenmekten zevk almayacaktır. Zevk yoksa, endişe de yoktur ve emek için de yer yoktur.

Bu nedenle doğada bazen başkalarına duyulan sevgi son derece güçlü olduğunda, kişinin intihar edebileceğini görürsünüz. Ayrıca, Yaradan’a duyulan sevgiyle, bazen kişi Yaradan’ın sevgisi için yukarıda bahsedilen üçüncü anlayıştan vazgeçmeye isteklidir. Daha sonra, ikinci anlayışı ve ardından birinci anlayışı, yani realitenin varoluşundaki üç anlayışı da feda etmeye isteklidir.

Fakat nasıl olur da kişi, kendi varlığını iptal edebilir? Soru şudur: “Eğer varlığı iptal edilirse, sevgiyi kim alacak?” Ancak Yaradan, kişiyi doğru yoldan saptırma gücüyle sevgiyi bahşeder. Başka bir deyişle, kişi rasyonel olmayı bırakır ve sevginin gücüyle realiteden iptal edilmek ister ve rasyonel aklının onu alıkoyacak gücü yoktur.

Dolayısıyla, “Kişi böyle bir duruma nasıl gelebilir?” diye soracak olursak, bunun tek bir cevabı vardır: “Tadın ve görün ki Efendi iyidir.” İşte bu yüzden, kişi aklen anlamasa da, doğa iptal olmayı gerektirir.

Şimdi ayeti anlayabiliriz: “Ve seveceksiniz… tüm kalbinizle, tüm ruhunuzla ve tüm gücünüzle. ‘Gücünüzle’ realitenin varlığı anlamına gelir, ‘Ruhunuzla’ kişinin kendi varlığı anlamına gelir ve ‘Kalbinizle ” zaten yüksek bir derecedir, bu da her iki eğilimimizle -iyi eğiliminizle olduğu gibi kötü eğilimimizle de- anlamına gelir.

Telif Hakkı © 1996 - 2015 Bnei Baruh. Tüm hakları saklıdır.
Bu sitede sunulan tüm materyal, Bnei Baruh Kabala Eğitim ve Araştırma Enstitüsü tarafından dünyanın ıslahı ve hayatın iyileştirilmesi amacı ile sunulmaktadır.
Bu nedenle, içeriği değiştirilmediği ve kaynağına gönderme yapıldığı takdirde, tüm materyalin kullanımına ve dağıtımına izin verilmiştir.
19 - 0,144