1) Baal HaSulam, Panim Meirot Umasbirot Kitabına Giriş, Madde 22
Kişi kendisi için değil, tüm zincir için yaşar. Böylece zincirin her bir parçası yaşam ışığını kendi içine almaz, ama sadece hayatın ışığını tüm zincire dağıtır.
2) Kosov’lu Rav Menahem Mendel, Barış Sevgisi
”Dostu için dua eden kişi ilk olarak karşılığını alır” Bu, dostu için dua eden kişinin, dostuna ihsan etmek için bir ihsan etme hattı haline geldiği anlamına gelir. Ve bolluk onun içerisinden aktığı için, o ilk olarak karşılığını alır. Bundan ”Kutsayan kişi kutsanır” ayetini anlayabiliriz, nitekim ”kutsayan” ihsan ederek geçiş hattı haline gelir ve dolayısıyla kutsanır.
3) Kosov’lu Rav Menahem Mendel, Barış Sevgisi
Braha [kutsama], Breha [havuz] kelimesinden gelir, yani iyi ihsan etmenin bir boru hattıdır. Bu, özellikle kutsayan ve kutsanan birbirini seviyorsa ve gerçek birliğe sahipse ve bütünlük içindeyse böyledir. O zaman, yol olan erdemliler aracılığıyla aktarabilecek üst boru hattını uyandırırlar.
4) Maor Eynaim, Yitro
Tüm dünyanın tüm yaratılmış varlıklarının, canlılığını her zaman, Yaradan’dan almak zorunda olduğu bilinir. Bu nedenle, erdemli olan, Yaradan ile tüm dünya arasında bir geçiş ortamı olmalıdır, her şeyi O’na bağlamalı, bir yol yapmalı, bolluk ve canlılık için bir geçiş sağlamalıdır ve aşağıya doğru tüm yaratılanlara doğru akan bir geçiş hattı oluşturmalıdır. Semayı ve yeri birbirine bağlayan; tüm dünyayı Yaradan’a bağlayan kişi böylece O’ndan asla ayrılmayacaktır.
5) Rabaş Not 561, “İsrail’in Ruhu”
“Dünya bir erdemlinin üzerinde duruyor”, yani onun uzattığı ışık, “Bir için bir mum, yüz için bir mum”daki gibidir. Demek ki, kusur tarafına hüküm vermekle ruhunu kaybeden, bütün dünyayı kaybeder, yani bütün dünyaya yeterli olan ışığın ifşasını inkâr etmiş olur. “Dünya benim için yaratıldı demeli” sözünün anlamı budur.
6) Noam Elimeleh, Likutey Şoşana
Kişi kendisi için pek bir şey yapamayacağı için her zaman dostu için dua etmelidir, çünkü “Kişi kendini esaretten kurtarmaz”. Fakat dostu için talep ettiğinde bu yardım çabucak gelir. Bu nedenle, her biri dostu için dua etmeli ve böylece hepsi cevaplanıncaya kadar her biri diğerinin arzusu üzerinde çalışmalıdır. İşte bu yüzden şöyle denilmiştir, ”İsrail birbiri için Arevim’dir (sorumludur)”. Arevim’’in, tatlılık anlamına geldiği yerde her biri diğeri için ettiği dualar sayesinde birbirlerini tatlandırırlar ve bu nedenle onlara yardım edilmiş olur.
7) Baal HaSulam, Talmut Eser Sefirot (On Sefirot’un Çalışılması) Bölüm İki, Kısım Bir, 1
“Ratzon’u [arzu] ters çevirin, Tzinor’u [boru hattını] bulacaksınız.” […] Boru hattı bir perde olduğunda, kontrollü bir kısıtlama olduğunda, yani dördüncü aşamada onu kontrol eden üstteki gücün gücüyle alma arzusunu alıkoyduğunda, bu, kabın kendi maddesinin, yani alma arzusunun tam tersidir. Bu nedenle arzusunu kullanmaktan kendini alıkoyar.
Bu nedenle, “Ratzon’u [arzuyu] ters çevirin ve Tzinor’u [boru hattını] bulacaksınız” diye ima ettiler. Bu, boru hattının arzunun tersi olduğu anlamına gelir, onun arzusunu zorlar ve istediğinin tersini yapar.
8) Likutey Halahot, Hoşen Mişpat, Hilhot Arev
Sevginin ve birliğin özü arzudadır, herkes arkadaşını memnun ettiğinde, aralarında hiçbir arzu farklılığı yoktur ve hepsi tek bir arzuda birleşir ve bu arzuyla üst arzuda birleşirler ki bu arzunun amacı birliktir.
9) Rabaş, 24. Mektup
Alevler kendi kendine yükselene kadar dostların kalplerini uyandırmalısınız, atalarımızın bununla ilgili şöyle söylediği gibi, “Mumları yaktığın zaman.” Bununla Yaradan’ın sevgisinin farkındalığı ile ödüllendirilmiş olursunuz.
10) Maor VaŞemeş, Ki Tetze
Dost sevgisine sımsıkı sarılmak ve onları Yaradan’ın yoluna daha da yakınlaştırmak uygun ve doğrudur, çünkü bu kişi, onları Yaradan’ın çalışmasına yaklaştırarak aydınlanmayı günlerce uzatabilir.