Kasım 1982
“İşte, yeryüzüne bir merdiven koyuldu.” Merdiven nedir? Diğer tüm derecelerin bağlı olduğu bir derecedir yani derecelerin geri kalanı olan Nukva [dişi] (Zohar, s. 29 ve Sulam‘da [Zohar’ın Merdiven yorumu]).
“Ve işte, Tanrı’nın melekleri onun üzerinde inip çıkarlar.” Bunlar, bu merdivende yükselen ve alçalan bütün milletlerin atanmışlarıdır. İsrail günah işlediğinde merdiven aşağı iner ve atanmış yükselir. İsrail hal ve durumunu iyileştirdiğinde, merdiven yükselir ve tüm atanmışlar aşağı iner (Sulam’ın 53. Maddesi).
Bütün bunları anlamalıyız ve insanların söyledikleri şeyi yani eğri bir merdivenden daha düz birşey olmadığını ve merdiven düz olduğunda bundan daha eğri bir şey olmadığını anlamamız gerekir. Malhut, “İsrail topluluğu” olarak adlandırılır ve tüm ruhları içerir. Bu nedenle, aşağıdakilerin uygulamalarına göre, onlara yukarıdan ihsan etme görünür.
Bu nedenle, İsrail ihsan etme eylemleriyle meşgul olduğunda, kökü yalnızca kendileri için haz almak olan dünya uluslarında bir gerileme olur. Ama İsrail alma ile meşgul olduğunda, alma gücünü kontrol etmesi için dünya uluslarına güç verirler. Alma gücü egemen olduğunda, Tzimtzum‘un [kısıtlama] gücü yönetir ve bolluk yukarıdan çekilemez.
Bu nedenle, Malhut olan merdiven, dünya ulusları yükseldiğinde iner yani alttakilere ihsanda bulunamaz ve o zaman dünyada gizlilik vardır.
Ancak İsrail, ihsan etme eylemleri yoluyla çalışmalarını geliştirdiğinde ve almak için alma gücü azaldığında, Malhut olan merdivenin önemi artar yani o aşağı doğru üst bolluğu verir.
İnsanların söylediği “Merdiven düz olduğunda, daha fazla eğri vardır” sözünün anlamı budur. Maneviyatta “doğruluk”, Malhut’un aşağıda ve Keter’in yukarıda olduğu, yukarısı ve aşağısı olan bir “çizgi” olarak adlandırılır.
Buna şöyle denir, “Başlangıçta, O dünyayı yargı niteliğinde yarattı. Dünyanın var olamayacağını gördü ve onu çaprazı olan merhamet niteliği ile birleştirdi. Malhut, merhamet niteliği ile ilişkilendirildiğinde, buna “merdiven” denir ve “eğri”, çapraz olarak durduğu anlamına gelir. Ama o, ne zaman ki yargının niteliği ile doğru olduğunda, dünya var olamaz.
“O sizi her yönden koruması için, meleklerine sizin üzerinize emredecek,” ayeti hakkında “O’nun melekleri” iyi eğilim ve kötü eğilim olarak yazılmıştır. Orada, Madde 2’de, “Rabbi Yitzhak başladı, ‘Rab’bin meleği, O’ndan korkanların etrafında kamp kurar ve onları kurtarır’ diye yazılmıştır. Ancak başka bir yerde, ‘Meleklerine sizin üzerinize emredecek’, olarak yazılmıştır yani birçok melek anlamına gelir. ‘Meleklerine sizin üzerinize emredecek’ sözleri her zamanki gibi meleklerdir. Ve ‘Rab’bin bir meleği’ sözleri Şehina [İlahilik] anlamına gelir.””
Neden bir keresinde “iki melek” dediğini ve başka bir zamanda Şehina‘ya atıfta bulunarak “bir melek” dediğini anlamalıyız. Yani ne zaman iki meleği ve ne zaman bir meleği vardır?
Bunu, “bütün kalbinle” ayeti için atalarımızın dediği gibi yorumlayabiliriz; yani her iki eğiliminle hem iyi eğilim, hem de kötü eğiliminle.
Buna göre “melekler”, her zamanki gibi her kişinin iki meleği olduğu, iki kalp olan iyi eğilim ve kötü eğilim anlamına gelir. Ancak kişi Yaradan korkusuyla ödüllendirildikten sonra Yaradan’dan korkanların arasında olur. O zaman, her iki eğilimi tek hale geldiğinde, bir melekle ödüllendirilir ve bununla Yaradan’ı her iki eğilimiyle sevmeye başlar çünkü ikisi de onun içinde birleşmiştir. Bu, ona Şehina‘nın aşılanması ile ödüllendirilmesi diye kabul edilir.