e-posta ile Paylaş

GÖNDER

Kabala İlmi, dünyadaki tüm ilimleri kapsar.
Baal HaSulam “Özgürlük”
“Bu ilim, gizliliğin sonunda çocuklara bile ifşa olacaktır.”
Baal HaSulam “Kabala Öğretisi ve Özü”
Son neslin günleri yaklaştığında, çocuklar bile, kurtuluşu ve sonu bilip, bu ilmin sırlarını bulacaklardır.
Sulam’ın Önsözü ile Zohar Kitabı
“Ben’i arayanlar, Ben’i bulacaklar” ve yazdığı gibi , “Aradım ve bulamadım, buna inanmayın.”
Baal HaSulam “On Sefirot Çalışmasına Giriş”
MENÜ

KABALA KÜTÜPHANESİ

36- İnsandaki Üç Beden

İnsan üç bedenden yaratılmıştır; a) İç vücut, burada ruh vardır b) Noga Kabuğu c) Yılanın derisi. Kişiyi diğer iki vücuttan kurtarabilmek için insan sadece iç vücudu olan ruhu ile ilgilenmelidir, böylelikle diğer iki vücudu kutsal olan ile çatışmaz ve kişi sadece ruhunu kullanmayı öğrenir. Bu şu demektir; İnsan düşüncelerinde sadece tek bir otoriteyle meşgul olmalı; “O’ndan Başkası yok”. Her şey yaratılana O’ndan gelir ve hiçbir varlık O’nun kutsallığından kendisini ayıramaz. İnsan bu iki dış vücudu düşünmekten kendisini alıkoyarsa bu vücutlar ölür ve yok olur, zira beslenecek ve hayatlarını devam ettirecek besinleri yoktur, çünkü besinleri düşüncelerimizdir. Ve atalarımız şöyle der “Ve ekmeğini alnından akan terle yiyeceksin” Çünkü İnsan günah işlemeden önce yaşaması için ekmek yemek zorunda değildi. Bu şu demektir, insan geçimi için ışığı çekmek zorunda değildi. Ancak insan günah işledikten sonra yılanın bedenini aldı ve bu noktadan itibaren hayatı ekmek ve besine dayalı oldu. Her defasında ışıklar yeniden çekilmelidir, bu olmazsa iki beden besinsiz kalır ve ölür. Bu aslında yüce bir ıslahtır ve insanı diğer iki vücuttan kurtarır.

Dolayısıyla insan tüm gücüyle bu iki vücudu düşünmemeye çalışmalı (Belki de hocalarımız bu yüzden bir günahı düşünmeyi, işlemekten daha kötü olduğunu söylerler). Düşünce onların besinidir. İnsan onları düşündükçe onlara hayat verir. Dolayısıyla insan sadece iç bedenini düşünmeli, çünkü bu kutsal ruhu saran şaldır. Bu şu demektir insan her zaman bedeninin ötesini düşünmelidir, demektir ki kendisi için değil ama başkasının iyiliği için yani kendi derisinin dışında olan kişi için. İnsanın derisinin dışında tutunabileceği bir kabuk yoktur, zira onlar sadece vücudun içindekilere tutunabilir ve bunlar vücuda aittir. Bu demektir ki vücudun kılıfından gelen her şeye hükmederler. O’nun sahibidir ve vücudunun kılıfında olmayan hiç bir şeye ise hâkimiyeti yoktur.

İnsan vücudunun ötesinde düşünmeye kendisini zorlarsa kişi“…ve derim vücudumdan sıyrılırsa, Yaratan’ı görürüm” haline erişir. Demektir ki, vücudun dışında çalışması öngörülerek kutsallık vücuduna yerleştirilmiştir. Kötü olanlar ise, vücudunu ışığın şalıyla kaplamak istemeyenler ve derininin içinde yaşayanlardır, bu kişiler erdemsizce ölürler. Çünkü ışığın sarmadığı yerde hiç bir şey edinilmez. Sadece bedenlerinin içinde ışığa sarılı olanlar erdemli olanlardır.

Bu durumda, “beden” = “arzular”

Genel anlamda 3 beden aşağıdaki gibi açıklanabilir:

1.İç Kısım: Kalpteki nokta/kıvılcım – özgecillik arzusu (bina)

2.Orta Kısım: Noga kabuğu, tarafsız/nötr arzu, bu hem iyi hem kötü tarafa doğru gidebilir, Tifferet’e neyin bağlantısı olduğuna bağlı.

3.Dış Kısım: Yılan derisi, egoist arzular, mutlak almak (Malhut).

Telif Hakkı © 1996 - 2015 Bnei Baruh. Tüm hakları saklıdır.
Bu sitede sunulan tüm materyal, Bnei Baruh Kabala Eğitim ve Araştırma Enstitüsü tarafından dünyanın ıslahı ve hayatın iyileştirilmesi amacı ile sunulmaktadır.
Bu nedenle, içeriği değiştirilmediği ve kaynağına gönderme yapıldığı takdirde, tüm materyalin kullanımına ve dağıtımına izin verilmiştir.
19 - 0,079