e-posta ile Paylaş

GÖNDER

Kabala İlmi, dünyadaki tüm ilimleri kapsar.
Baal HaSulam “Özgürlük”
“Bu ilim, gizliliğin sonunda çocuklara bile ifşa olacaktır.”
Baal HaSulam “Kabala Öğretisi ve Özü”
Son neslin günleri yaklaştığında, çocuklar bile, kurtuluşu ve sonu bilip, bu ilmin sırlarını bulacaklardır.
Sulam’ın Önsözü ile Zohar Kitabı
“Ben’i arayanlar, Ben’i bulacaklar” ve yazdığı gibi , “Aradım ve bulamadım, buna inanmayın.”
Baal HaSulam “On Sefirot Çalışmasına Giriş”
MENÜ

KABALA KÜTÜPHANESİ

Ana Sayfa > Michael Laitman > Kabala Kütüphanesi > Yeni Hayat > Yeni Hayat 1155 – Sağlıklı Yaşam Biçimi

Yeni Hayat 1155 – Sağlıklı Yaşam Biçimi

Oren Levi: Merhaba. Dr. Michael Laitman ile Yeni Hayat söyleşi serisinde bizimle olduğunuz için teşekkür ederiz. Merhaba Dr. Laitman.

Dr. Laitman: Herkese merhaba.

Oren Levi: Dr. Laitman ile bugünkü söyleşimizde sağlıklı bir yaşam biçimi benimsemenin ne anlama geldiği hakkında konuşmak istiyoruz. Konuyu biraz derinleştirmek istiyoruz. Daha iyi, daha mutlu ve daha uzun bir yaşam sürmek için yapılması gereken nedir? Lütfen bizimle olun.

Konuk: Evet, sağlıklı bir yaşam biçimi benimseyebilmek, son yıllarda gerçek anlamda gelişen bir alan. Herkes daha sağlıklı olmak, daha iyi ve daha uzun bir hayat yaşamak ister. Sağlık bakanlığı tarafından yayınlanan araştırmalardan öğrendiğimize göre, daha sağlıklı bir yaşam biçimi benimsememize yardımcı olabilecek üç ana faktör var. Birincisi daha sağlıklı beslenme. Bir kişi yiyeceklerin kalitesini, vücuduna aldıklarının niteliğini incelemelidir. Diğer bir faktör fiziksel aktivitedir. Bir sporla ilgilenmek, hangisinin olduğu önemli değil, önemli olan vücudu hareket ettirmektir. Üçüncü faktör ise stresi azaltmaktır. Herkes bilir ki stres, baskı ve gerginliğin kimseye bir faydası olmaz. Amaç, kişinin sakinleşmesine yardımcı olmak için çeşitli şeyler yapmaktır. Doğaya çıkın, nefes alın, çeşitli egzersizler yapın. Bu üç bileşeni gerçekleştirirsek, muhtemelen daha iyi, daha uzun, daha sağlıklı bir yaşam süreriz. Sorum şu: Sağlıklı bir yaşam biçimi içerisinde yaşamamıza yardımcı olabilecek ek bileşenler var mı? Bir kişinin sağlığına katkıda bulunabilecek, bu üç faktörün ötesinde başka şeyler var mı?

Dr. Laitman: Beslenme, spor, boş zamanla, kişinin kendine bir miktar zaman harcadığı işi ile ilgili olan stresle alakalı olarak söylediklerinizin hepsi iyi ve doğrudur. Ve elbette, Kabala İlmi’nin söylediklerine göre, bu bağlamda orta çizgide olmalıyız. Yani herhangi bir tarafı abartmamak gerekir. Çünkü sporcuların çok uzun yaşamadıklarını biliyoruz. Aynı zamanda tembel olmamak da gerekir. Bu nedenle işleri orta çizgide, doğru bir şekilde ayarlamalıyız. Bunu her şeyi dengelemek, dengeli beslenmek, mesleğimizde her ne yapıyorsak onunla dengede olmak ve her şeyi doğru yönde düzenlemek için yapmalıyız. Boş zamanlarımızda her defasında koşmak zorunda değiliz, örneğin müzik de dinleyebiliriz, çocuklarla oyun oynayabiliriz, futbol maçı yapabiliriz. Yani çeşitlilik, doğru çeşitlilik olmalı. Bence sağlıklı yaşamın sırrı budur.

Konuk: İyi bir yaşamın sırrı olan bu çeşitlilikle ilgili olan nedir?

Dr. Laitman: Çünkü içinde onu yöneten çok fazla kuvvet bulunduran, çok karmaşık bir dünyada yaşıyoruz. Hiçbir kuvvetin üzerinde iyi ya da kötü olduğunu gösteren bir etiket yoktur. Hiçbirinde. Bu kuvvetler arasındaki bağlantı, yalnızca bir sonuç olarak ulaştıkları denge iyi ya da kötü olabilir. Bu yüzden işinizde, zorunluluklarınızda ve yükümlülüklerinizde, hobilerinizde, vb. her şeyde dengeyi yakalamalısınız. Hepsi dengede olmalı ve burada bir kimse için iyi bir şey vardır. Çünkü doğa sağlıklı yaşamın tüm kuvvetlerin, eylemlerin, eğilimlerin tamamının dengesinin merkezinde yer aldığı şekilde düzenlenmiştir. Ayrıca Tora’da şöyle yazar: “bazı kötü yiyecekler vardır ki size birçok iyi yiyeceğin verdiğinden daha az zarar verir”.

Konuk: Bu ilginç.

Dr. Laitman: Vesaire, vesaire.

Konuk: Konumuzun arkasındaki mesele, her şeyin dengede olması gerekliliği. Kuvvetler arasında bir çeşit mutlu-orta bulmak için.

Dr. Laitman: Eğer Kabala İlmi hakkında, onun bununla nasıl bir ilgisi olduğu hakkında konuşuyorsak, o zaman özellikle hayatımızın hepimizde olan sinir sisteminin dengesine bağlı olduğunu söylediğini ifade etmek gerekir. Ama sinir sisteminin ötesinde, şöyle söylendiği gibi: hepsi düşüncede açıklığa kavuşturulacak ve incelenecektir. Düşüncelerimizi, arzularımızı, niyetlerimizi doğru bir şekilde incelersek, o kişinin içsel çalışmasında meydana gelir. Onu doğru bir şekilde incelersek ve kendimizi bu şekilde orta çizgiye getirirsek- orta çizgi hepsi ile ruhsal ve maddesel hayatın arasındaki dengedir. Sonra elbette ki doğanın kuvvetlerini kullanabiliriz. Bize doğuştan, önceki nesillerin gelişimi yoluyla verilen kuvvetler, vb.

Konuk: Sinir sisteminin bile ötesinde olan doğru içsel çalışmadaki düşünceler ve niyetler meselesinin ötesinde, onu nasıl dengeleyebileceğimizi bilmemiz asıl sırdır diyerek bir bileşen eklediniz. Bu sırrı çözdüğümüzde o, sağlıklı yaşam için ek bir bileşen olacak.

Dr. Laitman: Evet.

Konuk: Tamam, bu çok geniş bir konu. Doğru düşünce ve niyet ne anlama geliyor?

Dr. Laitman: Tüm sistemlerimizi en yüksek, en gizli kuvvetler olarak kontrol etmeleri. Onları nasıl dengeleyeceğimizi bilirsek, muhtemelen altındaki tüm sistemleri etkiler ve o zaman gerçek bir denge hâlinde oluruz. Her ne kadar meseleyi gerçekten anlamamış olsak da, düşüncelerle, kötüleştirme ile nasıl yapacağımızı anlamamış olsak da… Çünkü tüm beden yanlış çalışıyor.

Oren Levi: Düşüncelerimizi, arzularımızı, niyetlerimizi dengelemeyi düşündüğümüzde, o noktada bile bir kişinin denge durumunun orta çizgisine ulaşması gerektiğini söylediniz. Bu ne anlama geliyor? Düşüncelerimizi dengelemek ne anlama geliyor?

Dr. Laitman: Buna diğer taraftan yaklaşalım. Diyelim ki sınırsız bir süre yaşamak istiyorum, sonsuz bir hayat. Öyle bir hayat ki sonsuz olduğundan neyin iyi olduğunu bilmiyorum. Çünkü her zaman gülemezsiniz ve oyun oynayamazsınız. Her şeyden önce zaman ve sağlığın sınırlamadığı, sonsuz bir hayat yaşadığım bir koşula erişmek istiyorum. Ama hiçbir şeyin eksikliğini hissetmediğim bir hayat koşulu. Hayatta bir an istediğim her şeye sahip olduğumu hissediyorum. Hayatım çözümün kim olduğu, nerede olduğu ile alakalı değil. Çünkü hayatı bu şekilde içiyorum, beni tatmin ettiği ve onun tadını çıkardığım şekilde yaşıyorum. Başkalarını memnun edeceğim, kendimi hayatta doğru bir şekilde kullandığımı hissediyorum. Kendimi bir şey için kısıtladığım şekilde değil, açık ve sakin bir hayat yaşadığımı hissettiğim şekilde. Öncelikle istediğim bu. Diyelim ki en iyisini yapacağız. Bunun için neye ihtiyacım var? Doğa sisteminin beni nasıl etkilediğini bilmek zorundayım; ben onu nasıl etkilerim. Belki de doğduğum parametreleri iyi bir şekilde geliştirebileceğim tüm yeteneklerimle iyi, güzel bir hayata nasıl erişebileceğimi bilmeliyim. Gerçekten herhangi bir sınırlama olmaksızın. Kısacası, dengeli bir şekilde. Kabala İlmi, bize bunu nasıl getireceğimizi açıklıyor. Bu nedenle burada her şeyden önce hayatın, düşüncelerimizin, arzularımızın, niyetlerimizin ne olduğu, bir insanın ne için, neden yaşadığı konularında bir incelemeye gelmemizdir. Çünkü eğer bir kişi doğru yöne doğru yöneldiğini hissederse, tüm hayatı farklı bir renk alır. Sonra tabii ki hiçbir sorunum olmaz. Tatmin olduğumu, diğerlerini de tatmin ettiğimi, diğerleri ile bir uyum içerisinde olduğumu hissederim. Bu ideal bir senaryodur. Onu dünyamızda kolayca gerçekleştiremezsiniz çünkü bunun için dünyanın da beni, benim katılımımı, memnuniyetimi anlaması gerekir. Ama yine de bir şekilde ona yaklaşmak mümkündür. Kabala İlmi bunun nasıl yapıldığını öğretir. Sağlıklı bir yaşam biçimi bana göre her şeyden önce bir kişinin sağlığımla ilgileneceğim, bu en temel şeydir ve kariyerimle meşgul olacağım, beni bolluğa götüren her ne ise onu yapacağım, diğer her şeye gözlerimi kapatacağım diyerek kendini belli taraflara karşı kapatması değildir. Daha fazla baskı için ek sorunlara ihtiyacım var mı? Bu kadarı yeter. Veya ailem, bu noktadan sonra benim için önemli olan sadece ailemdir, geri kalanı hakkında hiçbir şey duymak istemiyorum. Bu iyi değildir. Dengeden bahsediyorsak, bir kişinin dünyada yapılabilecek her şeyi kullandığı, dünyaya verebileceği her şeyi vererek katkıda bulunduğu bir davranıştan bahsediyoruzdur. Dünyaya bu şekilde etki etmek, ona ihsan etmek ve onun da bana ihsan etmesi karşılıklı bir şeydir. Bunu sağlıklı bir yaşam olarak nitelendirebiliriz ama bu şekilde yeterince dinlenemediğinizi ve çok fazla endişe ettiğinizi söyleyebilirsiniz. Çünkü tüm dünyaya dahil olmuşsunuzdur. Veya bunları aileniz için bile söyleyebilirsiniz. Her zaman ailenizle ilgili endişe duyarsınız, hem de çok fazla. Onlar ise bunu yapmazlar, o hâlde siz nasıl sürekli olarak bunu yapabiliyorsunuz? Bu nedenle Kabala İlmi’nin kendimizi orta çizgiye göre nasıl ayarlamamız gerektiğini açıkladığı mesele var. Topluma kendini dahil eden ve toplumu herkesin tek bir denge içerisinde var olmasını isteyerek doğanın üst kuvvetine doğru getiren bir kişi vasıtasıyla. Bu dengede o, doğa sistemini verebileceği maksimum faydayı elde eder. Mesele basittir. Genel, kapalı bir sistem içerisindeyiz. O integraldir ve biz onun içindeyiz. Bu sistem bize maksimum gücü, düşünceleri, arzuları, tüm araçları doğru bir şekilde kullanmamız için bize versin diye sistemi nasıl kullanabiliriz? Öyle ki ben, hayatım ve içinde olduğum bu dünya ile, Yaradan veya doğa da diyebileceğiniz genel kuvvetin olduğu manevi dünya koşuluna erişelim. Tüm bunların sistemim içinde dengede olması için. Sonra bu sistemden, hayatımı ve her şeyi kapsayan doğanın sisteminden alacağım. Ondan kendime dair gerçek idraki, tam ve doğru idraki edineceğim. Böylece hayatım boyunca kendimi doğru bir şekilde kullanacağım. Ne kadar uzun olursa olsun, onu sonuna kadar kullanacağım. Aslında bu, daha sağlıklı bir yaşam biçimine yaklaşmaya çalışmaya dair gördüğüm tek seçenek.

Konuk: Peki, anladığım kadarıyla özetlemeye çalışacağım. Söyleşinin başında sağlıklı bir yaşam için gerekli olanı aşina olduğumuz ana faktörlerin bir insan olarak içsel sistemimle ilgili az çok farkında olduğum beslenme, spor, stres gibi şeyler olduğunu söyledim. Siz ise diyorsunuz ki: “tamam, bunların önemli olduğuna katılıyorum ama her şey bunlardan ibaret değil. Bunların ötesinde doğanın sistemi dediğimiz daha üst bir sistem var. Onun üzerinde çalışırsanız ve işleyişini öğrenirseniz, optimum yaşam biçimini ondan türetebilirsiniz”. Mükemmel. Geriye kalan tek şey bu sistemin nasıl çalıştığını, doğanın üst sisteminin nasıl çalıştığını, beni nasıl etkilediğini anlamaktır, böylece bundan en iyi şekilde yararlanmak mümkün olacaktır. Bunu büyük bir şey olarak anlıyorum. Duyunca ilginç gelen diğer bir şey ise hayatımızın endişeler ve çözümlerle ilgili olmamasıdır. Önemli olan endişe ve çözümlerin üzerine çıkmamızdır, elbette geçici çözüm ve endişelerin. Tam olarak anlamadığım şey, bir şey konusunda endişelenme ve onun için çözüm bulma koşulundan ayrıldığım zaman, örneğin çoğu zaman haberleri dinlediğimizde bizi strese sokacağının farkındayız, bu yüzden dinlememeyi tercih ederiz. Veya benim için iyi olmayan bir şey duyarsam, kötü hissederim. Bu nedenle öyle bir şey duymak istemem. Bu endişeleri etkisiz kılmaya çalıştım, böylece sistemime nüfuz edemeyecek ve onu etkilemeyecekler. Ama siz topluma özen gösterip göstermemekle ilgili başka bir şey söylediniz. Öyleyse, kendimi görünüşte pek çok endişeye maruz bırakırsam, o beni etkilemez mi?

Dr. Laitman: Bu toplumun sorunları ve endişelerini dinlemekle ilgili bir sorudur. Bu şekilde aslında bir çeşit çare alıyorum, böyle ifade edeyim. Bu sorunların içine kendim girmemek için.

Konuk: Bu ilginç bir yaklaşım.

Dr. Laitman: Bu hasta olmamak için aşı olmak gibi bir yaklaşım. Bu nedenle birbirimize entegre, dahil olmalıyız çünkü o olmaksızın çok fazla stres ve hastalık geçirmem gerekecek. Ama eğer topluma dahil olursam, topluma bir şeyler verirsem, toplumdan bir şeyler alırım- bu şekilde hepimiz bir şekilde karşılıklı, ortak bir sistemin içerisindeyiz.

Oren Levi: Bunun sadece benimle ve doğanın genel sistemiyle değil, aynı zamanda sizin de söylediğiniz gibi ben ve içinde yaşadığım toplumla da ilgili olduğunu anlıyorum. Genel olarak bir dengeye getirmemiz gereken üç faktörü duydum. Ben ve toplum var-içinde yaşadığım toplum- ve her ikimiz de bu geniş doğa sisteminde varız. Bu üçünü dengelemek ne anlama geliyor?

Dr. Laitman: Üçünü birbirine bağladığım denge çizgisi.

Oren Levi: Ne demek istiyorsunuz?

Dr. Laitman: Ben, toplum ve üçünü ayırt etmediğim, bir şekilde bağlantı içinde olduğumuz doğanın genel üst kuvveti.

Oren Levi: Ne demek istiyorsunuz?

Dr. Laitman: Bu ben, toplum ve doğanın nihayetinde aynı noktadan geldiği anlamına geliyor. Bu üçü ile eşit bir şekilde ilişki kurarsam, bu sayede var olan her şeyin, tüm evrenin dengesinin genel noktasını bulurum.

Oren Levi: Toplumla, kendimle ve doğayla eşit olarak ilişki kurmak ne anlama geliyor?

Dr. Laitman: Beğensem de beğenmesem de istesem de istemesem de çevreye, topluma, doğaya, olan her şeye bağlıyım. Beni etkileyen binlerce farklı şekilde. Bununla ilgili çok az şey biliyoruz. Genel olarak her şeye bakarsam, bu tüm kuvvetleri içinde barındıran integral bir sistemdir. Sorunu çok basit bir şekilde görmem gerekir. Bu sistemin merkezine ne kadar yakınsam, tüm bu kuvvetler dengelenir. Hepsi bir dengeye ulaşır. Orta çizgiye. Özellikle orada, merkezde ideal durumlarına ulaşırlar.

Oren Levi: Nedir bu durum, merkez? Onu nasıl bulurum?

Dr. Laitman: Tüm kuvvetlerin, pozitif ve negatif, tüm seviyelerde, fiziksel olanların veya düşüncelerin dengede olduğu yerdir. Dengenin merkezine, sağlığın merkezi denir.

Konuk: Yapabileceğim pratik alıştırmalar var mı?

Dr. Laitman: Pratik mi? Tam olarak bundan bahsediyorum.

Konuk: Örneğin, bize yarın sabah başlamak suretiyle, şimdiye kadar aşina olduklarıma ek olarak sağlıklı bir yaşam biçimi için uygulayabileceğim pratik bir egzersiz verebilir misiniz?

Dr. Laitman: Topluma, bir onluya girmek.

Konuk: Bir onlu derken kastettiğiniz nedir?

Dr. Laitman: Yani sizin koşulunuzda olan dokuz kişi ile. Aralarında herkesin herkese yardım ettiği özel bir bağlantı bulunan on kadının birlikteliği, bir kadın onlusudur. Bu oldukça basittir. Her biri diğerlerine denge merkezinde olmaları ve birlikte bağlantı kurmaları için yardımcı olduğu yer. Her birimizin diğer dokuz kişinin iyiliğini düşündüğü yerde nasıl bağ kurabileceğimizi düşünürüz.

Konuk: Dengeye gelmeleri için onlara nasıl yardımcı olabilirim? Kendimle değil de onlarla mı ilgilenirim?

Dr. Laitman: Evet. Eğer herkes herkesi önemserse, o zaman çemberin, sisteminizin merkezinde olduğunuzu hissetmeye başlarsınız. Bu sayede dengede olmanın ne anlama geldiğini de hissetmeye başlarsınız. Bu, kişiye denge hissi veren çok özel bir duygudur. Denge nedir? Bu denge kavramı, bir kişinin daha sonra her şeyde- sağlıkta, ailesinde ve her şeyde kullanabileceği bir şeydir.

Konuk: Burada gerçek dengeye ulaşma işini bir birey olarak başaramayacağım ilkesini açıklıyorsunuz. Ancak onların yardımıyla dengenin daha ileri bir seviyesine erişebileceğim on kişilik bir gruba mı ihtiyacım var?

Dr. Laitman: Evet.

Konuk: Bir birey olarak yapabileceğim en iyi şey belki de bir tür içsel dengeye sahip olmak ve bunun gerçek anlamda işe yaramadığını görmek. Daha gelişmiş bir denge seviyesine ulaşmak için, On kişiden oluşan bir gruba ihtiyacım var. Beni buna doğru yönlendirecek bir şeye ihtiyacım var ve bu gruptur. Bu grubun bir parçası olarak bunu yapabilirim. Onlar beni dengelemeye çalışıyorlar ve ben de onları dengelemeye çalışıyorum. Bu bizim dengeye ulaşmamıza yardımcı olan çalışmadır.

Dr. Laitman: Evet.

Oren Levi: Böyle bir gruptaki diğer herkesi nasıl dengeleyebileceğimi nasıl bilebilirim? Onları nasıl dengeye getiririm, onları ne şekilde dengeye getireceğimi nasıl bilebilirim?

Dr. Laitman: Kendinizi dengeye getirerek.

Oren Levi: Kendimi dengeye getirmem ne anlama geliyor?

Dr. Laitman: Bir dengeye, orta çizgiye ulaşmak için her daim onlarla bağ içinde olmayı, onları desteklemeyi istemek. Hepinizin dengede, bağ içinde olması için.

Oren Levi: Bu küçük grup içerisindeki dengemizle bunun nasıl bir ilgisi var? Daha önce tam bir denge hâlinde üç bileşen bulunduğundan bahsetmiştik. Ben varım, çevrem var ve geniş doğa sistemi var. Şimdi, birey ile onu çevreleyenler, yani geniş doğa sistemi arasındaki ilişkiden bahsettiniz.

Dr. Laitman: Tamamen onlunuz içinde iptal olmuş, ona entegre ve dahil olmuşsanız, bu durumda onlarla olan bağınızda bir his, doğanın genel sistemiyle bir bağ görürsünüz.

Oren Levi: Ne tür bir bağ?

Dr. Laitman: Entegre olduğunuz, bir parçası olduğunuzu hissettiğiniz bağ. Birey ve kolektifin eşit olduğu, özel ve genel olarak adlandırılan bir bağdır. Doğanın genel sistemini hissetmek için, bir onluda olmanız yeterlidir. Sadece bizim küçük dünyamızda değil, genel olarak her şeyde.

Oren Levi: Zamanımız dolmak üzere. Sağlıklı bir yaşam biçiminin nelerden meydana geldiğini özetleyebilir misiniz?

Dr. Laitman: Sağlıklı bir yaşam biçimi başlar ve biter; bir kişi genel doğa sisteminin merkezine ulaşır ve kendini nasıl orada tutacağını bilir.

Oren Levi: Dr. Laitman çok teşekkürler. Bizimle birlikte olduğunuz için teşekkür ederiz. Bir dahaki söyleşide görüşmek üzere, en iyi dileklerimle! 

Telif Hakkı © 1996 - 2015 Bnei Baruh. Tüm hakları saklıdır.
Bu sitede sunulan tüm materyal, Bnei Baruh Kabala Eğitim ve Araştırma Enstitüsü tarafından dünyanın ıslahı ve hayatın iyileştirilmesi amacı ile sunulmaktadır.
Bu nedenle, içeriği değiştirilmediği ve kaynağına gönderme yapıldığı takdirde, tüm materyalin kullanımına ve dağıtımına izin verilmiştir.
19 - 0,086