Tora ve Mitzvot’ta [emirlerde] bir Segula [güç/tedavi] vardır ki, kişi bu niyetle öğrenirse, kalbi buna karşı çıksa ve bu niyetle yaptığı her şey arzusuna ve kalbine aykırı olsa da yine de zorunlu çalışma yoluyla, arzusunu kendini sevmekten başkalarını sevmeye çevirmekle ödüllendirilir.
Yazılanları anlamalıyız, başkalarına ihsan etme kavramını edinmek daha zordur çünkü bu doğasına aykırıdır. Yine de Tora ve Mitzvot’un ihsan etme gücü sayesinde, doğamızı tersine çevirerek ihsan etmeyi amaçlamakla ödüllendirilebiliriz.
Bir soru var: Kişi kendini sevmenin doğasına dalmışken, kendi menfaati için olmadıkça hiçbir şey yapma arzusu veya yeteneği olmadığından, ihsan etmek için nasıl Tora ve Mitzvot ile meşgul olabilir? Dolayıısıyla, kişi ihsan etmek için Tora ve Mitzvot’la ilgilenmek üzere nasıl eğitilebilir?
Şunu söylemeliyiz ki, tüm organlarının ona karşı geldiği noktaya kadar, insanın doğası sadece kendini sevmek olsa ve buna karşı olan şeyleri yapmak onun için zor olsa da burada zorlama meselesi vardır, bu da kişi, Tora ve Mitzvot ile meşgul olduğunda, kendi arzusuna karşı öğrenir anlamına gelir, yani bunun sadece Yaradan’ın rızası için olmasını ister ve o zaman sadece ihsan etme meselesinden bahseden şeyleri öğrenir ve düşünür.
Ve beden aynı fikirde olmasa ve kalbinin arzusu da bu niyetle aynı fikirde olmasa da kendini sarf ettiği emekle, bedenini bu niyetle çalışmaya zorlar ve içindeki ışık kişiyi ıslah eder.