“Yedi gün boyunca Sukot’ta [kulübelerde] oturacaksınız; İsrail’deki her yurttaş, Sukot ’ta oturacak ki, nesilleriniz İsrailoğullarını, Mısır ülkesinden çıkardığımda onları Sukot’a yerleştirdiğimi bilsin; Ben Tanrınız Efendiniz” (Levililer 23:42-43). Rabbi Eliezer, “Gerçek Sukot” ve Rabbi Akiva, “Görkem bulutları” der.
Aralarında nasıl böyle bir uçurum olabilir? Biri maddesel Suka’yı [Sukot’un tekili] yorumlarken, diğeri manevi Suka’yı yorumlar ki bu da “görkem bulutları”dır. Ancak bunlar Panim [ön/yüz] ve Ahoraim’dir [arka/sırt]. Aşağıdan uyanış tarafında, Suka’nın yapımı, gerçek bir Suka’dır. Yukarıdan uyanış tarafında ise, “yedi görkem bulutu”dur.
“Oturmak”, ‘gizli şeyler Tanrımız Efendimiz’e aittir’ sözünde olduğu gibi, ‘ikâmet etmek’ anlamına gelir. Etik bilgeleri, “Daimi ikametgâhından çık ve geçici ikametgâhta otur” meselesini, bu dünyanın bir motel ve geçici bir konaklama yeri gibi olduğunu bilmeleri ve fark etmeleri için yorumlamaktadırlar.
Mezmurlar’da şöyle yazar: “Onları, insanların komplolarından, yüzün gizliliğinde saklarsın; Onları, dillerin çekişmesinden bir Suka’da [kulübede] gizlersin.” RAŞİ, “insanların komplolarını”, “onlara zarar vermek için işbirliği yapan kötülerin bağlantısı” olarak yorumlamıştır.
“Yüzün gizlenmesinin” ne olduğunu anlamalıyız, zira kural yüzün ifşa olmasıdır ve yüzün Yaradan’la nasıl bir ilişkisi vardır? Ayrıca, “Onları, dillerin çekişmesinden bir Suka’da gizlersin” ifadesinin anlamı nedir? Suka ile yüzün gizlenmesi arasındaki fark nedir? “Üst gizlilikte oturmak” sözlerini ve ‘üst gizliliğin’ ne anlama geldiğini görüyoruz; peki ‘alt gizlilik’ nedir? Ayrıca, “Onun gizliliği doğruluktur” ifadesini de görüyoruz.
Eğer bu bir gizlilik ise, bunun bir daire değil de düzlük olduğunu nereden biliyoruz? diye sormalıyız (belki de bu Yoşer ve Igulim’in [sırasıyla düzlük ve daireler] anlamıdır, ki Igulim niteliğinde gizlilik yoktur, ancak ışık küçük ve büyüğe eşit olarak parlar ve bu Tzimtzum [kısıtlama] dünyasından gelen Reşimot ‘tur [hatırlama])
“Doğruluk” Tzimtzum’da yapılan çizgiye göre anlamına gelir. Buna göre, gizleme olduğunu gördüğümüz şey, “doğru düşünme” de olduğu gibi doğrudur. (Panim meselesi, Panim’in ifşa olması ve Panim’in gizlenmesi anlamına gelir). Sukka dört duvar ve bir sazlıktan yapılır, ancak Sukka’nın yeri hazırdır, çünkü kişi sukkasını madde olan yere inşa edebilir ve bu madde üzerine bir form, bir Sukka formu yaparız.
Duvarların ve sazlığın -ki bunlar ahır ve şaraphane atıklarıdır- ne anlama geldiğini anlamamız gerekir.
Bilindiği gibi dört tarafı, üstü ve altı vardır. Bunlara HGT ve Malhut, yukarıda Netzah ve aşağıda Hod denir.
Şema okumasında, “İsrail’in Tanrısı Efendimiz adıyla, sağımda Mi-KeEl [Mikail], solumda Gavri-El [Cebrail], önümde Uri-El [Uriel ], arkamda Raf-El [Rafael] ve başımın üzerinde Tanrı’nın Şehina’sı” deriz. Hod’a karşılık gelen aşağı ile ilgili neden hiçbir şey söylenmiyor? Aşağı, insan olan toprak olarak ayırt edilir. Eğer kişi Koşer [uygun] bir Sukah yaparsa, “Sukah’ın güzelliği” olarak adlandırılan Hod olarak kabul edilir. Ama yapmazsa, Hod [güzellik] Daveh [acı çeken, Hod ile aynı harfler] olur.
Başka bir deyişle, dünyanın yeri ile ilgili hiçbir şey ima edilmemelidir. Aksine, kişi beş Behinot’un [anlayışlar/nitelikler] hepsinde neyi genişletir ve amaçlarsa, bu şekilde yeryüzünde ortaya çıkacaktır ki bu da Malhut’un kökünden uzanan, “kendine ait hiçbir şeyi yoktur” denilen insan niteliğidir. Başka bir deyişle, kendisine verilenin dışında kendine ait hiçbir şeyi yoktur. Bu nedenle, Suka’nın formuna bağlıdır.