e-posta ile Paylaş

GÖNDER

Kabala İlmi, dünyadaki tüm ilimleri kapsar.
Baal HaSulam “Özgürlük”
“Bu ilim, gizliliğin sonunda çocuklara bile ifşa olacaktır.”
Baal HaSulam “Kabala Öğretisi ve Özü”
Son neslin günleri yaklaştığında, çocuklar bile, kurtuluşu ve sonu bilip, bu ilmin sırlarını bulacaklardır.
Sulam’ın Önsözü ile Zohar Kitabı
“Ben’i arayanlar, Ben’i bulacaklar” ve yazdığı gibi , “Aradım ve bulamadım, buna inanmayın.”
Baal HaSulam “On Sefirot Çalışmasına Giriş”
MENÜ

KABALA KÜTÜPHANESİ

Ana Sayfa > Baruh Halevi Aşlag (Rabaş) > Kabala Kütüphanesi > Notlar > 732. Menora’nın Yüzü Önünde

732. Menora’nın Yüzü Önünde

Sivan, Tav-Şin-Yod-Het, Haziran 1958

“Menora’nın [Tapınak lambası] yüzü önünde, yedi mum yanacak.” RAŞİ, bunun, O’nun ışığa ihtiyacı olduğu söylenmesin diye böyle olduğu yorumunu yapar.

Gemara sorar (Şabat [Sebt] 22b), “O’nun ışığa ihtiyacı var mı? Sonuçta, İsrail’in çölde yürüdüğü kırk yıl boyunca, sadece Şehina’nın [Kutsallığın] ışığıyla yürüdüler. Daha doğrusu, bu, dünya halklarına Şehina’nın İsrail’de olduğuna dair bir tanıklıktır. Tanıklık nedir? Rav şöyle dedi: ‘Bu bir batı kandilidir, içine diğerlerinin ölçüsü kadar yağ koyar ve ondan yakar ve onunla bitirir’.”

Tosfot şöyle der: “Neden kırk yıl sürdü? Çünkü tüm dünya sonsuza dek Yaradan’ın ışığıyla yürüyecek.”

Şunu sormalıyız: Dünyada böyle bir saçmalığı düşünecek hangi aptal var? Sonuçta, bunun on üç ilkeden biri olduğuna, Yaradan’ın bir beden olmadığına inanıyoruz, öyleyse nasıl olur da O’nun ışığa ihtiyacı olduğu söylenebilir, o kadar ki buna kanıt sunmamız gerekir, “Sonuçta, kırk yıl boyunca … sadece O’nun ışığıyla yürüdüler”

Ayrıca, Tosfot’un sorusu, tüm dünyanın Yaradan’ın ışığını takip ettiği ve bu kanıt olmadan, Yaradan’ın maddesel ışığa ihtiyacı olduğunu herhangi biri nasıl düşünebilir?

Mesele şu ki, yaratılışın amacı O’nun yarattıklarına iyilik yapmaktır. Utanç ekmeğine sahip olmamak için, Mitzvot [emir] eylemlerini yerine getirmeliyiz ki bu ihsan etmek için olsun. Menora, aşağıdakilere ifşa edilen Yaradan’ın ışığını ima eder ve Zohar’da yazıldığı gibi, aşağıdan bir uyanış yoluyla, yukarıda uyanışı uyandırırız.

“Böylece O’nun ışığına ihtiyacı olduğu söylenmeyecek” ifadesinin anlamı şudur: ‘Eğer erdemli iseniz, O’na ne vereceksiniz?” diye yazıldığı gibi, Yaradan bize hiçbir iyi eylem olmaksızın bolluğu veremez. Aksine, Mitzvot’un tüm amacı, İsrail’i onlar aracılığıyla arındırmaktır. Bu nedenle, Menora’nın yapımı, niyetimizin ihsan etmek olması için kendimizi nitelikli hale getirmemiz anlamına gelen çalışmamızı ifade eder.

Gemara’nın “O’nun ışığa ihtiyacı var mı?” diyerek Yaradan’ın bize bolluk vermeyeceğini ima ettiği şey budur. Ancak İsrail çölde kırk yıl yürüdüğünde ve “gökten gelen ekmek” olarak adlandırılan manna yendiğinde, bu sadece yukarıdan bir uyanıştı. Yine de, başka hiçbir neslin sahip olmadığı bir unvan olan “bilgi nesli” olarak adlandırıldıkları için bolluk içindeydiler.

Tosfot, “Tüm dünya Yaradan’ın ışığını takip eder” diye sorar. Bu da genel olarak dünyada, hem Yahudilerin hem de dünya uluslarının herhangi bir uyanış olmaksızın beslendiğini ve Yaradan’ın, Mitzvot’un yerine getirilmesine ihtiyacı olmadığını gösterir. Aksine, bu sadece bizim içindir, yani niyetimiz sadece ihsan etmek olsun diye kendimizi nitelikli kılmak içindir. O zaman, Yaradan’ın faydasının kabulünde bütünlük olacaktır.

Bu, daha önce de söylendiği gibi, dünya halkları için Şehina’nın İsrail’de yaşadığına yani Yaradan’ın gerçekten operatör olduğuna, bizim çalışmamız olmadan bile tüm işleri sadece O’nun yaptığına ve yapacağına dair bir tanıklıktır. Ve Rav şöyle yorumlar: “Tanıklık nedir? Bir batı kandilidir, içine diğerlerinin ölçüsü kadar yağ koyar ve ondan yakar ve onunla bitirir.”

Başka bir deyişle, eğer Yaradan’ın yararı özellikle bizim eylemlerimize, yani çalışmamızın ölçüsüne bağlıysa, o zaman batı kandilinin içine konulan yağın ölçüsünden, yani çalışmamızın ölçüsünden daha fazlasını aydınlatmaması gerekirdi. Bu, Yaradan’ın bizim eylemlerimizin ölçüsüne göre değil, O’nun her şeye kadir olduğunu ve tüm eylemlerimizin sadece Kral’ın armağanlarında tamlığı elde etmek için olduğunu gösterir.

“Batı kandili” meselesi, batıdaki Şehina’nın gizemidir, ki bu da gündüz değil fakat akşam olan inanç meselesidir. Bunun, Şehina’nın fakir olarak kabul edildiği ve fakirlere sadaka vermenin anlamı olduğu düşünülür. “Ondalık [gelirinizin onda birini] verin ki zenginleşesiniz” sözünün anlamı budur, yani bu anlamda insanın çalışmasına gerek yoktur, çünkü Tanrı onun kazancını tamamlayabilir, çünkü genellikle kişinin ödülü çalışmasına göredir. Ancak sadaka söz konusu olduğunda, burada Yaradan’ın aşağıdan bir uyanış olmadan yardım ettiğine dair bir tanıklık vardır.

Telif Hakkı © 1996 - 2015 Bnei Baruh. Tüm hakları saklıdır.
Bu sitede sunulan tüm materyal, Bnei Baruh Kabala Eğitim ve Araştırma Enstitüsü tarafından dünyanın ıslahı ve hayatın iyileştirilmesi amacı ile sunulmaktadır.
Bu nedenle, içeriği değiştirilmediği ve kaynağına gönderme yapıldığı takdirde, tüm materyalin kullanımına ve dağıtımına izin verilmiştir.
19 - 0,582