Çalışma esas olarak “Sen Benimle ortaksın” tarzındadır, zira bu olmasaydı, kişi sabah doğan ve akşam ölen bir günlük sinek gibi olurdu, çünkü Yaradan’ın bakış açısından, kişi tek bir günde bollukla dolu kuleyi alabilir. Öyleyse, neden yetmiş yıla ve her yılda 355 [İbrani takviminde] güne ihtiyaç vardır? Bunun nedeni “Benimle ortak olmanızdır.”
“Açgözlü olanın tek elde ettiği kızgınlıktır.” Bu, insana ait olan alma arzusudur, zira O’nda böyle bir şey yoktur. İnsanı Keduşa’ya [kutsallığa] dönüştürmek için, kişi onu her seferinde aynı çalışmalarla kullanır; dün yaptığını bugün ve yarın da yapar, ta ki bu onun gözünde tiksindirici hale gelene ve Keduşa’ya bağlanana kadar.
“O zaman, Yaradan’ın bir hizmetkârı ile O’na hizmet etmeyen birini birbirinden ayırır” ifadesinin anlamı budur. Yani, her ikisi de aynı şeyleri, aynı saçmalıkları yapar, ama bu kişi tüm saçmalıkları Keduşa’ya getirir.
Bu, “‘’Ahmaklıkların ahmaklığı‘’ dedi Kohelet” sözünün anlamıdır, bu da kişinin tüm bu ahmaklıkları Keduşa’da bir araya getirdiği ve onlardan muhteşem birleşmelerin doğduğu anlamına gelir. Tüm budalalıkların kökü kurbağadır, ancak “Ve evinize ve midenize girdiler” diye yazıldığı üzere, dayaklar sayesinde çoğaldılar, çünkü kök her şeyi bilmek ve yapmaktır, bu hem zihin hem de kalp için geçerlidir, zira maneviyatta zihin ve kalp birdir.
Ancak, insanda iki olarak görünürler. Neslin şakacılarının Sara’nın Avimelek tarafından hamile bırakıldığını söylemesinin anlamı budur, bu da İshak’ın Avimelek’in oğlu olduğu, bir yabancı olduğu ve inancın babası olan İbrahim’in oğlu olmadığı ama daha ziyade yaptıklarının sadece yapmaktan önce gelen duyma şeklinde olduğu anlamına gelir.
Bu nedenle Yaradan İshak’ın özelliklerini İbrahim’inkine benzetmiştir. Öyle ki, “yüz” Bina’nın köküdür, temeli sadece duymaktır, ama ihsan etmek içindir, böylece neslin şakacıları İshak’ın alma tarzında, yani duyarak yaptığını göreceklerdi ve ihsan etmek için alma tarzında çalışan ya da kendisi için alma tarzında çalışan arasında bir ayrım yoktu.
Bu nedenle tüm ahmaklıkları ve saçmalıkları Keduşa’ya yükseltti, “Sen Benimle ortaksın” olarak kabul edildi, ki burada ilk olarak bütünlük içinde yaptı.
“Yaşlılarda tat yoktur ‘un anlamı budur, yani İbrahim sadece ’Tadın ve Efendinin iyi olduğunu görün‘ tarzındaydı, ’Ve bebeklerde öğüt yoktur,‘ ki bu da ’Ve halkı iki kampa böldü,’ yani Lea’nın çadırı ile Rahel’in çadırı arasında bölündüğü yazıldığı üzere öğüt formunda bir ıslahtır. Dolayısıyla ortada hala bir bütünlük yoktur.
Öte yandan, İshak tüm budalalıklara bir düzen getireceğini söyledi, yani uyku, kızartma ve yemekle ilgili tüm hesaplamaları Keduşa’ya yükseltti. Bu konuda, “Yarısı benden, yarısı Senden” dedi, yani yaratılış çalışmasına ortak oldu.