3. Arzunuza Karşı – 1
“Arzunuza karşı doğarsınız; arzunuza karşı yaşarsınız ve arzunuza karşı ölürsünüz.” Doğum “Din değiştiren biri, yeni doğan bir çocuk gibidir.” ayetindeki gibidir. Yani, her defasında inanç niteliğini yeniden kazandığımızda bu “yeni doğum” olarak kabul edilir. Ve “aklın” niteliğinin alımı mantık üstündedir. Beden mantığa aykırı bir şey yapamayacağı için, “aklın”
2. Düşüncelerin İnsana Çarpması
“Şu perdeye çarpan üst ışığın çarpması nedeniyle, ışıklar onlardan parladı ve o, Masah’ın [perde] içinden geçti” (On Sefirot’un Çalışması, Bölüm 3, Kısım 4, Madde 6). Çarpmanın, bir insana çarpan, onu rahatsız eden ve onu yoran düşünceler olduğunu ve kişinin bu şekilde ve o şekilde düşüncelerinin olduğunu yorumlayabiliriz. Ve
1. Atzilut Özel İlahi Takdirdir
On Sefirot Çalışmasında (Bölüm 3, Kısım 3, Öğeler 4-5) Atzilut dünyasında, ışığın kendisi olduğu yazılıdır. Bana öyle geliyor ki, onun maksadı; “Tolada’nın bir ışığı [sonuç / yavru]” olarak adlandırılan Beria dünyasında parlayan ışıkla, böyle olmaması ve bunun gerçek ışık olmamasıdır. “O, tüm eylemleri yalnız yapar ve yapacak” olarak
915. Ben ve Bir Elçi Değil
Kurtuluştan önce, ARİ’nin yazdığı gibi, İsrail, Tuma’anın [safsızlık] kırk dokuz kapısındaydı, ta ki O kendilerine ifşa oluncaya ve onları kurtarıncaya kadar. Yani, onlar “ben ve bir elçi değil” ile ödüllendirildiler. Baal HaSulam, onların kurtuluştan önce elçilerin var olduğunu düşündüklerini, bu yüzden kurtuluşun, “Ben ve bir elçi değil” ile
877. Üç Dua – 2
Balak, Tav-Shin-Mem-Dalet, Temmuz 1984 Şabat akşamı şarkılarında yazılıdır (“Her Kim Kutsarsa’da”): “Efendi, İsrailin Tanrısı, masumun sevgisi [ayrıca “bütün” ya da “saf”]; Efendi, İsrailin Tanrısı, sonsuz kurtuluş.” Masumiyetin [ayrıca “bütünlük” ya da “naifliğin”] önemini anlamalıyız. Görünüşe göre, daha az zekâya sahip olan biri daha masum olabilir ve daha fazla
832. Ölü Balık
“Canlı Balıklar”, kişinin çalışma hakkında Daagot [endişeleri] olduğu anlamına gelir, ama kişi canlıdır. Yani, kişi çalışma ve endişelerini azaltmanın yollarını bulma gücüne sahiptir. Ancak ölü balık, endişelerinin onun ölümüne neden olduğu anlamına gelir, yani çalışmak için tüm güçleri yok olmuştur ve çalışmak ve çözüm bulmak için hiç güce
815. Bo [Gel]
“Firavun’a doğru gel, çünkü onun kalbini ve hizmetkârlarının kalbini katılaştırdım ki, içlerinde bu alametlerimi göstereyim.” Yorumcular “katılaştırdım” sözcükleri hakkında sordular: Yaradan ona kalbin katılaşmasını verdiğine göre, yani Yaradan ona seçim şansı vermediğine göre, bu neden onun suçu olsun? Ayrıca “Firavun’a doğru gel” sözleri hakkında da sordular: “Firavun’a doğru
703. Miketz [Sonra]
Rabbi Şimon, “Bu olay Joseph’e olana kadar ona ‘erdemli’ denmezdi” dedi. O, bu antlaşmayı tuttuktan sonra, ‘erdemli’ olarak adlandırıldı… Ve daha önce çukurda ne oldu, ondan uzaklaştılar ve ‘aceleyle onu çukurdan çıkardılar,’ ondan çıkarıldı ve yaşayan bir suyun kuyusunda taçlandırıldı. Sulam’da [Zohar hakkındaki merdiven yorumunda] bunun şaşırtıcı olmaması
607. Köle Olduğunu Hatırla
“Mısır topraklarında bir köle olduğunu hatırla.” Burada bize, bir kişinin bir yükseliş durumundayken, düşüş sırasında neye sahip olduğunu öğrenmesi gerektiğini ima eder, çünkü düşüş sırasında konuşacak kimse yoktur, zira o zaman bir kişi manevi hayatta bilinçten yoksundur ve sadece bedenini hazlarla doldurmakla ilgilenir ve hazların kendisine nereden geldiği
605. Ve Yitro Duydu
“Ve Yitro duydu.” Zohar sorar, Yitro duydu ve bütün uluslar duymadı mı? Ne de olsa, “Uluslar duyacak, kızgın olacaklar” yazılıdır. Ancak Yitro duydu ve kırıldı ve tüm uluslar duydu ve kırılmadı. Bu nedenle, onların duyması duyma değildir. Yitro’nun Kızıldeniz’in yarılmasını ve Amalek’e karşı savaşı duyduğunda neden kırıldığını sormalıyız.
584. Efendinin Yüzü Kötülük Yapanlardadır
Şabat’tan sonra Nuh, Tav-Shin-Lamed-Vav, 11 Ekim 1975 “Efendinin Yüzü Kötülük Yapanlardadır, onların hatırasını yeryüzünden ayırmak için. Onlar ağladılar ve Efendi duyar ve onları bütün sıkıntılarından kurtarır.” Sorabilirdik, ama Yaradan’ın yüzü erdemliye aittir, kötülük yapanlara değil, “Yüzünün ışığıyla bize… merhamet, hayat ve barış verdiniz.” yazıldığı gibi. Sadece Ahoraym [arka]
524. Çalışmada, O Maror’u [acı ot] yuttu, çıkmayacak nedir?
Maror [acı ot]’un anlamı, ““Ve onlar “Kim?” ve “Ne?” diye sorarak, zor çalışmayla hayatlarını acılaştırdılar,” diye yazıldığı gibidir. Bu sorular onların uğraşmasına neden oldu, çünkü üstesinden gelmek isteyerek, yine de yapamayarak, acı bir tadı tattılar. Ancak onların sorularını mantık içinde açıklamalı ve doğal olarak çalışmada acı hissetmemeliyiz. O,
518. Kirletmeye Gelen
Zohar (BeHaalotcha, Madde 66) ‘da yazılmıştır: “Kirletmeye gelen, yani saf olmadığını görmeye gelen, kirletilir. Yani, yukarıdan kalbin dilsizliği gösterilir ki kalp saf değildir, ölüdür, “Yaşamlarındaki kötüye’ ölü ‘denir”deki gibi. Tersine, kendisini bir bütün olarak kabul eden ve eylemlerini eleştirmeyen kişi, kendi anlayışına göre erdemlidir ve çalışması bir ödül
382. Firavun İnsanları Gönderdiğinde
BeShalach Tav-Shin-Mem-Aleph, Ocak 1981 “Ve sonunda Firavun insanları yolladığında, Tanrı onları Filistin toprağı yolundan götürmedi, zira orası yakındı, çünkü Tanrı “İnsanlar savaşı gördüklerinde fikirlerini değiştirebilirler ve Mısır’a geri dönebilirler,’ demişti.’’ Bu yüzden Tanrı insanları çöl yoluyla Kızıldeniz’e sürdü.” Bunu mevcut gerçekliğe göre yorumlamalıyız. Kişi hakikat yolunda yürümek istediğinde,
380. Her Kim Yedinciyi Kutsarsa -2
Bo, Tav-Shin-Mem-Gimel, Ocak 1983 “Her kim yedinciyi olması gerektiği gibi kutsallaştırırsa… çalışmasına göre, ödülü büyüktür”, “Çalışmasına göre” nin anlamını anlamalıyız. Aynı zamanda yenilik nedir, zira maddesellikte de sadece işimize göre ödül alırız ve fazla mesai yapan bir kişi, fazla mesai yapmayandan daha yüksek bir maaş alır. Dolayısıyla, “ödülü
365. Yahuda Ona Yaklaştı – 1
VaYigash, Tav-Shin-Mem-Bet, Ocak 1982 Sulam’da [Zohar üzerine merdiven yorumunda], “Yahuda ona yaklaştı” şeklinde yorumlanır, çünkü Yahuda bir dua anlamına gelen Nukva’dır [dişi] ve Yusuf kurtuluştur.” Metin bize onların bir Zivug [çiftleşme] için birbirlerine yaklaştıklarını söyler, ta ki, “Ve Yusuf kendini tutamadı” ve onlara bu Mohin’i [ışıkları] ifşa edene
91. Tüm Acı Otlar [Maror]
Kurtuluş anında, kişi sürgünün tamamen acı olduğunu düşünür. Ancak kurtuluştan önce sürgünün bu kadar acı olduğunu hala bilemeyiz. “Karanlığın içinden ışığın avantajı olarak” ifadesinin anlamı budur. Işığı gördüğümüzde karanlığı görebiliriz. “Hiçbir bilgi yoksa (çünkü mantık hala sürgündedir), ayırım nerededir?” sözünün anlamı budur.
71. Sürgünün Anlamı
“İsrail sürgündeyken, Şehina (Kutsallık) onlarla beraberdir.” Bu, bir kişi bir alçaklığa düşerse, maneviyatın da onda düşeceği anlamına gelir. Fakat “Bir Mitzva (emir), bir Mitzva’yı tetikler” kuralına göre, neden kişi bir düşüşe geçer? Cevap: Kişiye yukarıdan bir düşüş verilir ki kişi böylece sürgünde olduğunu hissetsin ve sürgünden kurtarılmak için
21. Rabaş, Ayın Kutsanması
“Bu ay sizin için ayların başlangıcı olacak” (Çıkış 12). RASHİ yorumladı: “Musa ayın doğumu üzerine şaşkına dönmüştü: Kutsanmaya uygun olmak için ne ölçüde görülmeliydi? Ona parmağıyla semadaki ayı gösterdi ve “Bunu görecek ve kutsallaşacaksınız” dedi.” Yorumlamalar, Ay’ın kutsallaştırılması konusunda Musa için bu kadar şaşırtıcı olan neydi? Ayrıca, onu
572. Rabaş, İki Emek
“Ok yapan, kendi oklarıyla öldürülür” (bazen zanaatkar zanaatkârın kendisini öldüren bir ok yapar) (Pesahim 28a), yanan Pesah mayası ile ilgili. Yaradan uğruna çalışmak istediğinde kişinin Tora ve Mitzvot’taki çalışmasının düzenini şöyle açıklamalıyız; kişinin kötü eğilimle savaşması ve yenmesi gerekir. Şöyledir, kendi çıkarları olduğunda emek vermek insanın doğasıdır. Fakat
914. Rabaş, İki Karşıtlık
Mantık ötesinde, -akılda ve kalpte- iki karşıtlık vardır, bu “merhamet istediği içindir,” sözü ile ilişkilidir. Eğer yabancı düşünceler kişiye gelirse, o bunları kendinden uzaklaştırmalı ve asla dinlememelidir. Bu zor bir iştir, zira Mısır kralı Firavun eziyet eder ve onların aklına ve kalbine yabancı düşünceler yollar. Yazıldığı üzere, “İsrail
305. Rabaş, Kötülüğün Anlamı
İnsanın içindeki kötülük, ancak kişi bunu kötülük olarak hissettiğinde kötülük olarak kabul edilir. Bu şöyledir; kötülüğün ölçüsü, kötülüğün kişinin bolluğu almasına engel olması kadardır. Normalde, eğer kişi bir arkadaşı yüzünden bir kuruş kaybederse, ondan nefret etmez, çünkü bir kuruş, bunun için kavga etmesine değmez. Ancak arkadaşının neden olduğu
Çalışmada Ekleme Yapmamak ve Çıkarmamak Nedir?
Makale No. 28, 1987 Şöyle yazılmıştır (Tesniye 4:2): ‘Efendiniz olan Tanrınızın emirlerini yerine getirmek için size emrettiğim sözlere ne ekleyecek ne de çıkaracaksınız.’ Yorumcular sorar; Tora’nın ‘eklemeyin’ demesi gerektiğini, hatta eklemeyi düşünmemeniz gerekir demesini anlayabiliriz, zira eklemenin iyi olduğu söylenebilir, çünkü bu cennetin ihtişamını arttıracaktır. Yine de ‘ondan
Çalışmada ‘Kutsama’ ve ‘Lanet’ Nedir?
Makale No. 27, 1987 Şöyle yazılmıştır: ‘Bak bugün sizin önünüze kutsamayı ve laneti koyuyorum. Kutsama, bugün size emrettiğim Efendiniz olan Tanrınızın emirlerini duymanızdır; eğer duymazsanız lanettir.’ Burada şunları anlamalıyız: 1) Neden ‘Bak’ şeklinde tekil form (İbranicedeki) ile başlıyor ve daha sonra ‘önünüze’ şeklinde çoğul formda (İbranicedeki) konuşuyor? 2)
Hafif Bir Emir Nedir?
Makale No. 26, 1987 Şöyle yazılmıştır: ‘Ve bu gelip geçecek, çünkü dinliyorsunuz, Efendiniz olan Tanrınız atalarınıza vaat ettiği anlaşmayı sizinle koruyacak, sizi sevecek ve kutsayacak.’ RAŞİ, ‘Ve bu gelip geçecek, çünkü dinliyorsunuz’ ifadesini, eğer kişinin topuklarıyla çiğnediği Mitzvot (emirler) hafifse (kolay/önemsiz), ‘duyacaksınız’ anlamına geldiği şeklinde değerlendirir. ‘Tanrı koruyacak’