24 Adar, 19 Mart 1944’te duydum
“Ve ona dedi: ‘Neredesin?’ Ve o dedi: ‘Sesini duydum,’ vb. ‘Ve çıplak olduğum için korktum ve saklandım.’ Ve Tanrı dedi ki: ‘Elini uzatıp hayat ağacından da almasın diye,’ vb. ‘Bunun üzerine adamı kovdu.’”
Adem’in, kendisini çıplak gördüğü için bu kadar korkup saklanmak zorunda kalmasını anlamalıyız. Mesele şudur ki, bilgi ağacından yemeden önce onun besini Bina’dan, yani özgürlük dünyasından geliyordu. Daha sonra, bilgi ağacından yediğinde, çıplak olduğunu gördü. Bu, Tora’nın ışığını alıp onu “Lut’un sığır çobanları” formunda kullanacağından korktuğu anlamına gelir.
“Lut’un sığır çobanları”nın anlamı, “İbrahim’in sığır çobanları” olarak adlandırılan, mantık ötesi inanç var demektir. Yani kişi Tora’nın ışığını edinmekle ödüllendirildiğinde, bunu çalışmasının temeli yapmaz; “Artık Yaradan’a olan inancımı güçlendirmeme gerek yok, çünkü artık Tora’nın ışığına sahibim” demez. Böyle söyleyen kişi “Lut’un sığır çobanları” olarak adlandırılır; bu, “lanetli dünya” olarak bilinir ve bir lanettir. Bu, bir kutsama olan inancın tam tersidir.
Bunun yerine kişi şöyle der: “Şimdi görüyorum ki, eğer mantık ötesi inançla yürürsem, bana hakikat yolunda yürüdüğümü göstermek için yukarıdan Tora’nın ışığı verilecektir.” Ancak bu, o ışığı bir dayanak veya temele dönüştürmek anlamına gelmez; zira o zaman çalışma mantık dâhiline girer, bu da kısıtlama (Tzimtzum) altındaki alma kaplarını uyandırır. Bu yüzden buraya “lanetin yeri” denir, çünkü “Lut” ismi “lanetli dünya” anlamına gelir.
Ve bu bağlamda, Yaradan ona şöyle dedi: “Bu ışıkları, onları lekeleyeceğinden korktuğun için almaktan neden korkuyorsun? Sana çıplak olduğunu kim söyledi? Bu ancak bilgi ağacından yediğin için olabilir; bu sana korkuyu getirdi. Daha önce, bahçedeki her ağaçtan yediğinde yani ışıkları ‘İbrahim’in sığır çobanları’ yoluyla kullandığında hiç korkun yoktu.” Bu nedenle onu, “elini uzatıp hayat ağacından yemesin diye” dışarı attı.
Korku, onun tövbe edip Hayat Ağacı’na girmesiydi. Peki bu korkunun anlamı nedir? Bilgi ağacında günah işlediği için şimdi bilgi ağacını ıslah etmesi gerekiyordu.
“Onu Cennet Bahçesi’nden kovdu” sözünün anlamı budur: bilgi ağacındaki günahı ıslah etmesi için. Ve bundan sonra Cennet Bahçesi’ne girebilecektir.
Cennet Bahçesi’nin anlamı, Malhut’un Bina’ya yükselmesi ve orada Hohma’yı almasıdır; çünkü “Cennet” Hohma demektir. Ve sonra “bahçe” olarak adlandırılan Malhut, Hohma’yı ‘Cennet’ formunda alır ve bu da ‘Cennet bahçesi’dir.