Haziran 1943’te Sivan’da duydum “Tora, Yaradan ve İsrail birdir.” Bu nedenle, kişi Tora’yı öğrenirken, Lişma’yı [O’nun rızası için] öğrenmelidir. Bu, “talimat” anlamına gelen Tora’nın adında olduğu gibi, kişinin Tora’nın kendisine öğreteceği niyetiyle öğrendiği anlamına gelir. Çünkü “Tora, İsrail ve Yaradan birdir”, Tora kişiye Yaradan’ın yollarını, O’nun Tora’da
Elul 8, 24 Ağustos 1947’de duydum “Kişi kendi ruhundan öğrenir.” Bilindiği üzere Tora’nın tamamı öncelikle zaten ruhun idrakiyle ödüllendirilmiş olanlar söz konusu olduğunda, ruhun ihtiyaçları için öğrenilir. Bununla birlikte, kendilerinden öncekilerin Tora’da keşfettikleri yeni yolları onlardan öğrenmek amacıyla, Tora’yı edinmiş olan diğer kişilerin Tora’daki sözlerini arayıp bulmaları
Duydum Panim ve Ahor [ön ve arka]. Panim [yüz/ön] bolluğun alınması veya bolluğun ihsan edilmesi anlamına gelir. Olumsuzlama ise Ahoraim [arka/sırt] olarak adlandırılır ve ne alma ne de verme anlamına gelir. Dolayısıyla, çalışmanın başlangıcında kişi Ahor be Ahor [sırt sırta] durumundadır çünkü henüz alma arzusunun Kelim’ine [kaplarına]
Adar 5, 15 Şubat 1948’de duydum Zohar‘ın sözlerini anlamak için öncelikle Zohar‘ın ne söylemek istediğini anlamalıyız. Zohar‘ın ne söylemek istediğini anlamak, kişinin Tora ve Mitzvot‘a [emirlere] adanmasına bağlıdır, böylece Tora ve Mitzvot ona temizlik getirecek, kişi kendini sevmekten arınacaktır. Bu nedenle kişi Tora ve Mitzvot ile meşgul olur.
Şabat BeŞalah‘tan sonra duydum, 24 Ocak 1948 Bütün çalışma, sadece iki yolun olduğu yerdedir, şöyle yazıldığı gibi, “Ve onlarla yaşayacak ve onlarla ölmeyecek. Ve ‘ölecek ve ihlal etmeyecek’ meselesi sadece üç Mitzvot [emir] için geçerlidir: putperestlik, kan dökme ve ensest.” Ve yine de, ilk Hassidim‘in [emirleri] yerine getirmek
18 Nisan 1948, Nisan 9’da duydum Zohar’da, Ruben’in, Rahel’i düşünürken Leah’dan doğmasının nedenini açıklıyor. Yasa, eğer başka birini düşünürse, çocuğun “değiştirilebilir” olarak adlandırılacağını söylüyor. Zohar, Rahel’i düşündüğü ve onun gerçekten Rahel olduğunu sandığı için, değiştirilebilir olmasının, onun Rahel’i ve eylemi düşündüğü anlamına geldiğini, ancak Leah olduğunu bildiğini açıklar.
Duydum Kırılma nedeniyle Keduşa [kutsallık] kıvılcımlarının BYA‘ya düştüğü bilinmektedir. Ancak orada, BYA’da ıslah edilemezler. Bu nedenle, Atzilut’a yükseltilmeleri gerekir. Mitzvot’u [emirleri] ve iyi işleri, kendisini değil Yaradan’ı hoşnut etmek amacıyla yaparak, bu kıvılcımlar Atzilut’a yükselir. Daha sonra, Masah‘ın sonsuzluğunda kaldığı, derecenin Roş‘unda [başında/üstünde], üstteki Masah‘a [perdeye] dahil edilirler.
Adar Bet 17, 28 Mart 1948’de duydum Zohar’da, Bereşit bölümünde (s.165) şöyle yazar: “Tora’nın sırlarında, bakanların savunucuları yukarıdan dikilir. Ve alevli kılıcın alevi, tüm orduların ve kampların üzerine atanmıştır. Ve bu anlayışta, birkaç başka anlayış, başka birkaç dereceye göre yorumlanır.” O bunu şöyle açıkladı: Sol çizgi uzandığında, bunun
Kişi Tora’nın bazı sözlerini bir kitapta görüp ezberledikten sonra, zihne giren şey hali hazırda lekeli olduğu için, kitaba tekrar baktığında, o anda gördüğü şeyden aydınlanma almak için ışığı ortaya çıkarabilir. Bu zaten yeni ve lekesiz olarak kabul edilir.
Adar Aleph, 1940, Gazze yolunda “Tora sözlerini bırakıp sohbetle meşgul olana süpürge kömürü yedirilir.” Bu demektir ki, kişi Tora ile meşgul olur ve durmazsa, Tora onun için kötü eğilimi yakan alevli bir ateş olarak kabul edilir ve o zaman çalışmasına devam edebilir. Ancak öğrenmenin ortasında durursa, hemen
Bir Şabat yemeği sırasında duydum, Şevat 13 Bedenin temizliği zihnin temizliğine işaret eder. Zihnin temizliğine “hakikat” denir; buraya hiçbir yalan karışmamıştır. Ve bu konuda herkes eşit değildir, bazıları kısmen titizdir. Ancak bedenin temizliğini korumak o kadar da önemli değildir, zira kirden bu kadar nefret etmemizin nedeni kirin
Şevat 7, 18 Ocak 1948’de Tel Aviv’de duydum Dünyada boş bir alan olamaz. İnsanın özü arzu olduğu ve bu da yaratılışın özü olduğu için, kişinin büyüklüğü ve küçüklüğü burada ölçülür. Dolayısıyla kişinin ya maddeselliğe ya da maneviyata yönelik bir arzusu olması gerekir. Bu arzulardan yoksun olan kişi
Duydum Bir “acı ve tatlı” incelemesi vardır, bir de “doğru ve yanlış” incelemesi vardır. “Doğru ve yanlış” incelemesi zihinde, “acı ve tatlı” incelemesi ise kalptedir. Bu nedenle kalpteki çalışmaya, alma formunda değil ihsan etme formunda olmasına dikkat etmeliyiz. Doğası gereği insan için sadece almak tatlıdır, ihsan etmek
Şabat arifesinde duydum, Nitzavim, Elul 22, 4 Eylül 1942 Şulhan Aruh’ta [Kurulan Sofra-Yahudi Hukuk Kuralları] ne anlatıldığını anlayın: Kural şudur: Kişi Korkunç Günlerin duaları üzerinde tekrar tekrar düşünmelidir ki dua zamanı geldiğinde dua etmeye alışmış ve alıştırılmış olsun. Önemli olan duanın kalpte olmasıdır. Kalpteki çalışmanın anlamı budur,
Adar Alef 19, 29 Şubat 1948’de duydum “Düşer ve ayartır, yükselir ve şikâyet eder.” Kişi, kendi Tora’sı ve çalışmasının uçuruma düşmemesi için daima kendini sınamalıdır. Bunun nedeni, kişinin büyüklüğünün Yaradan’la olan Dvekut’unun [bütünleşmesinin], yani Yaradan’ın önünde kendi benliğini iptal etmesinin ölçüsüyle ölçülmesidir. Başka bir deyişle kendine duyulan sevgi
Sukkot [Çardaklar Bayramı] tatilinden sonra, 5 Ekim 1942, Kudüs’te duydum Dört antlaşmayı korumak için “kötülükten uzak durun” konusunda dikkatli olmalıyız. Gözlerin antlaşması, kadınlara bakmaktan sakınmaktır. Bakma yasağı, bunun bir düşünceye yol açmasından dolayı değildir. Bunun kanıtı, bu yasağın yüz yaşındaki bir adama da uygulanmasıdır. Asıl neden, çok yüksek
Şabat’tan Sonra Duydum, Paraşat Masa’ei, 7 Ağustos1948, Tel Aviv Sözlerini kıssa gibi söyleyen Zohar’ın yazarları hakkında; bu şekilde söylemek zorunda değillerdi, onlar sırlarını başka yollarla da açığa çıkarabilirlerdi. Ancak onlar sırlarını kıssa olarak kıyafetlendirmek istediler; böylece okuyucu önemli olanın, Tora’nın içindeki bilgelik değil ama Tora’yı veren olduğunu açıkça
Duydum O, Matzot’u (mayasız ekmek) her zaman Matzot tabağında ya da diğer kapalı bir şeyin içine gizlemenin, neden gelenek olduğunu açıklar. “Ve insanlar hamurlarını mayalanmadan önce aldılar, kendi giysilerine sarılı olan hamur tekneleri, omuzlarındaydı” diye yazılıdır. Burada ipucu “kendi giysilerine sarılı” sözündedir. Pesah’daki durum, Kelim’in henüz tamamen ıslah
Av 3, 8 Ağustos 1948’de duydum Maddesellik ve maneviyat arasında bir fark vardır: Maddesellikte güç eylemden önce gelir, “Onlar çağırmadan önce ben cevap vereceğim” diye yazıldığı gibi. Orada düzen, ıslahın sonuna göredir; bunu yapacak güç olmadan hiçbir şey yapılmaz. Ancak maneviyatta düzen yine de sona göre değil,
İyar 21’de, Kudüs’te duydum “Rabbi Hanina Bar Papa dedi ki: ‘Gebelik için görevlendirilmiş bir melek vardır, adı Laila’dır [gece]. Bir damla alır, Efendi’nin huzuruna getirir ve O’na der ki: ‘Ey dünyanın Efendisi, bu damlanın sonu ne olacak? Kahraman mı olacak, güçsüz mü, bilge mi olacak, ahmak mı, zengin
28 Haziran 1943’te duydum İsrail’in gururu için, “Ruhum gurur yüzünden gizlice ağlayacak.” Şunu sorar: “Yaradan’ın huzurunda ağlamak var mıdır? Ne de olsa ‘Güç ve sevinç O’nun yerindedir.’” Yukarıdaki ağlama meselesini anlamalıyız. Ağlamak, kişinin kendisine yardım edemediği bir noktada olur. O zaman kişi ağlar ki diğeri ona yardım
12 Adar, 17 Şubat 1943’te duydum Adam HaRişon’un günahından önce : Guf’u [bedeni] Bina de Malhut de Malhut de Assiya’dan geliyordu, Ve Beria’dan NRN’si ve Atzilut’tan NRN’si vardı. Günah işledikten sonra, Guf’u “bu dünyanın toprağı” olarak adlandırılan Behina Dalet’in Klipa’sına (kabuğu), yani yılan derisi anlayışına düştü. Bunun içinde,
“Çünkü insan Ben’i görüp de yaşayamaz” (Mısır’dan Çıkış 33:20). Bu demektir ki, kişi Tanrısallığın ifşasını, görmeye hazır olduğundan daha büyük ölçüde görürse, Yaşamların Yaşamından karşıtlık olarak kabul edilen almaya ve sonra da ölüme gelebilir. Bu nedenle kişi inanç yolunda ilerlemelidir.
Tevet 29, 18 Ocak 1942, Kudüs’te duydum Şöyle yazılmıştır: “Gizli olan şeyler Efendimiz Tanrımıza aittir; ifşa olan şeyler ise bize ve çocuklarımıza sonsuza dek aittir ki bu yasanın bütün sözlerini yerine getirelim.” Şunu sormalıyız: “Metin bize neyi öğretmek istiyor ki ‘gizli olan şeyler Efendimize aittir’ denilmiştir?” Gizli olanın
Sukot İnter 3 Zohar‘da: “Yaradan’ın payı fakirleri sevindirmektir,” vs. Sulam’da [ Zohar‘ın Merdiven yorumu], şöyle yorumlar: Yaradan, Lo Lişma’nın [O’nun rızası için değil] kişiyi Lişma’ya [O’nun rızası için] getirmediğini gördüğünden, dünyayı yok etmek için ayaklandı, yani kişinin bolluğu durduruldu (“Zohar Kitabı’na Giriş,” Madde 175). Diyebiliriz ki, kişi arınmamış