Ekim 1977
Rabbi Yehuda şöyle dedi: “Tora, İsrail’e emredilen ilk Mitzva [emir] olan ‘Bu ay sizin içindir’den başlamalıydı. ‘Başlangıçta’ ile başlamasının sebebi nedir? Çünkü ‘Halkına eylemlerinin kudretini anlattı, onlara ulusların mirasını vermek için’. Böylece, puta tapanlar İsrail’e, ‘Siz hırsızsınız, çünkü yedi ulusun topraklarını fethettiniz’ diyecek olurlarsa, onlara, ‘Bütün yeryüzü Yaradan’a aittir; O yarattı ve onu dilediğine verdi. O, dilediği zaman onu onlara verdi ve dilediği zaman ondan alıp bize verdi.”
İsrail topraklarını neden İsrail için tutmadığını ve onlara verdiğini sormalıyız, bunun için Tora’da bir değişiklik yapmak ve Tora’ya Rabbi Yehuda’nın söylediği yerden başlamamak gerekir. Ayrıca şunu da sormalıyız: Eğer yaratılışın özü gerçekten Resheet [başlangıç] olarak adlandırılıyorsa, neden büyük ülkeleri dünya uluslarına ve küçük bir ülkeyi İsrail’e verdi?
Şunu söylemeliyiz ki, bahsedilen her şey maneviyattır, ancak maddesel dallar üst köklerden uzanır. Bu nedenle, O’nun yarattıklarına iyilik yapmak için dünyayı bu şekilde yarattığını söylemeliyiz, yani başlangıçta, yukarıdaki hazları almak için Kli [kap] olan alma arzusunu yarattı ve sonra, “utanç ekmeği” olarak adlandırılan form eşitliğine sahip olmak için, “almak için” adı verilen Kli [kap] ile çalışmanın yasak olması yasağını getirdi. Bu nitelik “yabancılar” veya “dünya ulusları” veya Sitra Ahra [diğer taraf] veya Klipa [kabuk] olarak adlandırılır.
Sadece ihsan etmek için almaya izin verilir ve bu daha önce uluslara ait olan tüm hazları almak ve İsrail’e vermek olarak kabul edilir, bu da “İsrail” olarak adlandırılan Yaradan’a ihsan etmek anlamına gelir. Dolayısıyla, alma arzusu sorar, “Neden çalıyorsunuz, zira başlangıçta, Tzimtzum’dan [kısıtlama] önce, bize aitti?”
Bunun cevabı onu Yaradan’ın yaratmış olduğudur, bu da başlangıçta yabancılara verdiği anlamına gelir, zira yaratılışın kalbi budur. Yine de buna “ıslah olmamış” denir çünkü orada utanç ekmeği vardır. Dolayısıyla, O’nun yarattıklarına iyilik yapması tam olmayacaktır. Bu nedenle onu İsrail’e verdi, bu da her şeyi ihsan etmek için vererek, hazların alınmasının tamamlanacağı anlamına gelir.
Böylece, “O bunu uluslardan aldı” çünkü burada almak için tam bir haz olmayacaktır, “ve onu İsrail’e verdi”, yani ihsan etmek için çalışan Kli’ye verdi çünkü bununla hazların alınması tamamlanmış olacaktır.
Ancak, her şeyi ıslah etmek ve ihsan etmek amacıyla yapmak zordur. Bu nedenle İsrail ülkesine “küçük bir ülke” denir, oysa almak için olan ülke çok büyük bir ülkedir. Ancak İsrail ülkesi tüm dünyaya yayılacaktır, yani tüm alma arzusu ihsan etmek amacıyla ıslah olacaktır.